11 Ocak 2010 Pazartesi
3 Ocak 2010 Pazar
e-ticarete ne dersiniz.lütfen inceleyin................
Yönetim Sistemleri Toolkit Setleri
ISO9001, ISO20000, ISO27001 ve İç Denetim Toolkit Setleri. Ürünlerimizi kullanarak Yönetim Sistemleri kurulumunu kolayca yapabilirsiniz. Ayrıca herbiri sizi itibarlı meslek sahibi yapar. Danışmanlık yapabilir ve oldukça yüksek gelir elde edebilirsiniz.
Yönetim Sistemleri Toolkit Setleri
http://www.xticaret.com/xticaret/?242_3207
WebSihirbazi Site Yönetimi
Sizinde bir internet siteniz olsun. Yönetim Paneli Sayesinde Sitenizi Kendiniz Yönetin. www.sizinisminiz.com isminde bir internet sitesine sahip olun ve ömür boyu kendinizi tanıtın, resimlerinizi girin. videolarınızı seyrettirin. istediğinizi yapın.
WebSihirbazi Site Yönetimi
http://www.xticaret.com/xticaret/?11_3207
ParaKlavuzu Serisi
İnternette para kazanmanın en etkili yollarının anlatıldığı kılavuz serisi
ParaKlavuzu Serisi
http://www.xticaret.com/xticaret/?162_3207
İnternetten Garantili Kazanc Programı
internetten Para Kazanmak İsteyenlere | affiliate marketing, MLM, network marketing,e-anlatan, internetten para kazanmayı garantileyen program.
İnternetten Garantili Kazanc mail pazarlamayı detaylarıyla
Programı
http://www.xticaret.com/xticaret/?221_3207
E-Veri Bilişim Hizmetleri
E-ticaret, açık arttırma portali, içerik yönetimi, haber portali, emlak sistemi, otogaleri yönetimi, google seo çalışmaları, toplu e-mail, hosting hizmetleri
E-Veri Bilişim Hizmetleri
http://www.xticaret.com/xticaret/?92_3207
Hitsaati.com website trafik hizmetleri
Google ilk Sayfa Tesadüf Değildir... web sitenize Günlük Ziyareçi Basic-Max - Silver-Min - Silver-Max - Gold-Min - Gold-Max Üyelik Sistemlerimizi İnceleyiniz...
Hitsaati.com website trafik hizmetleri
http://www.xticaret.com/xticaret/?284_3207
Web Sitesi Kurma Rehberi
Web Sitesi Kurmanın En Kolay Yolunu,SEO eğitimi ve İnternet Reklamcılığı ile Birleştiren Ürün.Satış ortaklarına özel sayfada her ay kampanyalar yapılacaktır.Detayları http://www.websitesikurmak.net/affiliates.html adresinde bulabilirsiniz.
Web Sitesi Kurma Rehberi
http://www.xticaret.com/xticaret/?414_3207
ÇOK UCUZA PORTAL WEB SİTESİ
Sizinde çok ucuza kazanç sağlayabileceğiniz bir portalınız olsun yayınlayın yazılarınızı aylık düzenli gelir elde edin
ÇOK UCUZA PORTAL WEB SİTESİ
http://www.xticaret.com/xticaret/?372_3207
Hitlen.NET Hitlen.NET Üyelik Paketleri
Hitlen.NET Üyelik Paketleri İle Daha Çok Hit!!
Hitlen.NET Hitlen.NET Üyelik Paketleri
http://www.xticaret.com/xticaret/?316_3207
En Canlı Destek
Sitenizi canlandıracak , satışlarınızı arttıracak canlı destek uygulaması , kurulumu kolay aylık 20 TL den başlayan fiyatlarla
En Canlı Destek
http://www.xticaret.com/xticaret/?358_3207
Profesyonel Tasarim
Aklınıza Gelebilecek Her Şeyin Tasarımını Yapmaktayız Logo , Afiş ,T-Shirt,Toplu T-shirt baskıları, Kurumsal Kimlik , Albüm Kapak Kitap Kapak Ve Giyim Üzerine Tasarımlar , Takı Tasarımı
Profesyonel Tasarim
http://www.xticaret.com/xticaret/?367_3207
Webdedektif - Forex Eğitim Kitabı, Gerçek İnternetten Kazanç
Forex piyasası eğitimi + DVD hediyeli
Webdedektif - Forex Eğitim Kitabı, Gerçek İnternetten Kazanç
http://www.xticaret.com/xticaret/?445_3207
FxPlus Zayıflama Ürünü
En çok satan zayıflama haplarından birini sizlere sunuyoruz!!!
FxPlus Zayıflama Ürünü
http://www.xticaret.com/xticaret/?110_3207
Yılan Yağı
Saç Dökülmesine Etkili Çözüm
Yılan Yağı
http://www.xticaret.com/xticaret/?201_3207
Vpills Bu ürün Odak Medikal Ürünüdür
Penis Geliştiri Hap Bu ürün Odak Medikal Ürünüdür
Vpills Bu ürün Odak Medikal Ürünüdür
http://www.xticaret.com/xticaret/?320_3207
Cabbage Pow
Zayıflatıcı Lahana Kapsülü
Cabbage Pow
http://www.xticaret.com/xticaret/?200_3207
Termal Devremülk Gezi Organizasyonu Başvurusu
Dünyada başka bir eşi olmayan şifalı su kaynaklarımızdan yararlanmak üzere inşa edilen termal devremülk alım başvurusu
Termal Devremülk Gezi Organizasyonu Başvurusu
http://www.xticaret.com/xticaret/?334_3207
SL30 Zayıflama Kapsülü
İçinde akdut, mavi lotus, soya, alıç meyvesi ve yeşil çay özleri bulunmaktadır
SL30 Zayıflama Kapsülü
http://www.xticaret.com/xticaret/?333_3207
Net Tv Elite
İnternetten tv izleyebileceğiniz ve radyo dinleyebileceğiniz sürekli güncellenen ve bu sayede sürekli çalışan binlerce kanal ve isteyene ek adult kanalları veya ücretsiz filmler...
Net Tv Elite
http://www.xticaret.com/xticaret/?327_3207
Google Kazançları
Affiliate Satış Ortaklığı Sistemini kaynakları ile beraber detaylı inceleyen ilk Türkçe wealth programıdır.
Google Kazançları
http://www.xticaret.com/xticaret/?12,3207,26275271,1772919,17989313,6024475
ParaBabası
İnternetten para kazanmanın en kolay yolu..
ParaBabası
http://www.xticaret.com/xticaret/?84_3207
ParaKlavuzu Serisi
İnternette para kazanmanın en etkili yollarının anlatıldığı kılavuz serisi
ParaKlavuzu Serisi
http://www.xticaret.com/xticaret/?162_3207
Referans Bul
İnternette tüm para kazandıran sistemler için referans üye ve alt üye bulma rehberiniz
Referans Bul
http://www.xticaret.com/xticaret/?65_3207
Anket Rehberi 2010
Online Anket Doldurarak Gerçek Bir Gelir Elde Edin
Anket Rehberi 2010
http://www.xticaret.com/xticaret/?258_3207
OnlineDarphane
Network Marketing Sistemini anlatan benzersiz bir ürün.
OnlineDarphane
http://www.xticaret.com/xticaret/?237_3207
Reseller Book
İnternetten Otomatik Para Kazanma Sistemi
Reseller Book
http://www.xticaret.com/xticaret/?341_3207
Nette Para Kazanma
İnternet üzerinden para kazanma yolları
Nette Para Kazanma
http://www.xticaret.com/xticaret/?342_3207
İnternetten Para Kazanma Stratejileri
İnternetten para kazanma sistemleri ile ilgili detaylı bilgiler, uygulamanız gereken stratejiler
İnternetten Para Kazanma Stratejileri
http://www.xticaret.com/xticaret/?437_3207
Hit Makinası
Evet satış yapmak istiyorsanız bunun sitenizin ziyaretçi sayısı ile doğru orantılı olduğunun da farkındasınız değil mi? Artık günümüzde en etkili satış aracı internet ve internetten satış yapmak içinde sitenizde trafik yaratmanız gerekiyor.
Hit Makinası
http://www.xticaret.com/xticaret/?104_3207
Net Tv Elite
İnternetten tv izleyebileceğiniz ve radyo dinleyebileceğiniz sürekli güncellenen ve bu sayede sürekli çalışan binlerce kanal ve isteyene ek adult kanalları veya ücretsiz filmler...
Net Tv Elite
http://www.xticaret.com/xticaret/?327_3207
SAYI METODU (Zeka Küpü Hızlı Çözüm Yöntemi)
SAYI METODU; Rubik Küp, Zeka Küpü veya Sinir Küpü olarak bilinen dünyaca ünlü zeka oyununun çözümünü sayıları kullanarak dakikalar içinde öğrenmenizi sağlayan yeni geliştirilmiş çok iddialı bir yöntemdir.
SAYI METODU (Zeka Küpü Hızlı Çözüm Yöntemi)
http://www.xticaret.com/xticaret/?426_3207
biotek
aura enerjisi ile çalışan biotek define yerinden,rüya yorumlarına kadar her türlü soruya cevap verir. Ayrıca maden arama cihazlarıyla boluk ve derinlik tesbiti yapılıp, sadece aranılan madene yönlenilir.
biotek
http://www.xticaret.com/xticaret/?205_3207
ISO9001, ISO20000, ISO27001 ve İç Denetim Toolkit Setleri. Ürünlerimizi kullanarak Yönetim Sistemleri kurulumunu kolayca yapabilirsiniz. Ayrıca herbiri sizi itibarlı meslek sahibi yapar. Danışmanlık yapabilir ve oldukça yüksek gelir elde edebilirsiniz.
Yönetim Sistemleri Toolkit Setleri
http://www.xticaret.com/xticaret/?242_3207
WebSihirbazi Site Yönetimi
Sizinde bir internet siteniz olsun. Yönetim Paneli Sayesinde Sitenizi Kendiniz Yönetin. www.sizinisminiz.com isminde bir internet sitesine sahip olun ve ömür boyu kendinizi tanıtın, resimlerinizi girin. videolarınızı seyrettirin. istediğinizi yapın.
WebSihirbazi Site Yönetimi
http://www.xticaret.com/xticaret/?11_3207
ParaKlavuzu Serisi
İnternette para kazanmanın en etkili yollarının anlatıldığı kılavuz serisi
ParaKlavuzu Serisi
http://www.xticaret.com/xticaret/?162_3207
İnternetten Garantili Kazanc Programı
internetten Para Kazanmak İsteyenlere | affiliate marketing, MLM, network marketing,e-anlatan, internetten para kazanmayı garantileyen program.
İnternetten Garantili Kazanc mail pazarlamayı detaylarıyla
Programı
http://www.xticaret.com/xticaret/?221_3207
E-Veri Bilişim Hizmetleri
E-ticaret, açık arttırma portali, içerik yönetimi, haber portali, emlak sistemi, otogaleri yönetimi, google seo çalışmaları, toplu e-mail, hosting hizmetleri
E-Veri Bilişim Hizmetleri
http://www.xticaret.com/xticaret/?92_3207
Hitsaati.com website trafik hizmetleri
Google ilk Sayfa Tesadüf Değildir... web sitenize Günlük Ziyareçi Basic-Max - Silver-Min - Silver-Max - Gold-Min - Gold-Max Üyelik Sistemlerimizi İnceleyiniz...
Hitsaati.com website trafik hizmetleri
http://www.xticaret.com/xticaret/?284_3207
Web Sitesi Kurma Rehberi
Web Sitesi Kurmanın En Kolay Yolunu,SEO eğitimi ve İnternet Reklamcılığı ile Birleştiren Ürün.Satış ortaklarına özel sayfada her ay kampanyalar yapılacaktır.Detayları http://www.websitesikurmak.net/affiliates.html adresinde bulabilirsiniz.
Web Sitesi Kurma Rehberi
http://www.xticaret.com/xticaret/?414_3207
ÇOK UCUZA PORTAL WEB SİTESİ
Sizinde çok ucuza kazanç sağlayabileceğiniz bir portalınız olsun yayınlayın yazılarınızı aylık düzenli gelir elde edin
ÇOK UCUZA PORTAL WEB SİTESİ
http://www.xticaret.com/xticaret/?372_3207
Hitlen.NET Hitlen.NET Üyelik Paketleri
Hitlen.NET Üyelik Paketleri İle Daha Çok Hit!!
Hitlen.NET Hitlen.NET Üyelik Paketleri
http://www.xticaret.com/xticaret/?316_3207
En Canlı Destek
Sitenizi canlandıracak , satışlarınızı arttıracak canlı destek uygulaması , kurulumu kolay aylık 20 TL den başlayan fiyatlarla
En Canlı Destek
http://www.xticaret.com/xticaret/?358_3207
Profesyonel Tasarim
Aklınıza Gelebilecek Her Şeyin Tasarımını Yapmaktayız Logo , Afiş ,T-Shirt,Toplu T-shirt baskıları, Kurumsal Kimlik , Albüm Kapak Kitap Kapak Ve Giyim Üzerine Tasarımlar , Takı Tasarımı
Profesyonel Tasarim
http://www.xticaret.com/xticaret/?367_3207
Webdedektif - Forex Eğitim Kitabı, Gerçek İnternetten Kazanç
Forex piyasası eğitimi + DVD hediyeli
Webdedektif - Forex Eğitim Kitabı, Gerçek İnternetten Kazanç
http://www.xticaret.com/xticaret/?445_3207
FxPlus Zayıflama Ürünü
En çok satan zayıflama haplarından birini sizlere sunuyoruz!!!
FxPlus Zayıflama Ürünü
http://www.xticaret.com/xticaret/?110_3207
Yılan Yağı
Saç Dökülmesine Etkili Çözüm
Yılan Yağı
http://www.xticaret.com/xticaret/?201_3207
Vpills Bu ürün Odak Medikal Ürünüdür
Penis Geliştiri Hap Bu ürün Odak Medikal Ürünüdür
Vpills Bu ürün Odak Medikal Ürünüdür
http://www.xticaret.com/xticaret/?320_3207
Cabbage Pow
Zayıflatıcı Lahana Kapsülü
Cabbage Pow
http://www.xticaret.com/xticaret/?200_3207
Termal Devremülk Gezi Organizasyonu Başvurusu
Dünyada başka bir eşi olmayan şifalı su kaynaklarımızdan yararlanmak üzere inşa edilen termal devremülk alım başvurusu
Termal Devremülk Gezi Organizasyonu Başvurusu
http://www.xticaret.com/xticaret/?334_3207
SL30 Zayıflama Kapsülü
İçinde akdut, mavi lotus, soya, alıç meyvesi ve yeşil çay özleri bulunmaktadır
SL30 Zayıflama Kapsülü
http://www.xticaret.com/xticaret/?333_3207
Net Tv Elite
İnternetten tv izleyebileceğiniz ve radyo dinleyebileceğiniz sürekli güncellenen ve bu sayede sürekli çalışan binlerce kanal ve isteyene ek adult kanalları veya ücretsiz filmler...
Net Tv Elite
http://www.xticaret.com/xticaret/?327_3207
Google Kazançları
Affiliate Satış Ortaklığı Sistemini kaynakları ile beraber detaylı inceleyen ilk Türkçe wealth programıdır.
Google Kazançları
http://www.xticaret.com/xticaret/?12,3207,26275271,1772919,17989313,6024475
ParaBabası
İnternetten para kazanmanın en kolay yolu..
ParaBabası
http://www.xticaret.com/xticaret/?84_3207
ParaKlavuzu Serisi
İnternette para kazanmanın en etkili yollarının anlatıldığı kılavuz serisi
ParaKlavuzu Serisi
http://www.xticaret.com/xticaret/?162_3207
Referans Bul
İnternette tüm para kazandıran sistemler için referans üye ve alt üye bulma rehberiniz
Referans Bul
http://www.xticaret.com/xticaret/?65_3207
Anket Rehberi 2010
Online Anket Doldurarak Gerçek Bir Gelir Elde Edin
Anket Rehberi 2010
http://www.xticaret.com/xticaret/?258_3207
OnlineDarphane
Network Marketing Sistemini anlatan benzersiz bir ürün.
OnlineDarphane
http://www.xticaret.com/xticaret/?237_3207
Reseller Book
İnternetten Otomatik Para Kazanma Sistemi
Reseller Book
http://www.xticaret.com/xticaret/?341_3207
Nette Para Kazanma
İnternet üzerinden para kazanma yolları
Nette Para Kazanma
http://www.xticaret.com/xticaret/?342_3207
İnternetten Para Kazanma Stratejileri
İnternetten para kazanma sistemleri ile ilgili detaylı bilgiler, uygulamanız gereken stratejiler
İnternetten Para Kazanma Stratejileri
http://www.xticaret.com/xticaret/?437_3207
Hit Makinası
Evet satış yapmak istiyorsanız bunun sitenizin ziyaretçi sayısı ile doğru orantılı olduğunun da farkındasınız değil mi? Artık günümüzde en etkili satış aracı internet ve internetten satış yapmak içinde sitenizde trafik yaratmanız gerekiyor.
Hit Makinası
http://www.xticaret.com/xticaret/?104_3207
Net Tv Elite
İnternetten tv izleyebileceğiniz ve radyo dinleyebileceğiniz sürekli güncellenen ve bu sayede sürekli çalışan binlerce kanal ve isteyene ek adult kanalları veya ücretsiz filmler...
Net Tv Elite
http://www.xticaret.com/xticaret/?327_3207
SAYI METODU (Zeka Küpü Hızlı Çözüm Yöntemi)
SAYI METODU; Rubik Küp, Zeka Küpü veya Sinir Küpü olarak bilinen dünyaca ünlü zeka oyununun çözümünü sayıları kullanarak dakikalar içinde öğrenmenizi sağlayan yeni geliştirilmiş çok iddialı bir yöntemdir.
SAYI METODU (Zeka Küpü Hızlı Çözüm Yöntemi)
http://www.xticaret.com/xticaret/?426_3207
biotek
aura enerjisi ile çalışan biotek define yerinden,rüya yorumlarına kadar her türlü soruya cevap verir. Ayrıca maden arama cihazlarıyla boluk ve derinlik tesbiti yapılıp, sadece aranılan madene yönlenilir.
biotek
http://www.xticaret.com/xticaret/?205_3207
2 Ocak 2010 Cumartesi
Anket Rehberi 2010
Anket Rehberi 2010
Online Anket Doldurarak Gerçek Bir Gelir Elde Edin
Ürün sayfasını ziyaret etmek için tıklayınız
Anket Rehberi 2010
Online Anket Doldurarak Gerçek Bir Gelir Elde Edin
Ürün sayfasını ziyaret etmek için tıklayınız
Anket Rehberi 2010
Referans Bul
Referans Bul
İnternette tüm para kazandıran sistemler için referans üye ve alt üye bulma rehberiniz
Referans Bul
İnternette tüm para kazandıran sistemler için referans üye ve alt üye bulma rehberiniz
Referans Bul
ParaKlavuzu Serisi
ParaKlavuzu Serisi
İnternette para kazanmanın en etkili yollarının anlatıldığı kılavuz serisi
ParaKlavuzu Serisi
İnternette para kazanmanın en etkili yollarının anlatıldığı kılavuz serisi
ParaKlavuzu Serisi
Google Kazançları
Google Kazançları
Affiliate Satış Ortaklığı Sistemini kaynakları ile beraber detaylı inceleyen ilk Türkçe wealth programıdır.
Google dan reklam için alternatif satış ortaklığı linkini kullanın
Google Kazançları
Affiliate Satış Ortaklığı Sistemini kaynakları ile beraber detaylı inceleyen ilk Türkçe wealth programıdır.
Google dan reklam için alternatif satış ortaklığı linkini kullanın
Google Kazançları
Webdedektif - Forex Eğitim Kitabı, Gerçek İnternetten Kazanç
Webdedektif - Forex Eğitim Kitabı, Gerçek İnternetten Kazanç
Forex piyasası eğitimi + DVD hediyeli
Webdedektif - Forex Eğitim Kitabı, Gerçek İnternetten Kazanç
Forex piyasası eğitimi + DVD hediyeli
Webdedektif - Forex Eğitim Kitabı, Gerçek İnternetten Kazanç
Profesyonel Tasarim
Profesyonel Tasarim
Aklınıza Gelebilecek Her Şeyin Tasarımını Yapmaktayız Logo , Afiş ,T-Shirt,Toplu T-shirt baskıları, Kurumsal Kimlik , Albüm Kapak Kitap Kapak Ve Giyim Üzerine Tasarımlar , Takı Tasarımı
Profesyonel Tasarim
Aklınıza Gelebilecek Her Şeyin Tasarımını Yapmaktayız Logo , Afiş ,T-Shirt,Toplu T-shirt baskıları, Kurumsal Kimlik , Albüm Kapak Kitap Kapak Ve Giyim Üzerine Tasarımlar , Takı Tasarımı
Profesyonel Tasarim
En Canlı Destek
En Canlı Destek
Sitenizi canlandıracak , satışlarınızı arttıracak canlı destek uygulaması , kurulumu kolay aylık 20 TL den başlayan fiyatlarla
En Canlı Destek
Sitenizi canlandıracak , satışlarınızı arttıracak canlı destek uygulaması , kurulumu kolay aylık 20 TL den başlayan fiyatlarla
En Canlı Destek
Hitlen.NET Hitlen.NET Üyelik Paketleri
Hitlen.NET Hitlen.NET Üyelik Paketleri
Hitlen.NET Üyelik Paketleri İle Daha Çok Hit!!
Hitlen.NET Hitlen.NET Üyelik Paketleri
Hitlen.NET Üyelik Paketleri İle Daha Çok Hit!!
Hitlen.NET Hitlen.NET Üyelik Paketleri
ÇOK UCUZA PORTAL WEB SİTESİ
ÇOK UCUZA PORTAL WEB SİTESİ
Sizinde çok ucuza kazanç sağlayabileceğiniz bir portalınız olsun yayınlayın yazılarınızı aylık düzenli gelir elde edin
ÇOK UCUZA PORTAL WEB SİTESİ
Sizinde çok ucuza kazanç sağlayabileceğiniz bir portalınız olsun yayınlayın yazılarınızı aylık düzenli gelir elde edin
ÇOK UCUZA PORTAL WEB SİTESİ
Web Sitesi Kurma Rehberi
Web Sitesi Kurma Rehberi
Web Sitesi Kurmanın En Kolay Yolunu,SEO eğitimi ve İnternet Reklamcılığı ile Birleştiren Ürün.Satış ortaklarına özel sayfada her ay kampanyalar yapılacaktır.Detayları http://www.websitesikurmak.net/affiliates.html adresinde bulabilirsiniz.
Web Sitesi Kurma Rehberi
Web Sitesi Kurmanın En Kolay Yolunu,SEO eğitimi ve İnternet Reklamcılığı ile Birleştiren Ürün.Satış ortaklarına özel sayfada her ay kampanyalar yapılacaktır.Detayları http://www.websitesikurmak.net/affiliates.html adresinde bulabilirsiniz.
Web Sitesi Kurma Rehberi
Hitsaati.com website trafik hizmetleri
Hitsaati.com website trafik hizmetleri
Google ilk Sayfa Tesadüf Değildir... web sitenize Günlük Ziyareçi Basic-Max - Silver-Min - Silver-Max - Gold-Min - Gold-Max Üyelik Sistemlerimizi İnceleyiniz...
Hitsaati.com website trafik hizmetleri
Google ilk Sayfa Tesadüf Değildir... web sitenize Günlük Ziyareçi Basic-Max - Silver-Min - Silver-Max - Gold-Min - Gold-Max Üyelik Sistemlerimizi İnceleyiniz...
Hitsaati.com website trafik hizmetleri
E-Veri Bilişim Hizmetleri
E-Veri Bilişim Hizmetleri
E-ticaret, açık arttırma portali, içerik yönetimi, haber portali, emlak sistemi, otogaleri yönetimi, google seo çalışmaları, toplu e-mail, hosting hizmetleri
E-Veri Bilişim Hizmetleri
E-ticaret, açık arttırma portali, içerik yönetimi, haber portali, emlak sistemi, otogaleri yönetimi, google seo çalışmaları, toplu e-mail, hosting hizmetleri
E-Veri Bilişim Hizmetleri
İnternetten Garantili Kazanc Programı
İnternetten Garantili Kazanc Programı
internetten Para Kazanmak İsteyenlere | affiliate marketing, MLM, network marketing,e-mail pazarlamayı detaylarıyla anlatan, internetten para kazanmayı garantileyen program.
İnternetten Garantili Kazanc Programı
internetten Para Kazanmak İsteyenlere | affiliate marketing, MLM, network marketing,e-mail pazarlamayı detaylarıyla anlatan, internetten para kazanmayı garantileyen program.
İnternetten Garantili Kazanc Programı
ParaKlavuzu Serisi
ParaKlavuzu Serisi
İnternette para kazanmanın en etkili yollarının anlatıldığı kılavuz serisi
ParaKlavuzu Serisi
İnternette para kazanmanın en etkili yollarının anlatıldığı kılavuz serisi
ParaKlavuzu Serisi
WebSihirbazi Site Yönetimi
WebSihirbazi Site Yönetimi
Sizinde bir internet siteniz olsun. Yönetim Paneli Sayesinde Sitenizi Kendiniz Yönetin. www.sizinisminiz.com isminde bir internet sitesine sahip olun ve ömür boyu kendinizi tanıtın, resimlerinizi girin. videolarınızı seyrettirin. istediğinizi yapın.
WebSihirbazi Site Yönetimi
Sizinde bir internet siteniz olsun. Yönetim Paneli Sayesinde Sitenizi Kendiniz Yönetin. www.sizinisminiz.com isminde bir internet sitesine sahip olun ve ömür boyu kendinizi tanıtın, resimlerinizi girin. videolarınızı seyrettirin. istediğinizi yapın.
WebSihirbazi Site Yönetimi
Yönetim Sistemleri Toolkit Setleri
Yönetim Sistemleri Toolkit Setleri
ISO9001, ISO20000, ISO27001 ve İç Denetim Toolkit Setleri. Ürünlerimizi kullanarak Yönetim Sistemleri kurulumunu kolayca yapabilirsiniz. Ayrıca herbiri sizi itibarlı meslek sahibi yapar. Danışmanlık yapabilir ve oldukça yüksek gelir elde edebilirsiniz.
Yönetim Sistemleri Toolkit Setleri
ISO9001, ISO20000, ISO27001 ve İç Denetim Toolkit Setleri. Ürünlerimizi kullanarak Yönetim Sistemleri kurulumunu kolayca yapabilirsiniz. Ayrıca herbiri sizi itibarlı meslek sahibi yapar. Danışmanlık yapabilir ve oldukça yüksek gelir elde edebilirsiniz.
Yönetim Sistemleri Toolkit Setleri
SAYI METODU (Zeka Küpü Hızlı Çözüm Yöntemi)
SAYI METODU (Zeka Küpü Hızlı Çözüm Yöntemi)
SAYI METODU; Rubik Küp, Zeka Küpü veya Sinir Küpü olarak bilinen dünyaca ünlü zeka oyununun çözümünü sayıları kullanarak dakikalar içinde öğrenmenizi sağlayan yeni geliştirilmiş çok iddialı bir yöntemdir.
Ürün sayfasını ziyaret etmek için tıklayınız
SAYI METODU (Zeka Küpü Hızlı Çözüm Yöntemi)
SAYI METODU; Rubik Küp, Zeka Küpü veya Sinir Küpü olarak bilinen dünyaca ünlü zeka oyununun çözümünü sayıları kullanarak dakikalar içinde öğrenmenizi sağlayan yeni geliştirilmiş çok iddialı bir yöntemdir.
Ürün sayfasını ziyaret etmek için tıklayınız
SAYI METODU (Zeka Küpü Hızlı Çözüm Yöntemi)
Hit Makinası
Hit Makinası
Evet satış yapmak istiyorsanız bunun sitenizin ziyaretçi sayısı ile doğru orantılı olduğunun da farkındasınız değil mi? Artık günümüzde en etkili satış aracı internet ve internetten satış yapmak içinde sitenizde trafik yaratmanız gerekiyor.
Hit Makinası
Evet satış yapmak istiyorsanız bunun sitenizin ziyaretçi sayısı ile doğru orantılı olduğunun da farkındasınız değil mi? Artık günümüzde en etkili satış aracı internet ve internetten satış yapmak içinde sitenizde trafik yaratmanız gerekiyor.
Hit Makinası
Net Tv Elite
Net Tv Elite
İnternetten tv izleyebileceğiniz ve radyo dinleyebileceğiniz sürekli güncellenen ve bu sayede sürekli çalışan binlerce kanal ve isteyene ek adult kanalları veya ücretsiz filmler...
Ürün sayfasını ziyaret etmek için tıklayınız
Net Tv Elite
http://www.xticaret.com/xticaret/?327_3207
İnternetten tv izleyebileceğiniz ve radyo dinleyebileceğiniz sürekli güncellenen ve bu sayede sürekli çalışan binlerce kanal ve isteyene ek adult kanalları veya ücretsiz filmler...
Ürün sayfasını ziyaret etmek için tıklayınız
Net Tv Elite
http://www.xticaret.com/xticaret/?327_3207
SL30 Zayıflama Kapsülü
SL30 Zayıflama Kapsülü
İçinde akdut, mavi lotus, soya, alıç meyvesi ve yeşil çay özleri bulunmaktadır.
SL30 Zayıflama Kapsülü
http://www.xticaret.com/xticaret/?333_3207
İçinde akdut, mavi lotus, soya, alıç meyvesi ve yeşil çay özleri bulunmaktadır.
SL30 Zayıflama Kapsülü
http://www.xticaret.com/xticaret/?333_3207
Termal Devremülk Gezi Organizasyonu Başvurusu
Termal Devremülk Gezi Organizasyonu Başvurusu
Dünyada başka bir eşi olmayan şifalı su kaynaklarımızdan yararlanmak üzere inşa edilen termal devremülk alım başvurusu
Termal Devremülk Gezi Organizasyonu Başvurusu
http://www.xticaret.com/xticaret/?334_3207
Dünyada başka bir eşi olmayan şifalı su kaynaklarımızdan yararlanmak üzere inşa edilen termal devremülk alım başvurusu
Termal Devremülk Gezi Organizasyonu Başvurusu
http://www.xticaret.com/xticaret/?334_3207
MEVLÂNÂ 'dan SEÇMELER
Ya olduğun gibi görün, Ya göründüğün gibi ol !
"Baskalarinin bahtiyarlığına imrenme. Çok kimseler var ki, senin hayatına gıpta ediyorlar."
"Topraktan biten güller solar gider,gönülden biten güller daimidir"
"Içteki kiri su degil,ancak gözyaşı temizler."
Keskin disli kaplana acimak, zavalli koyunlara haksizliktir.
Cömertlikte yardim etmede akar su gibi ol,
Şefkat ve merhamette günes gibi ol,
Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol...
Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol,
tevazu ve alçakgönüllülükte toprak gibi ol,
Hoşgörülükte deniz gibi ol,
ya oldugun gibi görün, ya göründügün gibi ol....
Önce farenin serrini defet, sonra bugday biriktirmeye çalis.
Insan yüzlü pek çok seytan var, her ele el vermemek gerek.
Herkes herkese bir lokma birsey verebilir ama bogaz bagislamak, ancak Allah’in isidir.
Çok insan gördüm, üzerinde elbisesi yok; çok elbise gördüm, içinde insan yok.
Tatli suyun basi kalabalik olur.
Putlarin anasi, nefsinizin putudur.
Ecel verileni almadan önce, verilmesi gereken herseyi vermek gerekir.
Nefis üç köseli dikendir, ne türlü koysan batar.
Kusursuz dost arayan, dostsuz kalir.
Bir kimseyi tanimak istiyorsan düsüp kalktigi arkadaslarina bak.
Bir seyi bulunmadigi yerde aramak, Onu aramamak demektir.
Hiç bir el, gönülden gizli bir is yapamaz.
Bir mum diger bir mumu tutusturmakla isigindan birsey kaybetmez.
Kurdun kuzuyu yemeye niyetlenmesinde sasilacak bir sey yok. Sasilacak olan odur ki, bu kuzu, kurda gönül baglamis, asik olmustur.
Ne kadar bilirsen bilirsen bil söylediklerin karsindakinin anlayabildigi kadardir.
Dogrudan nasihat, kisiyi yaralar.
Hayatta muvaffak olmak için üç sey lazimdir: Dikkat, intizam, çalisma.
Her seye dogru demek ahmakliktir, fakat her seye yanlis demek de zorbaliktir.
Akil, ask ve can! Bu üçü üçgendir. Her derde çare, her yaraya merhemdir.
Dertli adamin kararsizliklarla, dumanlarla dolu bir evi vardir. Derdini dinlersen o eve bir pencere açmis olursun.
*"Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez."
Düşüncen gül ise sen gül bahçesisin, diken ise dikenliksin.
Komşularından av kapmak aslanlara ayıptır, köpeklere değil.
dünya alimin kıymetsiz oyuncağı, delinin de değerli salıncağıdır.
Kargalar ötmeye başlayınca bülbüller susarak, davaya benzer, cefa çekmek te şahide, şahidin yoksa davayı kazanamazsın.
Aşksız olma ki, ölü olmayasın Aşk ile öl ki, diri kalasın...
eğer dostun yoksa niçin aramıyorsun. eğer dost buldunsa niçin sevinmiyorsun.
Ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşıdakinin anlayabildiği kadardır.
-"ALLAH İCİN ATESE ATILMAK VARDIR.LAKİN ATESE ATILMADAN ONCE KENDİNDE
İBRAHİMLİK OLUP OLMADIGINI ARASTIR.CUNKU ATES SENİ DEGİL İBRAHİMLERİ TANIR
VE YAKMAZ.."
( Yazı bana ait değildir.Alıntı yapılmıştır.)
"Baskalarinin bahtiyarlığına imrenme. Çok kimseler var ki, senin hayatına gıpta ediyorlar."
"Topraktan biten güller solar gider,gönülden biten güller daimidir"
"Içteki kiri su degil,ancak gözyaşı temizler."
Keskin disli kaplana acimak, zavalli koyunlara haksizliktir.
Cömertlikte yardim etmede akar su gibi ol,
Şefkat ve merhamette günes gibi ol,
Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol...
Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol,
tevazu ve alçakgönüllülükte toprak gibi ol,
Hoşgörülükte deniz gibi ol,
ya oldugun gibi görün, ya göründügün gibi ol....
Önce farenin serrini defet, sonra bugday biriktirmeye çalis.
Insan yüzlü pek çok seytan var, her ele el vermemek gerek.
Herkes herkese bir lokma birsey verebilir ama bogaz bagislamak, ancak Allah’in isidir.
Çok insan gördüm, üzerinde elbisesi yok; çok elbise gördüm, içinde insan yok.
Tatli suyun basi kalabalik olur.
Putlarin anasi, nefsinizin putudur.
Ecel verileni almadan önce, verilmesi gereken herseyi vermek gerekir.
Nefis üç köseli dikendir, ne türlü koysan batar.
Kusursuz dost arayan, dostsuz kalir.
Bir kimseyi tanimak istiyorsan düsüp kalktigi arkadaslarina bak.
Bir seyi bulunmadigi yerde aramak, Onu aramamak demektir.
Hiç bir el, gönülden gizli bir is yapamaz.
Bir mum diger bir mumu tutusturmakla isigindan birsey kaybetmez.
Kurdun kuzuyu yemeye niyetlenmesinde sasilacak bir sey yok. Sasilacak olan odur ki, bu kuzu, kurda gönül baglamis, asik olmustur.
Ne kadar bilirsen bilirsen bil söylediklerin karsindakinin anlayabildigi kadardir.
Dogrudan nasihat, kisiyi yaralar.
Hayatta muvaffak olmak için üç sey lazimdir: Dikkat, intizam, çalisma.
Her seye dogru demek ahmakliktir, fakat her seye yanlis demek de zorbaliktir.
Akil, ask ve can! Bu üçü üçgendir. Her derde çare, her yaraya merhemdir.
Dertli adamin kararsizliklarla, dumanlarla dolu bir evi vardir. Derdini dinlersen o eve bir pencere açmis olursun.
*"Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez."
Düşüncen gül ise sen gül bahçesisin, diken ise dikenliksin.
Komşularından av kapmak aslanlara ayıptır, köpeklere değil.
dünya alimin kıymetsiz oyuncağı, delinin de değerli salıncağıdır.
Kargalar ötmeye başlayınca bülbüller susarak, davaya benzer, cefa çekmek te şahide, şahidin yoksa davayı kazanamazsın.
Aşksız olma ki, ölü olmayasın Aşk ile öl ki, diri kalasın...
eğer dostun yoksa niçin aramıyorsun. eğer dost buldunsa niçin sevinmiyorsun.
Ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşıdakinin anlayabildiği kadardır.
-"ALLAH İCİN ATESE ATILMAK VARDIR.LAKİN ATESE ATILMADAN ONCE KENDİNDE
İBRAHİMLİK OLUP OLMADIGINI ARASTIR.CUNKU ATES SENİ DEGİL İBRAHİMLERİ TANIR
VE YAKMAZ.."
( Yazı bana ait değildir.Alıntı yapılmıştır.)
Mutluluğun formülü 40 ayette saklı..
İsra 37: Kibirli olma, alçakgönüllü davran.
Müddesir 1-5: Kendini fazla abartma.
Tekvir 25-27: Her şeyin üstesinden gelemeyeceğini asla unutma.
Bakara 156: Çaresizlik tuzağına düşme. Her zaman bir umut ışığı olduğunu aklından çıkarma.
Beled 5-6: Her şeye hakim olmak için uğraşıp hayatı yaşanmaz hale çevirme.
Hucurat 10: Büyüklük kompleksine kapılıp, insanları ezerek arkadaşlarını kendinden uzaklaştırma.
Muhammed 7: İyiliği karşılık beklemeden yap.
Rum 21: Tek başına mutlu olunamayacağını bil. Çevrenin mutluluğu için gayret göster.
Vakıa 83-87: Ölümden korkmak yerine, ölüm gerçeğiyle yüzleş.
Bakara 263: Yaptığın iyilikleri unut. Anlatarak onları kıymetsizleştirme.
Furkan 63: Sana yapılan kötülüğün karşılığını vermek yerine. Öfkenin dinmesini bekle.
İnşirah 1-3: Seni huzursuz edecek işlerden uzak dur. İhtirasını törpüle.
Maun 4-5: Eleştirinin keskin bir bıçak olduğunu unutma. Söyleyeceklerini iyi tart.
Mücadele 7: Hiçbir sırrın sonsuza kadar gizli kalamayacağını unutma.
Rahman 7-9: Çıkarcı olma. Adil davran.
Tekasür 1-2: Kibrine yenilip hep daha fazlasını isteyerek hayatını zehir etme.
Tevbe 40: En zor zamanda bile kesinlikle ümitsizliğe kapılma.
Fatır 19-22: Senden iyi durumda olanlara bakıp üzüleceğine, senden zor durumda olanları görüp rahatla.
Fecr 27-28: En sevdiğin şeyleri, başkalarıyla paylaşmanın keyfine var.
Hakka 33-35: Hayatının vazgeçilmezleri olsun. Onları küçük çıkarlar için asla feda etme.
Haşr 10: Muhatabına güvenmek istiyorsan, önce sen güvenilir ol.
Kalem 1-2: Yazdıklarının ve yaptıklarının peşini bırakmayacağını unutma. Gücünü insanların yararına kullan.
Münafıkun 4: Bencil olma, tebrik etmeyi bil.
Saff 2: Yalandan uzak dur.
Yusuf 32-33: Modern hayatın çarpıklaştırdığı kadın-erkek ilişkilerinin, hayatını esir almasına izin verme.
Ankebut 41: İyi bir dostun, paha biçilmez olduğunu aklından çıkarma.
Al-i İmran 92: İyilik yapma arzunu, şarta bağlama. Vermek almaktan daha büyük bir ihtiyaçtır, asla unutma.
En'am 50: Önyargılarla hayatı kendine zehir etme.
En'am 60: Bildiklerinle açıklayamadığın şeyler, hayatının kâbusu olmasın.
Felak 1-5: Korkuların tutsağı olarak yaşamaktan vazgeç.
Hacc 46: Kendini, hep daha iyiye ulaşmak zorunda olduğuna koşullama.
İbrahim 42: Merhametli olmaktan asla vazgeçme.
İsra 23: Anne ve babana 'off' bile deme.
Nisa 149: Kendini sürekli övmekten uzak dur.
Yunus 12: Vazgeçilmez olmadığını kabul et.
Enfal 56: Sözünüzde durmamanın utanç verici olduğunu aklından çıkarma.
Furkan 43: Heveslerini kendine ilah edinme.
Necm 3: İnanma duygunu diri tut.
Nisa 58: Karar verirken, vicdanının sesini duymazlıktan gelme
Müddesir 1-5: Kendini fazla abartma.
Tekvir 25-27: Her şeyin üstesinden gelemeyeceğini asla unutma.
Bakara 156: Çaresizlik tuzağına düşme. Her zaman bir umut ışığı olduğunu aklından çıkarma.
Beled 5-6: Her şeye hakim olmak için uğraşıp hayatı yaşanmaz hale çevirme.
Hucurat 10: Büyüklük kompleksine kapılıp, insanları ezerek arkadaşlarını kendinden uzaklaştırma.
Muhammed 7: İyiliği karşılık beklemeden yap.
Rum 21: Tek başına mutlu olunamayacağını bil. Çevrenin mutluluğu için gayret göster.
Vakıa 83-87: Ölümden korkmak yerine, ölüm gerçeğiyle yüzleş.
Bakara 263: Yaptığın iyilikleri unut. Anlatarak onları kıymetsizleştirme.
Furkan 63: Sana yapılan kötülüğün karşılığını vermek yerine. Öfkenin dinmesini bekle.
İnşirah 1-3: Seni huzursuz edecek işlerden uzak dur. İhtirasını törpüle.
Maun 4-5: Eleştirinin keskin bir bıçak olduğunu unutma. Söyleyeceklerini iyi tart.
Mücadele 7: Hiçbir sırrın sonsuza kadar gizli kalamayacağını unutma.
Rahman 7-9: Çıkarcı olma. Adil davran.
Tekasür 1-2: Kibrine yenilip hep daha fazlasını isteyerek hayatını zehir etme.
Tevbe 40: En zor zamanda bile kesinlikle ümitsizliğe kapılma.
Fatır 19-22: Senden iyi durumda olanlara bakıp üzüleceğine, senden zor durumda olanları görüp rahatla.
Fecr 27-28: En sevdiğin şeyleri, başkalarıyla paylaşmanın keyfine var.
Hakka 33-35: Hayatının vazgeçilmezleri olsun. Onları küçük çıkarlar için asla feda etme.
Haşr 10: Muhatabına güvenmek istiyorsan, önce sen güvenilir ol.
Kalem 1-2: Yazdıklarının ve yaptıklarının peşini bırakmayacağını unutma. Gücünü insanların yararına kullan.
Münafıkun 4: Bencil olma, tebrik etmeyi bil.
Saff 2: Yalandan uzak dur.
Yusuf 32-33: Modern hayatın çarpıklaştırdığı kadın-erkek ilişkilerinin, hayatını esir almasına izin verme.
Ankebut 41: İyi bir dostun, paha biçilmez olduğunu aklından çıkarma.
Al-i İmran 92: İyilik yapma arzunu, şarta bağlama. Vermek almaktan daha büyük bir ihtiyaçtır, asla unutma.
En'am 50: Önyargılarla hayatı kendine zehir etme.
En'am 60: Bildiklerinle açıklayamadığın şeyler, hayatının kâbusu olmasın.
Felak 1-5: Korkuların tutsağı olarak yaşamaktan vazgeç.
Hacc 46: Kendini, hep daha iyiye ulaşmak zorunda olduğuna koşullama.
İbrahim 42: Merhametli olmaktan asla vazgeçme.
İsra 23: Anne ve babana 'off' bile deme.
Nisa 149: Kendini sürekli övmekten uzak dur.
Yunus 12: Vazgeçilmez olmadığını kabul et.
Enfal 56: Sözünüzde durmamanın utanç verici olduğunu aklından çıkarma.
Furkan 43: Heveslerini kendine ilah edinme.
Necm 3: İnanma duygunu diri tut.
Nisa 58: Karar verirken, vicdanının sesini duymazlıktan gelme
MUTLULUĞUN SIRLARI
Mutluluk gerek kavram gerekse anlam olarak herkese göre değişmektedir. Dolayısıyla mutsuzluk ifadesinde yere,koşula ve kişiye göre anlam değiştireceği doğaldır. Bu değişik anlam yapısının insanlarını birbirlerini anlamalarında zorluklarla karşılaşmalarına neden olacağını söylemek zorundayım. Öyle ise düşüncelerimize bir boyut kazandırmak ve konuyu biraz daha aydınlık ölçüler içerisinde inceleyebilmek için Neden hep telâş,ümitsizlik,endişe içinde yasıyoruz? Neden kendimize ve başkalarına baskı yapıyoruz? Neden hep küçük mutluluk kırıntılarıyla yetinmek zorundayız?Yanıt çok basit fakat gerçekten anlamak bazen güç oluyor,çünkü mutluluğa ulaşmak için takip etme işimizi kaybetmemiz, sevdiğimizin terk etmesi,iyileşemez hastalığa yakalanmamız gibi yüzlerce olay hayatın içerisinde hep vardır ve bunları kendi yaşamları içinde sırtlamış götürenlerde vardır.
O halde bu olasılıklar,herkes için geçerlidir. Bir başkasında ol Olumsuz duygularımız yada duyduklarımız, geçmişte yaşadığımız yada duyduğumuz olayların bıraktıkları kötü etki ve yaraların sonucudur. Bu duygusal yaralar,insanları anlamamıza ve sevmemize mani olucu faktörler halinde beynimizi sararak mutluluğumuzu tehdit eder Kendimizi,bu tüketici duyguların yararsızlığına ikna ettiğimiz derecede Mutluluğa doğru gideceğimizi düşünmek zorundayız. Gereksiz üzüntülerimizin sahip olmamız gereken neşe ve mutluluktan bizi mahrum ettiğini görmeyecek kadar körlük ,hayatımızı nasıl değiştirir. Dileyelim ki, koşullar ne olursa olsun yaşamımızın her anının tadını çıkaracak, sevmek ve sevilmenin özgürce hazzını yasayacak duygu ve akil dengesini kurarak mutluluğun sırlarını bulmaya çalışmayı, paranın, makamın, şöhretin önüne geçiren yüksek bilince ulaşır.
DEĞİŞİME NE KADAR HAZIRSINIZ ?,,
İşimiz hakkında bildiklerimize körü körüne bağlanmak, işimizi daha iyi yapabilmemizi sağlayacak yeni yolları kabul etmemizi zorlaştırır. Bu konudaki tutumunuzu ölçmek istiyorsanız, aşağıda yer alan ,
Sorularımızı ‘‘Her zaman ’’, ‘‘Bazen ’’, ‘‘Nadiren ’’ , ‘‘Asla ’’ şeklinde cevaplayın .
1. Yaptığım işin sonuçlarının daha etkin olması için yeni yollar araştırırım.
2. İşimi oldukça eğlenceli ve ilginç buluyorum.
3. Müşterilerim, benimle çalışmaktan memnun kalır.
4. İç müşterilerim, benimle çalışmaktan mutluluk duyar.
5. Bir işin en doğru şekilde yapılması gereken durumlarda yöneticilerim ilk olarak beni düşünür.
6. İşyerinde olan değişiklikleri olumlu karşılarım.
7. Benden daha iyi performans gösterenleri, gelişimime yardımcı olması için araştırırım.
8. Eleştirilere karşı her zaman açığımdır.
9. Her gün yeni bir şey öğrenmek için çalışırım.
10. Kendime, ‘‘Hizmet kalitemi daha iyi nasıl geliştirebilirim’’ diye sık sık sorarım.
11. Yöneticim ve ben her konuda açık açık konuşabiliriz.
12. İşyerindekilere yeni fikirler öneririm.
13. Daha iyi bir yol gösterildiğinde, onu izlerim.
14. İşteki performansımdan gurur duyarım.
15. Başkalarının önerilerini dikkatle dinlerim.
DEĞERLENDİRME
‘‘Her zaman-5 puan’’, ‘‘Bazen-3 puan’’, ‘‘Nadiren-3 Puan’’ veya ‘‘Asla-0 puan’’ şeklinde yanıtları değerlendirme için puanlarınızı toplayınız.
61-75 puan: İyi sonuçlar getirecek olan değişimlere her zaman açıksınız.
51-60 puan: Yeni fikirlere karşı zaman zaman açık davranıyorsunuz.
41-50 puan: Gelişmelere nadir olarak katılım sağlarsınız.
31-40 puan: Yeni fikir ve değişimleri reddedersiniz.
21-30 puan: Statükoya karşı savaşmazsınız.
20 puan ve altı: Değişim, en büyük düşmanınızdı
HEDEFİ YAKALAMANIN 7 ÖNEMLİ BASAMAĞI NEDİR?
Bu bölümde sizlere, son yılların gözde yazarlarından biri olan Steven R. Covey’i ve onun çok benimsenmiş fikirlerini sunmak istiyorum. Birçok şirket ve kuruluşa önderlik yaparak, milyonlarca insana fikir gıdası vererek, ve yazdığı kitaplarla "en çok satılan kitaplar" unvanını son 5 yılda muhafaza ederek uzun yıllardır hak ettiği yerde bulunmaktadır. Bu satırlarda, sizlerle birlikte Steven R. Covey’in bizleri daha etkili olmaya yönlendirecek "Başarının Önemli 7 Sırrı"nı inceleyeceğiz.
Kişisel yaşamınızda değişiklik yapmak istiyorsanız ve bu değişikliklerin kalıcı ve basarlı olmasını arzu ediyorsanız, bakınız Steven R. Covey bizlere neler tavsiye ediyor:
Hayatta 7 tane önemli prensip vardır. Bu prensipleri iyice hazmeder ve ömür boyu uygularsanız ben de sizlere hayatinizin her dalında başarılı olmayı garanti ediyorum.
1. Reaktif olmayın: Davranışlarımı tayin eden faktörler o andaki durum ve kendi psikolojik durumum mu? Yoksa kendi seçtiğim değer yargılarına uyan davranışlar mı? Reaktif modelde etkiye karsı gösterilen tepki alışılmış şekillerde oluşmakta. Buna karşılık reaktif olmayan modelde (yani orijinal tanımı ile proaktif modelde), etki ile tepki arasında bir boşluk mevcuttur. O boşlukta bizler, etkiye karsı nasıl tepki göstereceğimize karar veririz, ani secim hakkımızı kullanırız.
2. Bir işe başlamadan önce sonucunu ve hedefinizi bilin: Kendime hayat boyunca geçerli olacak bir gaye ve hedef seçtim mi? Atacağım her adımda, bunun hayat gayeme uygun olup olmadığını soruyor muyum? Uygun değilse o adımdan vazgeçiyor muyum? Yoksa hele bir başlayayım, bakalım sonu nasıl olacak mi diyorum?
3. Önceliği önemli şeylere verin: Ne kadar acil olsa da, önemsiz şeylere hayır diyebiliyor ve önceliği hayat felsefeme uyan, değer yargılarıma ters düşmeyen şeylere veriyor muyum? Yaşamımızdaki aktiviteleri daha çok "Önemli-acil olmayan" zaman kadranında geçirecek şekilde düzenleyebiliyor muyum?
4. Karşılıklı kazanın. Hem kendinize hem de karşı tarafa kazançlı olacak türde çözümler bulun: Her turlu ikili ilişkide her iki tarafa da olumlu netice verecek şekilde çözüm buluyor muyum, yoksa karşı tarafı düşünmeden, sadece kendi çıkarıma uygun yola mi gidiyorum? Unutmayın, siz veya karşı taraftan birisi zararlı çıkıyorsa, uzun vadeli sonuç iyi olmayacaktır. Bunun yerine, her iki tarafı da memnun edecek yolu seçmeliyiz.
5. Sizi anlamalarını beklemeden önce, siz karşı tarafı anlamaya çalışın: Karşı tarafı ne şekilde anladığımı açık bir şekilde ifade ediyor muyum? Yoksa "bana ne, o beni anlasın, ben onu daha sonra anlarım" şeklinde mi düşünüyorum? Unutmayın, iyi bir doktor önce hastasının şikayetlerini anlar, ondan sonra reçetesini yazar. İyi bir mühendis, köprünün planlarını çizmeden önce karsılaşacağı zorlukları anlamaya çalışır. İyi bir satıcı, müşterisinin arzularını iyice anlamaya çalışır.
6. Anlayışla ve bir bütünlük içinde davranışlarınızı ayarlayın: Davranışlarımda başkalarının fikrini dikkate alıyor muyum? Başkalarının bana zıt düsen fikirlerine samimi olarak önem verip, ciddi şekilde değerlendiriyor muyum? Yoksa başkaları ve bütünlük fasarya deyip, sadece kendi yolumda mi yürüyorum? Unutmayın "bir elin nesi var, iki elin sesi var" ata sözü, hiç yoktan çıkmamış.
7. Bütün bu prensipleri uygularken, kendi fiziksel ruhsal ve sosyal sağlığınızı ihmal etmeyin: Hayatin bir denge ve bütünlük olduğunu hatırlıyor muyum? Bu denge içinde kendim ve yakın çevremin de bu dengenin bir parçası olduğunu hatırlıyor muyum? Kendi çevremdeki dengeyi koruyabilmek için ve bana bağlı olan kişilere gereken ilgi ve davranışı gösterebilmek için kendi varlığımın anlamlı olması gerektiğini hatırlıyor muyum? Yoksa kendi ruhsal, fiziksel ve sosyal sağlığımı ikinci plana mi itiyorum?
Şimdi de Steven R. Covey’in Dilinden Başarısızlığa Sebep Olabilecek
Bazı Unsurların Neler Olduğunu İnceleyelim.
· Verdiğimiz sözleri yerine getirmemek
· Sadık olmamak
· Yumuşak kalpli ve hoşgörülü olmamak
· Bizden bekleneni vermemek
· Başkalarının fikrine açık olamamak
· Gururlu ve başkalarının haklarına saygısız olmak
· Önemsiz şeylerle vakit kaybetmek
· Kişinin yüzüne karşı söyleyemeyeceğimiz şeyleri arkasından söylemek
· Kendi etki alanımızı genişletmemek
· Verici ve etkili olayım derken, bu arada kendi fiziki ve ruhsal sağlığımızı ihmal etmek.
· İçten dışa doğru değil, dıştan içe doğru bakmak
· Hemen dış görününse aldanıp çabuk karar vermek
· Kısa vadeli çıkarlar için uzun vadeli hayat prensiplerini unutmak
· Olaylara kısa çözümler aramak
Bakınız Stephen R. Covey fikirlerini su örnekle nasıl pekiştiriyor: Koylu bir gün kümesteki yumurtalardan birinin altın olduğunu görünce gözlerine inanamaz. Duruma çok sevinen koylu, her gün kümesten bir altın yumurta toplamaya devam eder. Zenginlik derecesi artarken hırs derecesi de artmaya başlar. Bir sonraki günü beklemek zor gelmeye baslar. Tavuğu keserek bir defada bütün yumurtaları almaya karar verir. Tabii ki neticede hem tavuktan hem de altın yumurtalardan olur.
Çok derin ve kişisel disipline yönelik olan bu prensipler, kolay uygulanamayacak nitelikteler. Yapabileceğimiz en güzel şey bütün bu tavsiyeleri hayat boyu bize yardim edecek şekilde benimsemek. Kısa çözümlerde olduğu gibi hevesimizi hemen kırmadan bu doğru yolda ilerleyelim.
Umarım siz de benim kadar zevk alarak, bu tavsiyelerden yararlanırsınız.
8 Yazı bana ait değildir. Alıntı yapılmıştır.)
O halde bu olasılıklar,herkes için geçerlidir. Bir başkasında ol Olumsuz duygularımız yada duyduklarımız, geçmişte yaşadığımız yada duyduğumuz olayların bıraktıkları kötü etki ve yaraların sonucudur. Bu duygusal yaralar,insanları anlamamıza ve sevmemize mani olucu faktörler halinde beynimizi sararak mutluluğumuzu tehdit eder Kendimizi,bu tüketici duyguların yararsızlığına ikna ettiğimiz derecede Mutluluğa doğru gideceğimizi düşünmek zorundayız. Gereksiz üzüntülerimizin sahip olmamız gereken neşe ve mutluluktan bizi mahrum ettiğini görmeyecek kadar körlük ,hayatımızı nasıl değiştirir. Dileyelim ki, koşullar ne olursa olsun yaşamımızın her anının tadını çıkaracak, sevmek ve sevilmenin özgürce hazzını yasayacak duygu ve akil dengesini kurarak mutluluğun sırlarını bulmaya çalışmayı, paranın, makamın, şöhretin önüne geçiren yüksek bilince ulaşır.
DEĞİŞİME NE KADAR HAZIRSINIZ ?,,
İşimiz hakkında bildiklerimize körü körüne bağlanmak, işimizi daha iyi yapabilmemizi sağlayacak yeni yolları kabul etmemizi zorlaştırır. Bu konudaki tutumunuzu ölçmek istiyorsanız, aşağıda yer alan ,
Sorularımızı ‘‘Her zaman ’’, ‘‘Bazen ’’, ‘‘Nadiren ’’ , ‘‘Asla ’’ şeklinde cevaplayın .
1. Yaptığım işin sonuçlarının daha etkin olması için yeni yollar araştırırım.
2. İşimi oldukça eğlenceli ve ilginç buluyorum.
3. Müşterilerim, benimle çalışmaktan memnun kalır.
4. İç müşterilerim, benimle çalışmaktan mutluluk duyar.
5. Bir işin en doğru şekilde yapılması gereken durumlarda yöneticilerim ilk olarak beni düşünür.
6. İşyerinde olan değişiklikleri olumlu karşılarım.
7. Benden daha iyi performans gösterenleri, gelişimime yardımcı olması için araştırırım.
8. Eleştirilere karşı her zaman açığımdır.
9. Her gün yeni bir şey öğrenmek için çalışırım.
10. Kendime, ‘‘Hizmet kalitemi daha iyi nasıl geliştirebilirim’’ diye sık sık sorarım.
11. Yöneticim ve ben her konuda açık açık konuşabiliriz.
12. İşyerindekilere yeni fikirler öneririm.
13. Daha iyi bir yol gösterildiğinde, onu izlerim.
14. İşteki performansımdan gurur duyarım.
15. Başkalarının önerilerini dikkatle dinlerim.
DEĞERLENDİRME
‘‘Her zaman-5 puan’’, ‘‘Bazen-3 puan’’, ‘‘Nadiren-3 Puan’’ veya ‘‘Asla-0 puan’’ şeklinde yanıtları değerlendirme için puanlarınızı toplayınız.
61-75 puan: İyi sonuçlar getirecek olan değişimlere her zaman açıksınız.
51-60 puan: Yeni fikirlere karşı zaman zaman açık davranıyorsunuz.
41-50 puan: Gelişmelere nadir olarak katılım sağlarsınız.
31-40 puan: Yeni fikir ve değişimleri reddedersiniz.
21-30 puan: Statükoya karşı savaşmazsınız.
20 puan ve altı: Değişim, en büyük düşmanınızdı
HEDEFİ YAKALAMANIN 7 ÖNEMLİ BASAMAĞI NEDİR?
Bu bölümde sizlere, son yılların gözde yazarlarından biri olan Steven R. Covey’i ve onun çok benimsenmiş fikirlerini sunmak istiyorum. Birçok şirket ve kuruluşa önderlik yaparak, milyonlarca insana fikir gıdası vererek, ve yazdığı kitaplarla "en çok satılan kitaplar" unvanını son 5 yılda muhafaza ederek uzun yıllardır hak ettiği yerde bulunmaktadır. Bu satırlarda, sizlerle birlikte Steven R. Covey’in bizleri daha etkili olmaya yönlendirecek "Başarının Önemli 7 Sırrı"nı inceleyeceğiz.
Kişisel yaşamınızda değişiklik yapmak istiyorsanız ve bu değişikliklerin kalıcı ve basarlı olmasını arzu ediyorsanız, bakınız Steven R. Covey bizlere neler tavsiye ediyor:
Hayatta 7 tane önemli prensip vardır. Bu prensipleri iyice hazmeder ve ömür boyu uygularsanız ben de sizlere hayatinizin her dalında başarılı olmayı garanti ediyorum.
1. Reaktif olmayın: Davranışlarımı tayin eden faktörler o andaki durum ve kendi psikolojik durumum mu? Yoksa kendi seçtiğim değer yargılarına uyan davranışlar mı? Reaktif modelde etkiye karsı gösterilen tepki alışılmış şekillerde oluşmakta. Buna karşılık reaktif olmayan modelde (yani orijinal tanımı ile proaktif modelde), etki ile tepki arasında bir boşluk mevcuttur. O boşlukta bizler, etkiye karsı nasıl tepki göstereceğimize karar veririz, ani secim hakkımızı kullanırız.
2. Bir işe başlamadan önce sonucunu ve hedefinizi bilin: Kendime hayat boyunca geçerli olacak bir gaye ve hedef seçtim mi? Atacağım her adımda, bunun hayat gayeme uygun olup olmadığını soruyor muyum? Uygun değilse o adımdan vazgeçiyor muyum? Yoksa hele bir başlayayım, bakalım sonu nasıl olacak mi diyorum?
3. Önceliği önemli şeylere verin: Ne kadar acil olsa da, önemsiz şeylere hayır diyebiliyor ve önceliği hayat felsefeme uyan, değer yargılarıma ters düşmeyen şeylere veriyor muyum? Yaşamımızdaki aktiviteleri daha çok "Önemli-acil olmayan" zaman kadranında geçirecek şekilde düzenleyebiliyor muyum?
4. Karşılıklı kazanın. Hem kendinize hem de karşı tarafa kazançlı olacak türde çözümler bulun: Her turlu ikili ilişkide her iki tarafa da olumlu netice verecek şekilde çözüm buluyor muyum, yoksa karşı tarafı düşünmeden, sadece kendi çıkarıma uygun yola mi gidiyorum? Unutmayın, siz veya karşı taraftan birisi zararlı çıkıyorsa, uzun vadeli sonuç iyi olmayacaktır. Bunun yerine, her iki tarafı da memnun edecek yolu seçmeliyiz.
5. Sizi anlamalarını beklemeden önce, siz karşı tarafı anlamaya çalışın: Karşı tarafı ne şekilde anladığımı açık bir şekilde ifade ediyor muyum? Yoksa "bana ne, o beni anlasın, ben onu daha sonra anlarım" şeklinde mi düşünüyorum? Unutmayın, iyi bir doktor önce hastasının şikayetlerini anlar, ondan sonra reçetesini yazar. İyi bir mühendis, köprünün planlarını çizmeden önce karsılaşacağı zorlukları anlamaya çalışır. İyi bir satıcı, müşterisinin arzularını iyice anlamaya çalışır.
6. Anlayışla ve bir bütünlük içinde davranışlarınızı ayarlayın: Davranışlarımda başkalarının fikrini dikkate alıyor muyum? Başkalarının bana zıt düsen fikirlerine samimi olarak önem verip, ciddi şekilde değerlendiriyor muyum? Yoksa başkaları ve bütünlük fasarya deyip, sadece kendi yolumda mi yürüyorum? Unutmayın "bir elin nesi var, iki elin sesi var" ata sözü, hiç yoktan çıkmamış.
7. Bütün bu prensipleri uygularken, kendi fiziksel ruhsal ve sosyal sağlığınızı ihmal etmeyin: Hayatin bir denge ve bütünlük olduğunu hatırlıyor muyum? Bu denge içinde kendim ve yakın çevremin de bu dengenin bir parçası olduğunu hatırlıyor muyum? Kendi çevremdeki dengeyi koruyabilmek için ve bana bağlı olan kişilere gereken ilgi ve davranışı gösterebilmek için kendi varlığımın anlamlı olması gerektiğini hatırlıyor muyum? Yoksa kendi ruhsal, fiziksel ve sosyal sağlığımı ikinci plana mi itiyorum?
Şimdi de Steven R. Covey’in Dilinden Başarısızlığa Sebep Olabilecek
Bazı Unsurların Neler Olduğunu İnceleyelim.
· Verdiğimiz sözleri yerine getirmemek
· Sadık olmamak
· Yumuşak kalpli ve hoşgörülü olmamak
· Bizden bekleneni vermemek
· Başkalarının fikrine açık olamamak
· Gururlu ve başkalarının haklarına saygısız olmak
· Önemsiz şeylerle vakit kaybetmek
· Kişinin yüzüne karşı söyleyemeyeceğimiz şeyleri arkasından söylemek
· Kendi etki alanımızı genişletmemek
· Verici ve etkili olayım derken, bu arada kendi fiziki ve ruhsal sağlığımızı ihmal etmek.
· İçten dışa doğru değil, dıştan içe doğru bakmak
· Hemen dış görününse aldanıp çabuk karar vermek
· Kısa vadeli çıkarlar için uzun vadeli hayat prensiplerini unutmak
· Olaylara kısa çözümler aramak
Bakınız Stephen R. Covey fikirlerini su örnekle nasıl pekiştiriyor: Koylu bir gün kümesteki yumurtalardan birinin altın olduğunu görünce gözlerine inanamaz. Duruma çok sevinen koylu, her gün kümesten bir altın yumurta toplamaya devam eder. Zenginlik derecesi artarken hırs derecesi de artmaya başlar. Bir sonraki günü beklemek zor gelmeye baslar. Tavuğu keserek bir defada bütün yumurtaları almaya karar verir. Tabii ki neticede hem tavuktan hem de altın yumurtalardan olur.
Çok derin ve kişisel disipline yönelik olan bu prensipler, kolay uygulanamayacak nitelikteler. Yapabileceğimiz en güzel şey bütün bu tavsiyeleri hayat boyu bize yardim edecek şekilde benimsemek. Kısa çözümlerde olduğu gibi hevesimizi hemen kırmadan bu doğru yolda ilerleyelim.
Umarım siz de benim kadar zevk alarak, bu tavsiyelerden yararlanırsınız.
8 Yazı bana ait değildir. Alıntı yapılmıştır.)
İKİ ŞEY
İki şey insanı "nitelikli insan" yapar:
1 İradeye hakim olmak
2 Uyumlu olmak
İki şey "ekstra değer" katar :
1 Hitabet ve diksiyon eğitimi almak
2 Anlayarak hızlı okumayı öğrenmek
İki şey geri bırakır:
1 Kararsızlık
2 Cesaretsizlik
İki şey kaşif yapar:
1 Nitelikli cevre
2Biraz delilik
İki şey ömür boyu boşa kürek çekmemeni sağlar:
1 Baskın yeteneği bulmak
2 Cidden sevdiğin işi yapmak
İki şey başarının sırrıdır:
1 Ustalardan ustalığı öğrenmek
2 Kendini güncellemek
İki şey başarıyı mutlulukla beraber yakalamanın sırrıdır:
1 Niyetin saf olması
2 Ruhsal farkindalik
İki şey milyonlarca insandan ayirir:
1 Sorunun değil çözümün parçası olma
2 Hayata ve her şeye yeni (özgün,orijinal,farklı)bakış acısıyla yaklaşabilmek.
İki şey gelişmeyi engeller:
1 Aşırılık (mübalağa,abartı,ifrat,tefrit)
2 Felakete odaklanmış olmak
İki şey çözüm getirir:
1 Tebessüm (gülümseme,sırıtma veya kahkaha değil!)
2 Sukût (susmak)
İki sey"kalitesiz insan"ın özelliğidir:
1 Şikayetçilik
2 Dedikodu
İki şey çözümsüz görünen problemleri bile çözer:
1 Bakış acısını değiştirmek
2 Karsındakinin yerine kendini koyabilmek
İki şey yanlış yapmanı engeller:
1 Şahıs ve olayları akil ve kalp süzgecinden geçirmek
2 Hak yememek
İki şey kişiyi gözden düşürür:
1 Demagoji (laf kalabalığı)
2 Kendini ağıra satmak (övmek,vazgeçilmez göstermek)
8 Yazı bana ait değildir.Alıntı yapılmıştır.)
1 İradeye hakim olmak
2 Uyumlu olmak
İki şey "ekstra değer" katar :
1 Hitabet ve diksiyon eğitimi almak
2 Anlayarak hızlı okumayı öğrenmek
İki şey geri bırakır:
1 Kararsızlık
2 Cesaretsizlik
İki şey kaşif yapar:
1 Nitelikli cevre
2Biraz delilik
İki şey ömür boyu boşa kürek çekmemeni sağlar:
1 Baskın yeteneği bulmak
2 Cidden sevdiğin işi yapmak
İki şey başarının sırrıdır:
1 Ustalardan ustalığı öğrenmek
2 Kendini güncellemek
İki şey başarıyı mutlulukla beraber yakalamanın sırrıdır:
1 Niyetin saf olması
2 Ruhsal farkindalik
İki şey milyonlarca insandan ayirir:
1 Sorunun değil çözümün parçası olma
2 Hayata ve her şeye yeni (özgün,orijinal,farklı)bakış acısıyla yaklaşabilmek.
İki şey gelişmeyi engeller:
1 Aşırılık (mübalağa,abartı,ifrat,tefrit)
2 Felakete odaklanmış olmak
İki şey çözüm getirir:
1 Tebessüm (gülümseme,sırıtma veya kahkaha değil!)
2 Sukût (susmak)
İki sey"kalitesiz insan"ın özelliğidir:
1 Şikayetçilik
2 Dedikodu
İki şey çözümsüz görünen problemleri bile çözer:
1 Bakış acısını değiştirmek
2 Karsındakinin yerine kendini koyabilmek
İki şey yanlış yapmanı engeller:
1 Şahıs ve olayları akil ve kalp süzgecinden geçirmek
2 Hak yememek
İki şey kişiyi gözden düşürür:
1 Demagoji (laf kalabalığı)
2 Kendini ağıra satmak (övmek,vazgeçilmez göstermek)
8 Yazı bana ait değildir.Alıntı yapılmıştır.)
Başarıya ulaşmanın formülleri
“Başarısızlık yapamamak değil, yapamayacağını sanmaktır. Bizi düşüncelerimiz sınırlamazsa hiçbir yaratık sınırlayamaz.” Muhammed Bozdağ
1. Büyük Düşünmek:
Kaderimizin kanunu şudur: Düşünceler eylemlere yol açarlar. Eylemler alışkanlıkların nedenidir. Alışkanlıklarımız bizim karakterimizi, kişiliğimizi belirler. Karakterimiz ise kaderimizi örgüleyen en önemli nedendir. Yaratıcımız geleceğimizi belirleme gücünü bize vermiştir. Herkes yürüdüğü yolun sonunda var olana ulaşır. Tırmandığınız merdivene bakarak sonunda nereye yükseleceğinizi anlayabilirsiniz. Dolaysıyla büyük sonuca giden yol büyük düşünceden başlar.
Hayat nehri Kızılırmak'tan daha kıvrımlı, Niagara'dan daha akıntılı ve tehlikelidir. Niagara nehri boyunca ilerlerken, bazı akıntı kollarının sizi inanılmaz güzelliklerle dolu vadilere götürdüğünü görürsünüz. Ama bazı kolların ucunda sonu ölüm olan şelaleler vardır. Tehlikenin başına geldiğinizde artık her şey bitmiş olur. Sona gelmeden önce yolunuzu değiştirebilirsiniz. Çoğu zaman geç kalmış olmazsınız. Ama bir gün gelir her şey bitmiş olur. Tedbir almazsanız geleceğiniz öyle bir ölüm bataklığına saplanır ki yeniden dirilmek için ne bir çaba gösterebilirsiniz, ne de göstereceğiniz çaba geleceğinizi kurtarabilmek için yeterli olabilir.
Büyük olduğunu düşündüğümüz insanların çoğu çocukluk yıllarını bizden daha ağır şartlarda geçirdiler. Ağır hastalıklarla boğuştular, yetim kaldılar, çevreleri tarafından terk edildiler. Bazılarının geri zekalı olduğu düşünülüyordu. Açlığı, fakirliği çektiler. Onların isimlerini tarihe altın harflerle yazdıran sırrı biz neden kullanmayalım?
Anthony Robbins küçük düşündüğünde bir otel görevlisiydi. 21 yaşında bir genç olduğunda, aniden büyük düşündü ve on yıl içinde hayatı hayal edebileceği kadar hızlı bir yükselişe geçti. Şimdi milyonlarca insan onu örnek almaya çalışıyor.
"Büyük Düşünmenin Büyüsü" isimli kitabında Dr. David J. Schwartz ilginç bir tespiti aktarıyor. Amerika'da büyük bir şirketin işe alma bölümüne başvuranların durumu çok çarpıcıdır. Şirketin yılda 10 bin dolar ödediği işlere başvuranların sayısı, yılda 50 bin dolar ödenen işlere başvuranların sayısından 50 ile 250 kat fazlaymış. İnsanların çoğu daha ucuz işlere başvuruyorlar. Bunun anlamı açık: Yola yüksekten başlamaya cesaret edemiyoruz.
Siz işe girmeye karar verdiğinizde hangi görevler için başvurursunuz? Çoğu kimse "bir iş olsun da ne olursa olsun" anlayışındadır. Az istediğiniz için kaderiniz size az veriyorsa niçin ona küsüyorsunuz? İnsanların çoğu büyük işlere layık olmadıklarını düşünürler. Kendilerine güvenmezler. İnanılır gibi değil.
Vanlı bir çocuk tanırım. Öğrenim görmek için Ankara'ya geldiği zaman, şehir içi otobüs bileti alacak parası yoktu. Öyle ki eski Ankara terminalinden Demetevler semtindeki arkadaşlarının evine bir gece yarısı iki saat yürüyerek gitmek zorunda kalmıştı. O genç Anadolu'nun tertemiz ruhunu yansıtıyordu. Onun hakkında inanılmaz bir gelecek beklemiyordum. Küçük bir tezgahın başında ticarete başlayan Kayatürk şimdi her ay milyarları yönetiyor. Büyük düşünmeyi öğrenmeseydi, işini bu kadar büyütebilir miydi? Kader herkese istemeyi bildiği kadarını vermiştir. Düşünsenize, niçin kaderin sahibi: "Dua edin cevap vereyim." "Dua etmezseniz ne öneminiz var." Diyor?
“Mutluluk, güzelliklerin içinde doğanların değil, çirkinliklerin bile güzel yanlarını keşfedebilecek kadar güzellik kaşifi olanlarındır.” Muhammed Bozdağ
2. Coşkunuzu Güçlendirin
Coşkunuzu güçlendirmek için önerdiğimiz yollardan sonuncusu konuşmalarınızda “güçlendirici” kelimeleri kullanmanızdır. Olumlu yük taşıyan güçlendirici kelimeleri her kullanışınızda ruhunuzun güçlendiğini görürsünüz. Dinleyen herkes güçlü kelimelerinizin etkisiyle sizde sihirli bir güç olduğunu sanır.
Güçlendirici kelimeleri kullandıkça manevi gücünüzün, özgüveninizin, coşkunuzun arttığını göreceksiniz. Bu kelimeler, onları her tekrar edişinizde sizi daha güçlü ve etkileyici gösterecek. Dahası mıknatıs gibi bir çekiciliğe sahip olacaksınız.(Güçlendirici kelimelerin altı çizilmiştir)
Başarı için dayanma gücüne, cesarete ve özgüvene ihtiyacımız var. Küçük bir engel karşısında hemen ümitsizliğe kapılan, kendini çaresiz hisseden bir insanın durumu çok acıdır. Oysa büyük kelimeler hayatımızı aniden değiştirebiliyor. Öyle ki en zayıf olduğunuz anda güçlendirici kelimeleri beş dakika tekrar ederseniz tüm duygularınızı değiştirebilirsiniz. Zihniniz, duruşunuz, yüz hatlarınız değişir(Zayıflatıcı kelimelerin altı çizilmiştir)
Büyük ve güçlendirici kelimeler arasından en önemlilerini size aktarmak istiyoruz. Bu kelimeleri ve bunların eş anlamlılarını sık sık kullanın. Kendinizi ve yaptıklarınızı bu kelimelerle tanımlayın. Çılgınca tanımlayın:
Enerji yükü en fazla olan güçlendirici kelimeler:
“Büyük, farklı, şimdi, hızlı, fırsat, harika, bedava, kazançlı, yeni, kolay, heyecan verici, kesin, canlı, güzel, temiz, ilginç, muhteşem”.
Diğer güçlendirici kelimelerden bazı örnekler:
Sır, başarı, zafer, yapmak, cesaret, önem, sevgi, saygı, barış, oyun, gülmek, yardım, vermek, yükselmek, eğlenmek, sevinmek, coşmak, kahramanlık, şeref, dürüstlük, tazelik...
Bu kelimelerin her birinin eş anlamlısı olan onlarca kelime bulabilirsiniz. Büyük kelimeleri diğerlerinden ayırmalı ve onları her fırsatta yüzlerce kez tekrar etmeliyiz.
Eş anlam açısından size bir örnek vermek istiyorum. "Büyük" kelimesinin yaklaşık eş anlamlıları arasında "Heybetli, kocaman, koskoca, çaplı, cesametli, devasa, muazzam, çarpıcı, azametli, ihtişamlı, muhteşem, şahane, haşmetli, görkemli, göz kamaştırıcı, göz alıcı, yüce..." gibi kelimeler yer alır.
Bu kelimeleri kullanarak kendinizi tanımladığınızda neler hissetmeye başladığınızı, gücünüzün nasıl devleştiğini göreceksiniz: İsterseniz bunu hemen şimdi yapın ve nasıl kudretli bir padişaha dönüştüğünüzü görün:
"Kendimi muhteşem hissediyorum. İnanılmaz harikalıkta işler başardım. Ben son derece güçlüyüm. Son derece başarılıyım. Harika bir insanım. Başarmak çok kolay. Ne kadar zevkli işler yapmışım! Şimdi mükemmelleşiyorum. Azamet ve heyecan kuşatıyor beni. Gücün ruhumda dolaştığını görüyorum."
Bu sözleri, bunlara benzer cümleleri kendiniz hakkında yüzlerce kez tekrar edin. Kanatlanıp uçmaya başladığınızı göreceksiniz. "Hayır yalan söylüyorsunuz" diyecek size çevreniz. Ruhunuzun derinlerine fısıldayan şeytandan aynı olumsuz telkinleri işiteceksiniz. İnsanlar kendi yalanlarının kurbanı oldular. Yıllarca kendimize yalanlar söyledik. Güçsüz olduğumuzu, bahtsız ve başarısız olduğumuzu söyledik. Şimdi söylediğimiz bu yalanların esareti altında inliyoruz. Ne olurdu birileri çocukken bize bizi uçuracak yalanları nasıl söyleyeceğimizi öğretseydi.
"Sevinçten coşuyorum" derseniz yalan mı söylemiş olursunuz? Eğer bu sözü söylemeye devam ederseniz idam sehpasında bile sevinçten coşarsınız. Eğer "sıkıntıdan içimi kemiriyorum" demekte ısrar ederseniz padişah koltuğunda ölüm acısı yaşarsınız. Tekrar ediyorum. Kendi yalanlarımızın kurbanıyız. İnandığınız tek doğru vardır. O da mutlak olan doğru değil, kendimize ısrarla söylediğimizdir. Hangi yalanı kendinize ısrarla söylerseniz tüm ruhunuz ona inanacaktır. Alt bilinciniz neyin doğru, neyin yanlış olduğunu bilmez. Sadece ona en çok söylediğinizi doğru kabul eder. Bizim tek doğrumuz kendimize ısrarla söylemeye devam ettiğimizdir.
Kendinize kırk gün deli olduğunuzu söylerseniz gerçekten deli olursunuz. Kırk gün akıllı olduğunuzu söylerseniz gerçekten akıllı olursunuz. Ona ne olmak istediğinizi söyleyin. Beyniniz olmak istediğiniz gibi olmakta zorluk çekmeyecektir. Her renge girebiliriz, her farklılığı ustalıkla başarabiliriz.
Kullandığımız aktif kelimeler çevremizin kullandığı kelimelerden inanılmaz derecede etkilenir. Çoğumuz içinde yaşadığımız çevrenin kopyacısı oluruz. Trabzon’da “da”, Eskişehir’de “gali”, Diyarbakır’da “lo” seslerinden kurtulamadığımız gibi, çevremizdeki insanların kullandığı kelimelerden de kurtulamayız. İki kelimeden ibaret olan isminizin anlamının bile karakterinizi değiştirebildiğini bildiğiniz halde kullandığınız kelimeleri ayıklamayı ihmal eder misiniz?
Şurası gerçek: Sanatla ilgilenen insanlarla sanat konusunda, bilimle ilgilenenlerle bilimsel alanda konuşursunuz. Konuştuğunuz alan, üzerinde düşündüğünüz alana dönüşür. Öfkeli insanların yanında öfke kelimelerini duydukça onları kullanır hale gelirsiniz. Bu kelimeler kendilerine bağlanan anlamları bilincinize çağırır. Bu çağırma işlemi tekrar ettikçe, artık otomatikleşir ve öfkeyi bizzat yaşayan ve yaşatan insanlar oluruz.
Sözünü ettiğimiz gerçekten emin olmak istiyorsanız farklı kültürlerden insanların konuşmaları ve duyguları arasındaki ilişkileri inceleyebilirsiniz. Ortak dili kullananlar arasındaki duygu ve tutum benzerliğini fark edeceksiniz.
“Beyninize ne yapmak istediğinizi söylemezseniz, nasıl yapabileceğinizi sizin için kendiliğinden araştırıp size söyleyemeyecektir.” Muhammed Bozdağ
3. Hedef Belirlemek
Başarı aynı yönde sonuna kadar gitmektir. “Nereye gideceğini bilen kişiye yol vermek için dünya bir yana çekilir.” Hangi yönde nereye kadar gidiyoruz? Tam olarak ne istediğinizi bilirseniz, çevrenizdeki güçler size nasıl yardımcı olacaklarını bilirler. Zihninize ne yapmak istediğinizi söylerseniz onu yapmak için çalışır.
“Nereye gideceğini bilmeyen gemiye hiç bir rüzgar fayda vermez.” sözü hedefsizliğin gerçek sonucunu ortaya koyuyor. Ne yapmak istediğinizi bilmiyorsunuz, ama çevrenizde binlerce fırsat rüzgarı uçuşmaya devam ediyor. Hedefiniz yoksa fırsatları nasıl kullanacağınızı, yelkenlerinizi ne şekilde ayarlayacağınızı bilemezsiniz.
Kendilerini başarısızlığa mahkum edenler hedefi, zihinde dolaşıp duran hayallerle karıştırırlar. İsteklerin, dileklerin hedef olduğunu sanırlar. Sonuçta hedefsizliklerini değil de talihsizliklerini suçlarlar. Onlara, isteseler neler yapabileceklerini söyleseniz, inandıramazsınız. Büyük işler başaranların, bunu sadece hedeflerine borçlu oldukları konusunda ikna olmazlar.
Her başarı, sahibinin bizzat kendisinin ürettiği bir şaheserdir. Başkasının ürettiği eseri satın alabilirsiniz, ancak kendi başarınızı satın alamazsınız. Uzun bir yolculuğa çıktığımızda mutlaka dikkate almamız gereken bir gerçek var: Öncesinde acı tattırmayan sonrasında zevk tattıramaz. Hamuruna alın teri damlamayan bir bina gösteremezsiniz. Ağlamamışsanız gülemeyeceksiniz. Uykularınız hiç kaçmamışsa, huzurlu uykulara kavuşamayacaksınız. Denizlerin derinlerindeki inciye ulaşmak istiyorsanız, derinliklerde dolaşmayı ve ahtapotla yüzleşmeyi göze almalısınız. Merak etmeyin, başaranlara zarar vermeyen acılar size de zarar vermeyecektir. Hedef belirleyebilmek için uykusuz kalmanız gerekiyorsa bunu göze alın.
Hedef sahibi olduğunuzda tüm duruşunuz ona hizmet edecektir. Geçen tüm saniyelerinizde zihniniz hedef üzerinde düşünecek, konuşmalarınızı, ilginizi ve öğreniminizi hedefiniz belirleyecektir. Böylece dikilen bir ağacın beslenerek büyümesi gibi, hedeflerle dolu bir zihinde yaşatılan arzular içten içe inşa olmaya ve yeşermeye devam edecektir. Hedefsiz insan kökleri kesilmiş ağaç gibidir, yeşermez. Kökleriniz canlı mı? Her gece uyumadan önce, sulanmak isteyen büyük bir hedef kendisini size hatırlatıyor mu?
Hedef üzerinde çalışırken dikkat etmemiz gereken belli kurallar vardır. Bu kuralları sistemli şekilde uygulayabildiğimiz ölçüde hedefimiz elimize verilecektir.
“Hiç kimse bir şeyi elde edebileceğine inanmadığı sürece onu elde etmeye hazır değildir. Ne kadar hazır olduğunuzu ne kadar arzuladığınız belirler.” Muhammed Bozdağ
4. Arzu Geliştirme
Başarmak üretmektir. Üretmiyorsanız başarılı olamazsınız. Her başarının içinde, var olmanın ayrı bir hikayesi yer alır. Tüm başarıların ortak bir özelliği, içlerinde güçlü arzu barındırmalarıdır. Başarı büyükse ona yol açan arzu da büyüktür. Ne kadar başarılıysanız o kadar arzulusunuz. Kainatı yaratan arzu en büyük arzuydu. Küçük arzuyla bir mektup, büyük arzuyla bir kitap yazarsınız.
Bugününüz geçmişteki arzularınızın eseridir, geleceğinizi de bugünkü arzularınız belirleyecek.Kaderinizi başka hiçbir şey değil arzularınız yani dualarınız belirler. Yaptıklarınız, yapmadıklarınız; yapacaklarınız ve yapmayacaklarınız yani her şeyiniz, yani tüm kendiniz arzularınıza bağlı. Üreteceğiniz her şey ne istediğinize, nasıl ve ne kadar istediğinize veya istemediğinize bağlıdır.
Herkeste var olan sıradan arzulardan söz etmiyorum. İstemekten, dilemekten, basitçe ümit etmekten söz etmiyorum. Üzgünüm: Sözünü ettiğim arzuyu ifade edecek başka bir kelime de bulamıyorum. Burada herkesin bildiği arzudan değil, çok az insanın bildiği arzudan söz ediyorum.
Kainattaki tüm güç ilişkileri arzu kanuna dayanır. Arzu, manevi gücün doğduğu kaynaktır. Ne kadar çok arzuya sahip olursanız o kadar güçlü olursunuz. Yani arzu ne kadar şiddetli ise sonuç o kadar güçlüdür. Bir Batılı düşünür şöyle der: "Duygularınızın şiddetini bilseydim gelecekte atacağınız adımların büyüklüğünü söyleyebilirdim." Arzu duygudur ve tüm duygular arzu duygusunda birleşirler. Arzu, yerine göre sevgi olur, yerine göre nefret olur. Tüm duygular arzulamakla arzulamamak arasındaki çizgi üzerinde dizilirler.
Edison çok istemeseydi elektriği bulmak uğrunda yüzlerce defa bıkmadan deney yapabilir miydi? Kolomb çok istemeseydi aylar süren Amerika yolculuğuna dayanabilir miydi? Gemisinde defalarca isyanlar çıktı. Tayfalarının çoğu öldü. Yıldırıcı okyanus dalgalarıyla boğuştu. Çok arzulamasaydı o zorluklara dayanmaya devam edebilir miydi? O insanların arzuları çok güçlüydü. Ne kadar güçlü olacağınızı ne kadar şiddetli istediğiniz belirler.
Zor sanılan başarı aslında ummadığımız derecede kolaydır. Başaranlarla başarmayanlar arasında harcadıkları çabalar açısından neredeyse hiç fark yoktur. Oysa onların dağlar ile taşlar kadar birbirlerinden farklı olduklarını sanırız. Bir cümleyi yazmakla, yazmamak arasındaki fark çok küçüktür. Bir sigarayı içmekle içmemek arasındaki fark çok küçüktür. Ama bu iki küçük eylemin sonuçları arasında korkunç farklar olduğunu görüyoruz. Cümleyi yazarsanız kitap yazarsınız. Sigarayı içerseniz ömrünüzü kısaltırsınız. Bu küçük fark bize büyük bir fırsat veriyor. Bu sayede biz de tüm başarılı insanlar gibi başarıyı yakalayabiliriz. Baş döndürücü bir başarıya imza atabilmek için baş döndürücü işler yapmak zorunda değiliz. Büyük iş yapmak çok iş yapmaktan ziyade farklı iş yapmaktır.
Bizi şurası yanıltıyor: İş yapmanın iki boyutu vardır: Biri miktar, diğeri içerik. Hiçbir milyarder iş adamı fakir köylü dede kadar yorucu çalışmaz. Çok çalıştığı halde fakir, az çalıştığı halde zengin olan insanların sırrını, ne kadar yaptıklarında değil ne yaptıklarında arayın. Başarı çok çalışmayı gerektirir belki ama farklı çalışmayı gerektirir.
Okyanusun yapısını bir damla suyun yapısından farklı görüyoruz. Oysa okyanus su damlalarının birikmesinin sonucudur. Bir damla suyu çok küçümsüyoruz. Oysa yumuşacık su ısrarla damladığında taşları deliyor; biriktiğinde gemileri yüzdürüyor; sel olduğunda şehirleri yerle bir ediyor. Mağaralardaki heyecan verici salkıt ve dikitler damlayan su zerreciklerinin birikiminin sonucudur. Tüm büyükler küçüklerin birleşmesiyle oluşmuştur.
Bütün çabalarınızı arzu ile ateşlersiniz. Arzu damlaları biriktikçe arzu okyanusunu oluşturur. Sistem şöyle işler: Ne kadar arzularsanız o kadar enerjiyi, o kadar gücü, o kadar emeği amacınız uğrunda feda etmeye hazır olursunuz. Hatta en üst düzeyde, her şeyinizi en çok istediğiniz hedefe feda edersiniz. Hedefinizi öylesine arzularsınız ki ona adanırsınız. Anthony Robbins bunu yapmıştı. Fakirlikten kurtulmaya ve başarılı olmaya adanmıştı. Şiddetli istek, basit bir ümit, basit bir dilek değildir. O kadar büyür ki yerine hiçbir şey geçemez. Onu öylesine arzularsınız ki onu elde etmeye çalışırken açlık hissetmezsiniz, aklınıza eğlence gelmez, uykularınız kaçar. Rüyalarınızda onu görürsünüz.
Endülüs Medeniyetinin ilk kahramanı Tarık Bin Ziyad, ordularıyla İspanya topraklarına ayak basmıştı. Karaya ayak bastıktan sonra okyanustaki tüm gemileri yaktı. Askerler tepelerden geriye baktıklarında yükselen dumanları gördüler. Ya mağlup olup öleceklerdi ya da galip geleceklerdi. Kendilerini geri götürecek gemileri yoktu artık; başka bir alternatifleri yoktu. Sonunda kazanan onlar oldular. Başarmak isteyen tüm gemilerini yakmalı ve girdiği yolu geriye dönüşü imkansız hale getirmelidir. O zaman alev alev yanan bir arzu doğar. Yakıcı arzularınız yoksa diğer gemileri yok edemezsiniz.
Eğer bir arzunuzu rüyalarınızda görmeye başlamışsanız kaderiniz yazılmıştır. Rüyalarınız gerçek olacaktır. Bu gerçeği defalarca yaşadım; pek çok insanın hayat hikayesinde gördüm. Elias Howe dikiş makinesinin eksik parçasını rüyasında keşfetmişti. Orhan Gencebay'ın nasıl 1000 besteyi hayatına sığdırdığına inanamazsınız. Onu 1998 yılının Aralık ayında Kanal 7'de Ahmet Hakan'ın sunduğu "İskele-Sancak" programında dinledim. Gencebay iki parçasını rüyasında bestelediğini söyledi. O doğru söylüyordu; çünkü beste yapmak onun en büyük arzusu haline gelmişti.
,
“Üzerinden koşarak geçtiğiniz vadide, güzel kokularını gizleyen çiçekler dikkatinizi ekmeyecektir.”
“Kanatlarınızı iyi bildiğiniz belli bir yönde çırpmıyorsanız, içine vücudunuzu terk ettiğiniz hayat rüzgarı sizi mutlu olacağınız bir vadiye taşıyamayacaktır.” Muhammed Bozdağ
5. Yöntem Belirlemek
Nasıl yapılabileceğini bilseydiniz okuduğunuz kitabı yazabilirdiniz. "Nasıl?" sorusuna cevap verseydiniz mevcut arzularınız sizi çoktan kendilerine kavuşturmuş olurdu. Yöntemini keşfetmediğiniz iş, alsa yapamayacağınız iştir.
Yöntem belirlerken üç farklı alan üzerinde çalışacaksınız: Yeterli bilgi toplamak, hedefi kesinleştirmek ve hedefi planlamak. Yeterince bilginiz yoksa nasıl yapacağınızı bilmeyeceksiniz. Hedefiniz kesin değilse tam olarak onu yapamayacaksınız. Belirsiz hedefler arasında dolaşıp duracaksınız. Hedefinizi planlamamışsanız merdiveni adım adım çıkamazsınız. Gittiğiniz yolu kontrol edemezsiniz. Bir adımı ihmal etmek tüm adımların boşa çıkmasına neden olur. Binanızın direkleri ne kadar güçlü olursa olsun, temel zayıfsa binanız çökmeye mahkumdur.
Şu sorulara cevap arayın: Niçin berber dükkanında çalışan çıraklar bir süre sonra kendi berber dükkanlarını açıyorlar? Niçin lokantacıların hemen hepsi daha önce başka bir lokantada çırak olarak çalışmışlardı? Niçin tüm ustalar yanlarında çalıştıkları ustaların mesleklerini seçtiler? Çünkü çıraklar nasıl yapacaklarını ustalardan görerek, onları izleyerek öğrendiler.
Şimdi farklı fırsatlarımız var. Artık nasıl yapılacağını öğrenmenin çıraklıktan başka yolları vardır. Ben bu kitabı yazabilmek için bir yazarın yanında on yıl boyunca çıraklık yapmak zorunda kalmadım. Evimde elektrikli aletler bozulduğunda onları tamir etmeyi bana özel bir kurs öğretmedi. Hatta çok iyi kullandığıma inandığım bilgisayarı başkalarının sözlü anlatımından veya uygulamalarından öğrenmedim.
Tam olarak gerçekleştirmek istediğiniz hedef üzerinde bilgi toplamayı alışkanlık haline getirmelisiniz. Hedefinizi ne kadar arzuluyorsanız, onunla ilgili bilgileri de o kadar zevkle öğreneceksiniz. Öğrenmeyi zevkli kılan öğrendiklerinizin arzularınızla ilişkili olmasıdır. İstemediğiniz konularda öğrenmeye çabalamak canınızı sıkacaktır. Size sevmediğiniz konuları yettiği kadar, ama hedefinizle ilgili konuları amansız bir çabayla öğrenmenizi öneriyorum.
Bir kitapta neyi öğrenmek istiyorsanız onu öğreneceksiniz. Elinizdeki kitapta yazarın dikkatinizi çekmek için kelimeler üzerinde ne gibi oyunlar oynadığını araştırmamışsanız bunu öğrenmeyeceksiniz.
Kesin hedefin gerçekleşme ihtimali bulanık hedefe göre en az yüz defa daha fazladır. Kesin olmayan hedef, uğrundaki binlerce saatlik emeği boşa çıkarır. Çoğumuzun başaramama nedeni hedefsizliğimiz değil, ama hedefimizin bulanıklığıdır. Kesinlik: Tam olarak neyi, tam olarak nasıl, tam olarak nerede, tam olarak ne zaman ve tam olarak ne kadar yapmak istiyorsunuz? İçlerinde bu sorulara cevap bulmadığınız hedefler uğrunda boşuna ömrünüzü tüketir misiniz?
Bir insan zengin olmak ister. Basitçe "zengin veya milyarder olmak istiyorum" der. Zihninizde rasgele dolaşan bir hedefin çocukça bir hayalden hiç farkı yoktur. İnsanın, nasıl yapılabileceğini araştırmadığı bir hedefi istemeye devam etmesi, onu hedeflemesi anlamına gelmez.
“Başarısızlık yapamamak değil, yapamayacağını sanmaktır. Bizi düşüncelerimiz sınırlamazsa hiçbir yaratık sınırlayamaz.” Muhammed Bozdağ
6. Cesur Olmak
İnsanlar kendilerini uydurma korkuların esaretine terk ettiklerini kabul etmek istemiyorlar.Kendimize güvenimizi kendi ellerimizle kaybediyoruz. İnanılmaz derecede utangaç kişilikler geliştiriyoruz. Yapılan bir araştırma Amerikan toplumunun %40'ının açık veya gizli utangaç olduğunu ortaya koymuştur. Biz ne yazık ki onlardan çok daha utangaç yaşıyoruz.
Eğer cesaretli olduğunuzu düşünüyorsanız şu sorulara cevap vermeye çalışın: Hemen şimdi elinize telefonu alıp cumhurbaşkanına telefon edebilir misiniz? Ona "Sayın cumhurbaşkanı, millete daha fazla saygı istiyoruz." diyebilir misiniz? Diyebilirseniz bunu hemen deneyin. Kendisinin ev telefonu, 1989 yılına kadar benim ajandamda vardı. Ama bir defa cesaret ederek ona telefon edemedim. Kalabalık bir gurupla 1987 yılında onu evinde ziyaret ettik. Sohbet sırasında telefonu çaldı, ahizeyi kaldırdı, birkaç defa "Gözlerinden öperim" dedi, ahizeyi kapattı ve bize şöyle dedi: "Bir vatandaş... Benim sesimi özlemiş, duymak için aramış." Sıradan bir vatandaşın gösterdiği cesareti anlayabiliyor musunuz?
Amerikanın New York, Washington D.C., Bostan gibi şehirlerinde dolaştım. Sokaklarda en çok duyduğum iki söz hala kulaklarımda çınlıyor: "Özür dilerim-excuse me" ve "merhaba-hi." Otobüste birisi yanınıza oturmak durumunda kaldığında önce mutlaka "merhaba" diyor. Durakta bekliyorsanız, yanınıza gelen "merhaba" diyor. Asansörde iseniz, çıktığınız bir başka katta asansöre binen herhangi birisi size "merhaba" diyor. Yolda yürürken bir şekilde göz göze geldiğiniz herkes size sıcak bir tebessümle "hi" diyor. İnsanların kendilerine bu denli güvenmelerinin beni çok etkilediğini söylemeliyim. Bu cesarete ihtiyacımız var.
İzmir'in Ödemiş ilçesinde yaşayan son derece saygın bir eski milletvekili tanırım: Mehmet Özkan. Her gün akşama kadar yüzlerce insanın kişisel sorununu çözmeye çalışırdı. Bir gün bana bir mektup gösterdi. Anadolu'nun bir köyünden ilkokul eğitimi almış köylü bir vatandaş yazmıştı mektubu ve ona milletin derdini dile getirdiği için teşekkür ediyor, daha fazla hizmet için teşvik ediyordu. "İşte bana gelen en büyük mektup bu oldu." Dedi. Söylenmeye sıra geldiğinde en iyisini biz biliyoruz: Ama niçin bu köylü amcanın cesaretiyle söylemiyoruz? Söylenmek korkuyu, söylemek cesareti arttırır.
19 uncu Yasama Döneminde T.B.M.M. Adalet komisyonu başkanına Avusturyalı bir diş hekiminden İngilizce bir mektup gelmişti. Mektupta başkandan -özür dilerim- "Türkiye'deki homoseksüellerin haklarını düzenleyen bir kanunu ne zaman çıkarmayı düşündükleri soruluyordu. Bu konuda daha sonra Meclis Araştırma Servisinde yapılan incelemenin nedeni belki de bu mektuptu. Cesaretiniz varsa izlerinizi uzaklara taşırsınız.
Var olmamız cesaretimize bağlı. Cesaretiniz varsa herkes sizin var olduğunuzu bilir. Sizi insanların dünyasına sadece cesaretiniz taşır. Cesaretiniz yoksa kendi iç dünyanıza hapis olmaya mahkumsunuz.
Katıldığınız bir toplantıda aklınızda kimlerin kalacağına dikkat edin: Kürsüde konuşanlar. Sonra da kalabalık arasında ayağa kalkıp yüksek sesle soru soranlar. Üzerinden koşarak geçtiğiniz vadide, kokularını gizleyen çiçekler dikkatinizi çekmeyecektir. Korku içinizdeki güzellikleri karadelikler gibi yutar, yok eder.
Cesaret gösterebilenler risk üstlenmeye hazır olanlardır. Şurası kesin: Risk ve sorumluluk üstlenmeyen hiç kimse başarılı olamamıştır. Alışkın olduğunuz hayat size risksiz gelebilir. Aslında rahatlık içerisinde daha büyük riskler vardır. Çoğu insan sineğin ısırmasından kaçarken akreplere yem olur. Bizde "yağmurdan kaçarken doluya tutulmak" sözüyle kast edilen budur. Değişmekten korkuyorsanız riskten kaçıyorsunuz. Değişmezseniz gelişmezsiniz. Yanlış yapma riskini göze alamazsanız doğru yapma cesaretini gösteremezsiniz.
Kabul edelim: Gerektiği gibi bir cesarete sahip değiliz. Kolaylıkla kendimizi kürsüye taşıyamıyoruz. İnanmıyorsanız kendinizi test edin: Bir televizyonda veya radyoda canlı yayına telefonla katılmayı deneyin. Şiddetli heyecan duyduğunuzu göreceksiniz. Çoğu insan yaşayacağı sinir gerginliği nedeniyle telefon edemez. Cumhurbaşkanına telefon etmeyi deneyin. Katıldığınız bir seminerde ayağa kalkıp soru sormayı deneyin. Kalabalık bir insan topluluğu karşısına geçip mesaj vermeye kalkışın. İçinizdeki kalıpların sizi nasıl engellediğini göreceksiniz. Cesaretli insanlara her zaman hayran kaldım. Cesurların cesaretine ben sahip olsaydım, cesaretin önemini hayatımda çok daha erken kavrasaydım, elinizdeki bu kitabı yıllar önce okuyacaktınız.
“Boynunuzu vurmak için kılıç kaldırılmasından yarım saat sonra kendinizi savunmak ne ise, şimdi yapılması gereken işi yarım saat ertelemek odur.” Muhammed Bozdağ
7. Hemen Yapmak
Bir işi, karşınıza çıktığı anda yapmaya başlamak, onun %90’ını yapmış olmaktır.Çünkü hemen yapmaya başlamadığınız iş uzun süre ertelendiğinde en az on kat büyümüş olacaktır.
Hemen yapan, bulunduğu an içinde yapılabilecek olan bir iş arar. Bu sayede güçlü birer gözlemci olur. Ankara'da bir ay boyunca Hızlı ve Etkin Okuma seminerlerine katılan öğrenci arkadaşlara, bulundukları salonun duvarlarında kaç tane tablo asılı olduğunu sordum. Altı tane tablodan kimi üçünü, kimi dördünü fark edebilmişti. Bir ay boyunca oturduğumuz salonun duvarlarındaki resimleri fark edememek ne demektir? Kaderimiz harika fırsatları her gün çevremizde uçuşturuyor. Onlardan hiç olmazsa birini keşfedebilmek dikkatli olmamız sayesinde mümkün. Dikkatli olan insan yapacak hiçbir işi kalmadığında, Barış Manço gibi duvarlarındaki tabloların tozlarını alır, resimlerin yerlerini değiştirir. Zihnimiz kuşların bedenleri gibi hareketli olmalıdır.
Bir Batılı ne güzel söylemiş “Değişmek istiyorsan niçin hemen şimdi başlamıyorsun?” Sevgili bir dostuma geleceğiyle ilgili projelerini sordum. Büyük düşünceleri, planları vardı; yazmayı düşündüğü kitabın harika bir konusu vardı. Ne zaman başlayacağını sordum, dört yıl sonra, yani mastır çalışmasını bitirdikten sonra başlayacağını söyledi. “Niçin hemen şimdi başlamıyorsun?” dedim. Hiç bir haklı gerekçesi yoktu. Rahat olmayı mı bekliyordu? Mastır bittikten sonra doktora çıkacaktı karşısına. Doktora bittikten sonra kaderi yeni bir iş çıkaracaktı. “Kitabını niçin hemen şimdi yazmaya başlamıyorsun?” Üniversiteyi bitirirsen askerlikle, o bitince iş arayışıyla, ardından evlilikle, ardından çocuklarla meşgul olacaksın. Hemen yapmayanın müsait bir zaman bulması imkansızdır.
İniş çıkışlarla dolu bir hayatta yaşadığımızı biliyoruz. Boğuştuğumuz sorunların biteceği bir günü bekleyerek ömrümüzü tüketirsek hiçbir sorunu çözemeyiz. Çok ilginç: Acılarımızdan kurtulacağımız günü bekliyoruz, ama beklemekle hiçbir şeyin değişmeyeceğini de biliyoruz.
Canınıza kast eden bir tehlike geldiğinde sinir sisteminiz hemen harekete geçer ve anında vücudunuzu savunur. Eliniz yanlışlıkta ateşe temas etse, ayağınıza diken batsa otonom sinir sisteminiz hemen tedbirini alacaktır. Vücudunuz üşüdüğünde hemen titremeye ve ısı üreterek sisteminizi korumaya çalışır. Aşırı sıcakta dışarıya verdiği ter sıvısıyla ısıyı dışarıya vermeye çalışır. Tabiattaki tüm sistemler bir görevi tam yapılması gerektiği anda yaparken biz niçin erteliyoruz?
Geciken iş maddi kayıplara uğramanıza neden olur. Şu örneğe bakın: Evimin su faturasını ödemeyi geciktirdim. Son ödeme gününe gelmiştim ki önemli bir başka işim çıktı, ödeyemedim. Bazen da son gün geldiğini unutursunuz. Nasıl olsa cezalı konuma girmiştim. Ne zaman olsa öderim dedim. Aylar geçti, borcumu unuttum.
Bir akşam evime geldiğimde su sayacım sökülmüştü. Yeniden bağlanması için Ulus semtindeki ASKİ Genel Müdürlüğüne gidip borcumu ödemem gerekiyordu. Borcun kendisini, onun beş katına ulaşan ceza faizini ve bu arada açma-kapama parasını ödemek zorunda kaldım. On liralık borç 50 liraya çıkmıştı. Eğer ertelemeseydim yaptığım büyük masraflardan kurtulacaktım. Uğradığım zarar bir yana, susuz kalmıştım. Ertelenenin yükü artmıyor mu?
Mutfağımdaki musluklar bozulmuştu. Sadece iki tane conta alıp yeniden takmam gerekiyordu. En fazla yarım saatimi alacak bu işi geciktirdim. Bir yıl içinde bu ihmalim yüzünden yaptığım hesaplamaya göre 20 ton suyu gereksiz yere kaybettim. Bu hikayeler sizin başınızdan da geçmedi mi?
İşlerini, gündemlerine girer girmez yapanlar ömürlerini kazanırlar. Ertelenen iş daha uzun zaman işgal eder. Yarım saatte bitirebileceğiniz işi ertelediğinizde ona yarım gününüzü vermeye mahkum olursunuz. Ödenmeyen borcun faizle büyümesi gibi, yapılmayan iş de büyür, altında ezilirsiniz. Zamanında yapıldığında ise kazanılan kocaman bir ömürdür.
“Zihinlerini ölmüş geçmişte ve doğmamış gelecekte yaşatanlar, şimdiki zamanda yaşamaya mahkum olan bedenlerini öldürürler. Beden giderse beyni de beraberinde götürür.” Muhammed Bozdağ
8. Şimdiki Zamanda Yaşamak
Şu anda ne yapıyorsunuz: Şu anda boğuştuğunuz sorun nedir? Şu anda hangi fikrin temellerini atıyorsunuz? Şu anda zihninizde ayrıntısını belirlemeye çalıştığınız projeniz nedir? Önemli olan bu sorulara verebilecek cevaplar bulmanızdır. Geçmişte ve gelecekte yaşamayı sürdürmek hayatı çöpe atmaktan farksızdır.
Tabiatın tüm varlığı şu anda içinde bulunduğu durumdur: Geçmiş yok olmuştur.Yüz yıl önceki ormanlar şimdi yoktur artık. Yüz yıl sonra sokakların nasıl bir şekil alacağını da bilmiyoruz.
Varlık geçmişten geleceğe uzanan uzun bir yol üzerinde seyreder. Bu yol üzerinde canlı ve cansız varlıklar gözükür, arz-ı endam ederler; sonra kaybolurlar. Her varlığa bu uzun yolda biçilen bir hayat süresi vardır. Dünya dört milyon yıldan fazla bir süredir var. Bu akış içerisinde bir çekirge varlığa koşar; bir mevsim boyunca en iyi nağmelerini sunar tabiata, sonra göçüp gider. Yakamozlar gibidir hayat. Zamanı hızlandırsaydık, gelenlerin gidişinin su üzerinde parlayan ışık yansımaları kadar hızlı olduğunu anlardık. Varlığa çıkış o andır. Damlada parlayan ışık gibi, kainatta bir an görünüp kaybolacağınızı hayal edin. Ne yapardınız? O saniyecik içerisinde tüm kâinatı tanımak, her şeyi tam o anda yaşamak istemez miydiniz?
Aslında ne kadar yaşarsa yaşasın, her şey böylesine bir çırpıda çıkar hayata ve sonra kaybolur. İnsanın yaratılışını düşünün: Bir hücre yaratılır. Bir saniye geçer, yok olur, bölünür; yerine iki tane hücre yaratılır. Yok olan bir hücre var olan iki hücrenin çekirdeği olmuştur. Bazı bakteriler de bir saniye yaşayıp, yerlerine yenilerini bırakarak ayrılırlar bu hayattan. Tüm varlık aynı süreci yaşar. Bitki ölür, yeni mevsimde yavrularına kaynaklık yapacak tohumlarını bırakır. Bir örümcek ölür, bedeni onun yerine gönderilen yüzlerce yavrusuna besin olur. İnsan ayrılır yeryüzünden, bedeni bir çiçeğin vücudunda dirilir. Ruh büyük diriliş gününde, yeni bedeninin çekirdeği olmak için ebedi alemin açılacağı dört mevsimi bekler.
Hepimizin hayatı bir diğer hayatla karşılaştırıldığında bir parıldayış kadar kısadır. Bazen bulutların hareketleri filme alınır. Film hızlı gösterildiğinde, bulutların uçuştuğunu görürsünüz. Bazen çiçeğin açılışı filme alınır. Film hızlandırıldığında yaprağının süratle açıldığını, rengini, kokusunu ve güzelliğini aleme gösterdikten hemen sonra kaybolduğunu görürsünüz. Her şey şimdiyi yaşar. Eğer dünyanın hayatını baştan sona izleyebilseydik, insanların ışık hızında dünyaya geldiklerini, aynı hızda mezara koştuklarını görecektik. Bulutlar aniden ufku kaplar, aniden Güneş çıkar perde altından. Karanlık bir kordon altında kalırız Güneş gizlenince; sonra gecikmeden ufkumuz aydınlanır. Hayat böyledir.
Ama biz başı ve sonu olmayan bir hayatta yaşadığımızı sanıyoruz: Sanki sonsuz geçmişten, sonsuz geleceğe uzanan bir çizgide sonsuza dek var olacağız. Bu büyük bir yanılgıdır. Dünyanın faniliğini bize unutturan nedir o zaman? Ruhumuz. İnsan ruhu sonsuz şimdi için yaratılmıştır. Zaman dediğimiz şey madde için geçerlidir. Maddenin üst üste, art arda yaratılması, film karelerinin ardışık sırada gösterilmesi gibi bir şeydir. Film seyrederken zamanı yaşarsınız. Hayat da bir film gibi birbirini takip eden üç boyutlu karelerden oluşur. Maddeye zaman boyutu kazandıran Yaratıcının ona kazandırdığı harekettir. Hareket ve değişim olmasaydı zaman olmazdı.
Ruhun değişmez olduğunu biliyorsunuz. Ruhunuz nasıl yaratılmışsa sonuna kadar öyle olacaktır. Çünkü ruh farklı cisimlerin bir araya getirilmesinin ürünü değildir. Vücudumuz 700 trilyon hücreden yaratılmıştır. Dolaysıyla hücreler değişir, gidip gelirler. Ama ruh değişmez. O tek bir varlıktır, ne şekil, ne boyut ne de kapsam değiştirir. Bu yüzden ruhun zamanı yoktur. O hep sonsuz şimdide yaşar; çünkü o sonsuz şimdinin yaşanacağı ahiret için yaratıldı. Sonsuz hayat için, ölümsüzlük için yaratıldı. Ruhun bu özelliğini kötüye kullandığımızda kaybeden biz oluyoruz.
Ruh mekanı ve zamanı aşabilir. Bu sayede bir kafesten kurtuluruz. Ruh sayesinde hayalen Güneşe, gezegenlere gideriz. Onun sayesinde eski mekanlarımızda dolaşır; doğduğumuz sokağı, ziyaret ettiğimiz illeri görürüz. Ruh sayesinde, sevdiğimiz insanlar anında kalbimizdeki yerlerini alırlar.
Ruh bizi zamanın ve mekanın dışına taşır. Yıllar öncesindeki ölü geçmişe gider, ahirete göçmüş dostlarımızı hatırlarız. Geleceğe gider, yıllar sonra yaşayacaklarımızı tahmin edebiliriz. Bedenimiz hapishane gibi bir dünyadadır. Şu anda oturduğunuz yer, içinde hapis olduğunuz yerdir. Eğer ruhunuz bağımsız olsaydı- cennette olacağı gibi- istediğiniz ovalarda uçabilirdiniz. Duvarlar engel olamazdı size. Kar, yağmur engel olamazdı.
Ancak ruhumuzun bu yüksek özelliğini genellikle kötüye kullanıyoruz. Ölümsüzlük ruha ait olduğu halde onun bedene de ait olduğunu sanmak bedeni yokluğa mahkum eder. Çünkü anı yaşamayan beden anı öldüren bedendir. Şu an bedeninizin var olduğu tek andır. Şu anda bir şey yapmıyorsanız bedensel varlığınızı çöpe atıyorsunuz. Şu anda bedeniniz ne yapıyor? Önemli olan, şu anda bedeninizin yaptığına ruhunuzun veya zihninizin destek olmasıdır. Yaptığınızın bir amaca hizmet etmesidir. Hareketi duran madde yok olduğu gibi, çalışmayan beden de yokluğa mahkum olur. Benzer cinslerin sonu benzer olacaktır.
“Bahane bulanlar, uyuşturucu kullananlar gibi dertlerini unutmaya değil; başlarını toprağa gizleyen devekuşları gibi kendilerini kandırmaya çalışıyorlar.” Muhammed Bozdağ
9. Bahanelerden Kurtulmak
Başarılı insan her türlü engele rağmen çalışmaya devam edendir. İlerlemenin durdurulduğu yer, engellerin bahaneye dönüştüğü yerdir.
Bir insanın kendisine yapabileceği en büyük kötülük karşılaştığı zorluklara teslim olmasıdır. Dünya kar ve tipi ile karşılaşmak zorunda kalmadığı bir kış yaşamamıştır. Hayat engellerle doludur ve kim olursa olsun, tüm insanlar bir gün mutlaka o engellerle yüzleşeceklerdir. Zengin veya fakir, meşhur veya unutulmuş bir insan olsun herkes, hayat yolunda aynı geçit vermez dağlarla yüzleşecektir.
Bazıları hayatın dağlarıyla erken yaşlarda yüzleşirler. Onlar erken yaşlarında yukarılara baktıklarında zengin ailelerin çocuklarının kendilerini geçtiklerini düşünür, kaderlerinin kendilerine adaletsiz davrandığını sanırlar. Ama yıllar geçer; çıktıkları zirveden aşağıya bakarlar. Bir zamanlar çok yukarıda gördükleri insanların küçük tepeleri bile aşamayışlarına hayret ederler.
Başarının gerektirdiği ücreti ödemekten korktuğumuzda harika bahaneler buluruz: "Ben yapamadım, çünkü çok haklı nedenlerim vardı. Eğer bana fırsat verilseydi neler yapacaktım. Ne büyük işleri başaracaktım." Deriz. Size fırsat verilmedi mi? Karıncanın başardığını bile başaramayan insanlar vardır. Hiçbir karıncaya bizden fazla fırsat verilmemiştir. Kaderi yanlış anlıyoruz çoğu zaman. Kim yapmak isterse yapar. Bir kere hayata atıldıktan sonra, kendilerinin koydukları dışında insanların hiçbir aşılmaz engelleri yoktur. Bizi sadece biz durduruyoruz.
Çevremizdeki insanların nasıl kendilerini engellediklerine bakın. Kendilerine engel olmakla kalmıyorlar, başkalarına da engel oluyorlar. Bir insana, hayırlı bir işe kalkıştığında "yapamazsın" demek, ona yapılabilecek en kötü telkindir. Düşmanın yapmadığı bu telkini bizim için hayırlı olacağını sanarak çoğu zaman çocukluğumuzda ailelerimiz bize karşı yapmıştır.
Eğer başarılı olmak istiyorsanız tüm başarılı insanların ortak özelliklerini kazanmalısınız. İşte en önemli özellik: Başarılı insanlar her zamanda, her ortamda, her şartta çalışabilmeyi başaran insanlardır. Sıradan insanlar, sadece moralleri yerinde olduğunda, canları istediğinde çalışabilirler. Hasta iken çalışabilir misiniz? Herkesin sizi eleştirdiği, size hakaret yağdırdığı bir ortamda doğrularınızı savunmaya devam edebilir misiniz?
Hayat bir yolculuktur. Adım adım, saniye saniye yaşıyoruz bu yolculuğu. Bu yolculuğun, gözlerimizin kapatılmadığı bir gecesi, üzerimize Güneşin doğdurulmadığı bir sabahı yoktur. Hayat yolculuğu, dünya yolculuğuna benzer. Uzun sürecekse güzergahında çukuru, dağı, vadisi, denizi olmayan bir yolculuk yoktur. Uzun yollara düştüğünüzde, Güneş her zaman semanızda bulunmaz. Nice ıssız gecelerin altından geçmek zorunda kalırsınız. Karla, tipiyle, yağmurla, çamurla, depremle, fırtınayla boğuşmaya mecbur olursunuz. Yer yüzünde acı çekmeden yaşamış bir insan gösterilemez. Teknik şehirlerimizi geliştiriyor, ama başarı dünyası hala aynı fırtınalar dünyasıdır.
Başarılı insan kış uykusuna yatamaz. Yürürken o da bir vefasızlık bataklığına rastlar. Çamurlara bulanır, ama yürür. Karşısına kocaman bir ihanet nehri çıkar. Islanmak pahasına nehre dalar. Bir hendek çıkar karşısına trafik kazası gibi; korkmaz, vazgeçip geri dönmez, üzerinden atlar. Nisan yağmurlarında ıslanır; buzlu Aralık gecelerinde üşür. Sırtında paltosu olmasa da, aşınan ayakkabılarından giren çamur suları kemiklerini titretse de, yürür.
Bir karıncanın nasıl çalıştığını seyrettiniz mi? Kendisinden beş kat büyük, ölü bir sineği taşımaya karar veren karıncayı. Hedefi ormanları böceklerden temizlemektir karıncanın. On defa, yüz defa, bin defa dener. İnanılmazı başarır karınca. Yarım saat sonra kocaman sineği metrelerce öteye taşıdığını görürsünüz. Karınca, cüssesine göre oranlansa göre Naim Süleymanoğlu’ndan daha güçlü çıkacaktır. Bahanesi yoktur onun. Hiçbir özürü yoktur. Ya başaracaktır ya da başarı yolunda ölecektir. Sonunda bir karınca ailesi yaz boyu çalışır, bir mevsimde 5 milyondan fazla ölü böceği yer altına indirir ve böylece bize tertemiz ormanlar bırakırlar. Eğer karıncalar insanlar gibi bahaneler bulsalardı, ormanlar mezbelelere dönerdi. Ayaklarınızın altında, yemyeşil otların kalbi okşayan kokusunu değil, böcek leşlerinin ürküntüsünü yaşardınız.
Bir fırtına kopar. Yuvaları darmadağın olur karıncaların. Onların pek çoğu su akıntılarına kapılıp sürüklenirler. Ama sürüklenirken bile mücadeleye devam ederler. Bir ot bulsalar ona tutunurlar. Bir taşa rasgelseler ona sarılırlar. Yağmur biter, yarım saat sonra o küçücük varlıkların inanılmaz bir hızla eski yuvalarına bu defa başka bir toprak yüzeyinden kapı açtıklarını görürsünüz.
Kaderin karıncaların karşısına çıkardığı zorluklar bizim karşımıza çıkardığı zorluklardan küçük değildir. Her yağmurda evleri başlarına yıkılan karıncalar vazgeçmezken biz hangi deprem yüzünden vazgeçeceğiz? Yükselmek istiyorsak, bunu başarmak bizim elimizde. Alçaklara inmeyi de biz başarırız. Hem de ne maharetle...
Büyük insanların hiçbir bahanesi yoktur. Bahanenin "var" olduğu yerde başarı "yok" olmaya mahkumdur. Hiç kimse bahaneyle birlikte yükselmeye devam edemez. Çünkü bahane bulduğumuz anda teslim oluruz. Bahane varsa mücadele yoktur. Bahane bulursanız en küçük başarılarınızı bile yok edebilirsiniz.
Cesaretle üzerine gittiğiniz korku, korku içinde sizden kaçacaktır. Kendisinden kaçtığınız cesaret, cesaretle özerinize korku salacaktır. Hendeklerin üzerinden atlayamayan develer dağları zapt eden komutanların bineği olarak ün salmamıştır. Yüksekten korkan uçamaz, kılıçtan korkan galip gelemez. Ölmekten korkan yaşayamaz. Hastalığa göğüs geremeyen sağlığın huzurunu yaşayamaz. Şimdi dağlarda yuva yapan kartallar bir zamanlar oraya "uçma" zahmetine katlanmışlardı. Dağlara çıkmak için en azından taşların üzerinde yürümeye mahkumuz.
Başarılı olmak için, yoğun çalışmaktan ziyade az da olsa sürekli çalışmaya ihtiyacımız var. İlerlemek yavaş da olsa sürekli yürümekle mümkündür. Dinlenme dışında ara vermek durmaktır. Bu yüzden Allah indinde, az da olsa devamlı ibadet makbuldür.
Herkes gibi yetenekli olabileceğimize inanacağız. Hiçbir engel tanımayacağız. Bizi durdurmak isteyen her şeyle amansız şekilde mücadele edeceğiz. Sığınacağımız hiç bir bahane olamaz. Mazeret hiçbir başarısızlığı gizleyemez. Başkalarını kandırmak zorunda değiliz. Kendimizi kandırmak ise bize hiçbir şey kazandırmaz.
“Bir adım daha atamamak, atılan binlerce adımı yok eder. Saati son çark çalıştırır. Bitirmemek yapmamaktan farksızdır.” Muhammed Bozdağ
10. Eseri Tamamlamak
Pek çok insan hayatında devrim yapacak bir sıçrayışın tam ucuna gelir. Birazcık daha dayansa kendisini zirvede bulacaktır. Ama tırmanmayı bırakır. Bir adım daha atamamak, atılan binlerce adımın yok olmasına neden olur.
Başarının olmazsa olmaz kuralı "yapmak"tır. Yapmayı anlamlı kılan bir kural vardır: Bitirmek. Bitmeyen iş yapılmamış iş gibidir. Hepimiz yüzlerce defa teşebbüste bulunduk. Aramızda binlerce insan başarının tam ucundadır. Sadece birazcık daha ısrar etmeye ihtiyacımız var.
Size heyecan duyduğum bir kanundan bahsediyorum. Bu kanun sayesinde yüzlerce işinizi esere dönüştürebilirsiniz. Başladığınız işi bitirme alışkanlığının hayatınızı nasıl değiştirebileceğini biliyor musunuz? Hayatınızda küçük bir değişiklik yapacaksınız. Bu küçük değişiklik büyük değişiklikler üretecek.
Zaten çalışmıyor musunuz? Zaten hayatın yükü omuzlarınızı ezmiyor mu? Zaten büyük çabalar içinde değil misiniz? Bir tek fark yapacaksanız hayatınızda. Bu fark tüm hayatınızı farklılaştıracak. Bu fark sayesinde sandığınızdan daha güçlü olduğunuzu göreceksiniz. Devleşmiş insanlar gibi dahileşebileceğinizi anlayacaksınız: Bitirmek. Başladığınız bir işi bitirinceye kadar devam etmek; başarı budur.
Başarısızlıkların pek çok nedeni vardır. Ama en önemli nedenini şimdi öğreniyorsunuz. Bu öyle bir neden ki, diğer tüm kurallara uysanız bile bu kurala uymazsanız kesinlikle yolda kalırsınız. Burada sözünü ettiğimiz neden sizinle savaşacak olan en son düşmandır.
Arzularsınız. Hedeflerinizi planlarsınız. Duygularınızı şiddetlendirirsiniz. Çalışmaya başlarsınız. Coşku ve heyecanınızı korursunuz. Ama bitiremediğinizde yenik düşersiniz, tüm çabalarınızın bir anda sonuçsuz kaldığını görürsünüz.
Bitirememek yüzünden diktiğiniz gökdelen devrilir. Diplomalarınız ateşe verilir. Eserleriniz kül olur. Yeniden başa dönmek zorunda kalırsınız. Milyonlarca insanın yaptığı şudur: Bir eser inşa ederler. Eser ortaya çıkar. Harika bir çevre oluşur. Sonra da bir bomba koyarlar yaptıkları işin temeline, her şey yıkılır. “Olmadı” der adam. “Yapamıyorum” der. Yeniden, sıfırdan başlar. Her defasında başka bir işe sıfırdan başlarsanız zirveye ne zaman çıkacaksınız?
"Temel" fıkralarına güler misiniz? Temel ile Cemal yüzerek Amerika'ya gitmeye, böylece bir dünya rekoru kırmaya sözleşirler. Trabzon'dan yola çıkarlar. İstanbul, Çanakkale boğazlarını geçerler. Ege’yi, Akdeniz’i, Cebeli Tarık boğazını aşıp okyanusun azgın sularına dalarlar. New York’un dev gökdelenleri, Amerikalıların meşhur Hürriyet Anıtı belirir. Temel Cemal’e seslenir: “Cemal, ben yoruldum uşağum. Geri döneyrum.” Gerçekten de geri döner. Bu fıkraya güler geçeriz. Oysa çoğu zaman yaptıklarımız Temel’in yaptığından farksızdır.
Bitmeyen iş yapılmamış iş gibidir. Çünkü bitmediğinde amacına hizmet edemez. Bitirmediğiniz hikaye yayınlanmaz. Tamamlamadığınız kitabı kimse okuyamaz. Lastiklerini çıkardığınız veya direksiyonunu takmadığınız bir arabayı kullanamazsınız.
Yaratılışı analiz ettiniz mi? Eksik olan ne görebiliyorsunuz? İnsan vücudunun hangi parçası eksik? Tamamlanan eserle tamamlanmayan eser arasında küçük bir fark vardır. Bu küçük farkın ürettiği sonuç, olmakla olmamak arasındaki fark kadar büyüktür. İnsanın boğazından küçük bir damarın kesilmesini küçümseyebilir misiniz? Tüm vücuduna göre küçük olan o parça ortadan kalktığında tüm vücut ölür. Benzin borusunu kestiğiniz arabayı yürütemezsiniz. Ne kadar iyi yapılırsa yapılsın, tamamlanmayan iş can damarı kesilmiş vücut gibidir. En son çarkı takılmamış olan saat, yok olan saatten farksızdır.
Üniversite diploması uğrunda yıllarınızı verirsiniz. Son yıl içinde tek bir dersi terk ederseniz sınıfta kalacaksınız. O dersi bitirmediğiniz sürece diplomanızı alamayacaksınız. Görüyorsunuz: Tam olarak bitmeyenle hiç yapılmamış olan arasında fark yoktur. Tam olarak bitmeyen iş hiç bitmeyecekse, hiç yapılmayandan daha kötüdür. Çünkü zamanınızı, emeğinizi, sağlığınızı alıp götürür.
Amerikalılar araştırmışlar: Dünya ticaretinin % 80’ini, üç defadan fazla teşebbüs edenler ellerinde bulunduruyorlar. Biz aynı yolda yürümeye kaç defa teşebbüs ediyoruz? Yola çıkıyorsunuz, bir darbe kuşatıyor sizi ruhunuzdan, yıkılıyorsunuz. Vazgeçiyorsunuz. Eserinizi yetim bırakıyorsunuz. Olan bu değil mi? Doğduktan sonra çocuğunu sokağa atan anne canavar değil midir? Eserlerimize çoğu zaman yaptığımız budur.
( Yazı bana ait değildir.Alıntı yapılmıştır. )
1. Büyük Düşünmek:
Kaderimizin kanunu şudur: Düşünceler eylemlere yol açarlar. Eylemler alışkanlıkların nedenidir. Alışkanlıklarımız bizim karakterimizi, kişiliğimizi belirler. Karakterimiz ise kaderimizi örgüleyen en önemli nedendir. Yaratıcımız geleceğimizi belirleme gücünü bize vermiştir. Herkes yürüdüğü yolun sonunda var olana ulaşır. Tırmandığınız merdivene bakarak sonunda nereye yükseleceğinizi anlayabilirsiniz. Dolaysıyla büyük sonuca giden yol büyük düşünceden başlar.
Hayat nehri Kızılırmak'tan daha kıvrımlı, Niagara'dan daha akıntılı ve tehlikelidir. Niagara nehri boyunca ilerlerken, bazı akıntı kollarının sizi inanılmaz güzelliklerle dolu vadilere götürdüğünü görürsünüz. Ama bazı kolların ucunda sonu ölüm olan şelaleler vardır. Tehlikenin başına geldiğinizde artık her şey bitmiş olur. Sona gelmeden önce yolunuzu değiştirebilirsiniz. Çoğu zaman geç kalmış olmazsınız. Ama bir gün gelir her şey bitmiş olur. Tedbir almazsanız geleceğiniz öyle bir ölüm bataklığına saplanır ki yeniden dirilmek için ne bir çaba gösterebilirsiniz, ne de göstereceğiniz çaba geleceğinizi kurtarabilmek için yeterli olabilir.
Büyük olduğunu düşündüğümüz insanların çoğu çocukluk yıllarını bizden daha ağır şartlarda geçirdiler. Ağır hastalıklarla boğuştular, yetim kaldılar, çevreleri tarafından terk edildiler. Bazılarının geri zekalı olduğu düşünülüyordu. Açlığı, fakirliği çektiler. Onların isimlerini tarihe altın harflerle yazdıran sırrı biz neden kullanmayalım?
Anthony Robbins küçük düşündüğünde bir otel görevlisiydi. 21 yaşında bir genç olduğunda, aniden büyük düşündü ve on yıl içinde hayatı hayal edebileceği kadar hızlı bir yükselişe geçti. Şimdi milyonlarca insan onu örnek almaya çalışıyor.
"Büyük Düşünmenin Büyüsü" isimli kitabında Dr. David J. Schwartz ilginç bir tespiti aktarıyor. Amerika'da büyük bir şirketin işe alma bölümüne başvuranların durumu çok çarpıcıdır. Şirketin yılda 10 bin dolar ödediği işlere başvuranların sayısı, yılda 50 bin dolar ödenen işlere başvuranların sayısından 50 ile 250 kat fazlaymış. İnsanların çoğu daha ucuz işlere başvuruyorlar. Bunun anlamı açık: Yola yüksekten başlamaya cesaret edemiyoruz.
Siz işe girmeye karar verdiğinizde hangi görevler için başvurursunuz? Çoğu kimse "bir iş olsun da ne olursa olsun" anlayışındadır. Az istediğiniz için kaderiniz size az veriyorsa niçin ona küsüyorsunuz? İnsanların çoğu büyük işlere layık olmadıklarını düşünürler. Kendilerine güvenmezler. İnanılır gibi değil.
Vanlı bir çocuk tanırım. Öğrenim görmek için Ankara'ya geldiği zaman, şehir içi otobüs bileti alacak parası yoktu. Öyle ki eski Ankara terminalinden Demetevler semtindeki arkadaşlarının evine bir gece yarısı iki saat yürüyerek gitmek zorunda kalmıştı. O genç Anadolu'nun tertemiz ruhunu yansıtıyordu. Onun hakkında inanılmaz bir gelecek beklemiyordum. Küçük bir tezgahın başında ticarete başlayan Kayatürk şimdi her ay milyarları yönetiyor. Büyük düşünmeyi öğrenmeseydi, işini bu kadar büyütebilir miydi? Kader herkese istemeyi bildiği kadarını vermiştir. Düşünsenize, niçin kaderin sahibi: "Dua edin cevap vereyim." "Dua etmezseniz ne öneminiz var." Diyor?
“Mutluluk, güzelliklerin içinde doğanların değil, çirkinliklerin bile güzel yanlarını keşfedebilecek kadar güzellik kaşifi olanlarındır.” Muhammed Bozdağ
2. Coşkunuzu Güçlendirin
Coşkunuzu güçlendirmek için önerdiğimiz yollardan sonuncusu konuşmalarınızda “güçlendirici” kelimeleri kullanmanızdır. Olumlu yük taşıyan güçlendirici kelimeleri her kullanışınızda ruhunuzun güçlendiğini görürsünüz. Dinleyen herkes güçlü kelimelerinizin etkisiyle sizde sihirli bir güç olduğunu sanır.
Güçlendirici kelimeleri kullandıkça manevi gücünüzün, özgüveninizin, coşkunuzun arttığını göreceksiniz. Bu kelimeler, onları her tekrar edişinizde sizi daha güçlü ve etkileyici gösterecek. Dahası mıknatıs gibi bir çekiciliğe sahip olacaksınız.(Güçlendirici kelimelerin altı çizilmiştir)
Başarı için dayanma gücüne, cesarete ve özgüvene ihtiyacımız var. Küçük bir engel karşısında hemen ümitsizliğe kapılan, kendini çaresiz hisseden bir insanın durumu çok acıdır. Oysa büyük kelimeler hayatımızı aniden değiştirebiliyor. Öyle ki en zayıf olduğunuz anda güçlendirici kelimeleri beş dakika tekrar ederseniz tüm duygularınızı değiştirebilirsiniz. Zihniniz, duruşunuz, yüz hatlarınız değişir(Zayıflatıcı kelimelerin altı çizilmiştir)
Büyük ve güçlendirici kelimeler arasından en önemlilerini size aktarmak istiyoruz. Bu kelimeleri ve bunların eş anlamlılarını sık sık kullanın. Kendinizi ve yaptıklarınızı bu kelimelerle tanımlayın. Çılgınca tanımlayın:
Enerji yükü en fazla olan güçlendirici kelimeler:
“Büyük, farklı, şimdi, hızlı, fırsat, harika, bedava, kazançlı, yeni, kolay, heyecan verici, kesin, canlı, güzel, temiz, ilginç, muhteşem”.
Diğer güçlendirici kelimelerden bazı örnekler:
Sır, başarı, zafer, yapmak, cesaret, önem, sevgi, saygı, barış, oyun, gülmek, yardım, vermek, yükselmek, eğlenmek, sevinmek, coşmak, kahramanlık, şeref, dürüstlük, tazelik...
Bu kelimelerin her birinin eş anlamlısı olan onlarca kelime bulabilirsiniz. Büyük kelimeleri diğerlerinden ayırmalı ve onları her fırsatta yüzlerce kez tekrar etmeliyiz.
Eş anlam açısından size bir örnek vermek istiyorum. "Büyük" kelimesinin yaklaşık eş anlamlıları arasında "Heybetli, kocaman, koskoca, çaplı, cesametli, devasa, muazzam, çarpıcı, azametli, ihtişamlı, muhteşem, şahane, haşmetli, görkemli, göz kamaştırıcı, göz alıcı, yüce..." gibi kelimeler yer alır.
Bu kelimeleri kullanarak kendinizi tanımladığınızda neler hissetmeye başladığınızı, gücünüzün nasıl devleştiğini göreceksiniz: İsterseniz bunu hemen şimdi yapın ve nasıl kudretli bir padişaha dönüştüğünüzü görün:
"Kendimi muhteşem hissediyorum. İnanılmaz harikalıkta işler başardım. Ben son derece güçlüyüm. Son derece başarılıyım. Harika bir insanım. Başarmak çok kolay. Ne kadar zevkli işler yapmışım! Şimdi mükemmelleşiyorum. Azamet ve heyecan kuşatıyor beni. Gücün ruhumda dolaştığını görüyorum."
Bu sözleri, bunlara benzer cümleleri kendiniz hakkında yüzlerce kez tekrar edin. Kanatlanıp uçmaya başladığınızı göreceksiniz. "Hayır yalan söylüyorsunuz" diyecek size çevreniz. Ruhunuzun derinlerine fısıldayan şeytandan aynı olumsuz telkinleri işiteceksiniz. İnsanlar kendi yalanlarının kurbanı oldular. Yıllarca kendimize yalanlar söyledik. Güçsüz olduğumuzu, bahtsız ve başarısız olduğumuzu söyledik. Şimdi söylediğimiz bu yalanların esareti altında inliyoruz. Ne olurdu birileri çocukken bize bizi uçuracak yalanları nasıl söyleyeceğimizi öğretseydi.
"Sevinçten coşuyorum" derseniz yalan mı söylemiş olursunuz? Eğer bu sözü söylemeye devam ederseniz idam sehpasında bile sevinçten coşarsınız. Eğer "sıkıntıdan içimi kemiriyorum" demekte ısrar ederseniz padişah koltuğunda ölüm acısı yaşarsınız. Tekrar ediyorum. Kendi yalanlarımızın kurbanıyız. İnandığınız tek doğru vardır. O da mutlak olan doğru değil, kendimize ısrarla söylediğimizdir. Hangi yalanı kendinize ısrarla söylerseniz tüm ruhunuz ona inanacaktır. Alt bilinciniz neyin doğru, neyin yanlış olduğunu bilmez. Sadece ona en çok söylediğinizi doğru kabul eder. Bizim tek doğrumuz kendimize ısrarla söylemeye devam ettiğimizdir.
Kendinize kırk gün deli olduğunuzu söylerseniz gerçekten deli olursunuz. Kırk gün akıllı olduğunuzu söylerseniz gerçekten akıllı olursunuz. Ona ne olmak istediğinizi söyleyin. Beyniniz olmak istediğiniz gibi olmakta zorluk çekmeyecektir. Her renge girebiliriz, her farklılığı ustalıkla başarabiliriz.
Kullandığımız aktif kelimeler çevremizin kullandığı kelimelerden inanılmaz derecede etkilenir. Çoğumuz içinde yaşadığımız çevrenin kopyacısı oluruz. Trabzon’da “da”, Eskişehir’de “gali”, Diyarbakır’da “lo” seslerinden kurtulamadığımız gibi, çevremizdeki insanların kullandığı kelimelerden de kurtulamayız. İki kelimeden ibaret olan isminizin anlamının bile karakterinizi değiştirebildiğini bildiğiniz halde kullandığınız kelimeleri ayıklamayı ihmal eder misiniz?
Şurası gerçek: Sanatla ilgilenen insanlarla sanat konusunda, bilimle ilgilenenlerle bilimsel alanda konuşursunuz. Konuştuğunuz alan, üzerinde düşündüğünüz alana dönüşür. Öfkeli insanların yanında öfke kelimelerini duydukça onları kullanır hale gelirsiniz. Bu kelimeler kendilerine bağlanan anlamları bilincinize çağırır. Bu çağırma işlemi tekrar ettikçe, artık otomatikleşir ve öfkeyi bizzat yaşayan ve yaşatan insanlar oluruz.
Sözünü ettiğimiz gerçekten emin olmak istiyorsanız farklı kültürlerden insanların konuşmaları ve duyguları arasındaki ilişkileri inceleyebilirsiniz. Ortak dili kullananlar arasındaki duygu ve tutum benzerliğini fark edeceksiniz.
“Beyninize ne yapmak istediğinizi söylemezseniz, nasıl yapabileceğinizi sizin için kendiliğinden araştırıp size söyleyemeyecektir.” Muhammed Bozdağ
3. Hedef Belirlemek
Başarı aynı yönde sonuna kadar gitmektir. “Nereye gideceğini bilen kişiye yol vermek için dünya bir yana çekilir.” Hangi yönde nereye kadar gidiyoruz? Tam olarak ne istediğinizi bilirseniz, çevrenizdeki güçler size nasıl yardımcı olacaklarını bilirler. Zihninize ne yapmak istediğinizi söylerseniz onu yapmak için çalışır.
“Nereye gideceğini bilmeyen gemiye hiç bir rüzgar fayda vermez.” sözü hedefsizliğin gerçek sonucunu ortaya koyuyor. Ne yapmak istediğinizi bilmiyorsunuz, ama çevrenizde binlerce fırsat rüzgarı uçuşmaya devam ediyor. Hedefiniz yoksa fırsatları nasıl kullanacağınızı, yelkenlerinizi ne şekilde ayarlayacağınızı bilemezsiniz.
Kendilerini başarısızlığa mahkum edenler hedefi, zihinde dolaşıp duran hayallerle karıştırırlar. İsteklerin, dileklerin hedef olduğunu sanırlar. Sonuçta hedefsizliklerini değil de talihsizliklerini suçlarlar. Onlara, isteseler neler yapabileceklerini söyleseniz, inandıramazsınız. Büyük işler başaranların, bunu sadece hedeflerine borçlu oldukları konusunda ikna olmazlar.
Her başarı, sahibinin bizzat kendisinin ürettiği bir şaheserdir. Başkasının ürettiği eseri satın alabilirsiniz, ancak kendi başarınızı satın alamazsınız. Uzun bir yolculuğa çıktığımızda mutlaka dikkate almamız gereken bir gerçek var: Öncesinde acı tattırmayan sonrasında zevk tattıramaz. Hamuruna alın teri damlamayan bir bina gösteremezsiniz. Ağlamamışsanız gülemeyeceksiniz. Uykularınız hiç kaçmamışsa, huzurlu uykulara kavuşamayacaksınız. Denizlerin derinlerindeki inciye ulaşmak istiyorsanız, derinliklerde dolaşmayı ve ahtapotla yüzleşmeyi göze almalısınız. Merak etmeyin, başaranlara zarar vermeyen acılar size de zarar vermeyecektir. Hedef belirleyebilmek için uykusuz kalmanız gerekiyorsa bunu göze alın.
Hedef sahibi olduğunuzda tüm duruşunuz ona hizmet edecektir. Geçen tüm saniyelerinizde zihniniz hedef üzerinde düşünecek, konuşmalarınızı, ilginizi ve öğreniminizi hedefiniz belirleyecektir. Böylece dikilen bir ağacın beslenerek büyümesi gibi, hedeflerle dolu bir zihinde yaşatılan arzular içten içe inşa olmaya ve yeşermeye devam edecektir. Hedefsiz insan kökleri kesilmiş ağaç gibidir, yeşermez. Kökleriniz canlı mı? Her gece uyumadan önce, sulanmak isteyen büyük bir hedef kendisini size hatırlatıyor mu?
Hedef üzerinde çalışırken dikkat etmemiz gereken belli kurallar vardır. Bu kuralları sistemli şekilde uygulayabildiğimiz ölçüde hedefimiz elimize verilecektir.
“Hiç kimse bir şeyi elde edebileceğine inanmadığı sürece onu elde etmeye hazır değildir. Ne kadar hazır olduğunuzu ne kadar arzuladığınız belirler.” Muhammed Bozdağ
4. Arzu Geliştirme
Başarmak üretmektir. Üretmiyorsanız başarılı olamazsınız. Her başarının içinde, var olmanın ayrı bir hikayesi yer alır. Tüm başarıların ortak bir özelliği, içlerinde güçlü arzu barındırmalarıdır. Başarı büyükse ona yol açan arzu da büyüktür. Ne kadar başarılıysanız o kadar arzulusunuz. Kainatı yaratan arzu en büyük arzuydu. Küçük arzuyla bir mektup, büyük arzuyla bir kitap yazarsınız.
Bugününüz geçmişteki arzularınızın eseridir, geleceğinizi de bugünkü arzularınız belirleyecek.Kaderinizi başka hiçbir şey değil arzularınız yani dualarınız belirler. Yaptıklarınız, yapmadıklarınız; yapacaklarınız ve yapmayacaklarınız yani her şeyiniz, yani tüm kendiniz arzularınıza bağlı. Üreteceğiniz her şey ne istediğinize, nasıl ve ne kadar istediğinize veya istemediğinize bağlıdır.
Herkeste var olan sıradan arzulardan söz etmiyorum. İstemekten, dilemekten, basitçe ümit etmekten söz etmiyorum. Üzgünüm: Sözünü ettiğim arzuyu ifade edecek başka bir kelime de bulamıyorum. Burada herkesin bildiği arzudan değil, çok az insanın bildiği arzudan söz ediyorum.
Kainattaki tüm güç ilişkileri arzu kanuna dayanır. Arzu, manevi gücün doğduğu kaynaktır. Ne kadar çok arzuya sahip olursanız o kadar güçlü olursunuz. Yani arzu ne kadar şiddetli ise sonuç o kadar güçlüdür. Bir Batılı düşünür şöyle der: "Duygularınızın şiddetini bilseydim gelecekte atacağınız adımların büyüklüğünü söyleyebilirdim." Arzu duygudur ve tüm duygular arzu duygusunda birleşirler. Arzu, yerine göre sevgi olur, yerine göre nefret olur. Tüm duygular arzulamakla arzulamamak arasındaki çizgi üzerinde dizilirler.
Edison çok istemeseydi elektriği bulmak uğrunda yüzlerce defa bıkmadan deney yapabilir miydi? Kolomb çok istemeseydi aylar süren Amerika yolculuğuna dayanabilir miydi? Gemisinde defalarca isyanlar çıktı. Tayfalarının çoğu öldü. Yıldırıcı okyanus dalgalarıyla boğuştu. Çok arzulamasaydı o zorluklara dayanmaya devam edebilir miydi? O insanların arzuları çok güçlüydü. Ne kadar güçlü olacağınızı ne kadar şiddetli istediğiniz belirler.
Zor sanılan başarı aslında ummadığımız derecede kolaydır. Başaranlarla başarmayanlar arasında harcadıkları çabalar açısından neredeyse hiç fark yoktur. Oysa onların dağlar ile taşlar kadar birbirlerinden farklı olduklarını sanırız. Bir cümleyi yazmakla, yazmamak arasındaki fark çok küçüktür. Bir sigarayı içmekle içmemek arasındaki fark çok küçüktür. Ama bu iki küçük eylemin sonuçları arasında korkunç farklar olduğunu görüyoruz. Cümleyi yazarsanız kitap yazarsınız. Sigarayı içerseniz ömrünüzü kısaltırsınız. Bu küçük fark bize büyük bir fırsat veriyor. Bu sayede biz de tüm başarılı insanlar gibi başarıyı yakalayabiliriz. Baş döndürücü bir başarıya imza atabilmek için baş döndürücü işler yapmak zorunda değiliz. Büyük iş yapmak çok iş yapmaktan ziyade farklı iş yapmaktır.
Bizi şurası yanıltıyor: İş yapmanın iki boyutu vardır: Biri miktar, diğeri içerik. Hiçbir milyarder iş adamı fakir köylü dede kadar yorucu çalışmaz. Çok çalıştığı halde fakir, az çalıştığı halde zengin olan insanların sırrını, ne kadar yaptıklarında değil ne yaptıklarında arayın. Başarı çok çalışmayı gerektirir belki ama farklı çalışmayı gerektirir.
Okyanusun yapısını bir damla suyun yapısından farklı görüyoruz. Oysa okyanus su damlalarının birikmesinin sonucudur. Bir damla suyu çok küçümsüyoruz. Oysa yumuşacık su ısrarla damladığında taşları deliyor; biriktiğinde gemileri yüzdürüyor; sel olduğunda şehirleri yerle bir ediyor. Mağaralardaki heyecan verici salkıt ve dikitler damlayan su zerreciklerinin birikiminin sonucudur. Tüm büyükler küçüklerin birleşmesiyle oluşmuştur.
Bütün çabalarınızı arzu ile ateşlersiniz. Arzu damlaları biriktikçe arzu okyanusunu oluşturur. Sistem şöyle işler: Ne kadar arzularsanız o kadar enerjiyi, o kadar gücü, o kadar emeği amacınız uğrunda feda etmeye hazır olursunuz. Hatta en üst düzeyde, her şeyinizi en çok istediğiniz hedefe feda edersiniz. Hedefinizi öylesine arzularsınız ki ona adanırsınız. Anthony Robbins bunu yapmıştı. Fakirlikten kurtulmaya ve başarılı olmaya adanmıştı. Şiddetli istek, basit bir ümit, basit bir dilek değildir. O kadar büyür ki yerine hiçbir şey geçemez. Onu öylesine arzularsınız ki onu elde etmeye çalışırken açlık hissetmezsiniz, aklınıza eğlence gelmez, uykularınız kaçar. Rüyalarınızda onu görürsünüz.
Endülüs Medeniyetinin ilk kahramanı Tarık Bin Ziyad, ordularıyla İspanya topraklarına ayak basmıştı. Karaya ayak bastıktan sonra okyanustaki tüm gemileri yaktı. Askerler tepelerden geriye baktıklarında yükselen dumanları gördüler. Ya mağlup olup öleceklerdi ya da galip geleceklerdi. Kendilerini geri götürecek gemileri yoktu artık; başka bir alternatifleri yoktu. Sonunda kazanan onlar oldular. Başarmak isteyen tüm gemilerini yakmalı ve girdiği yolu geriye dönüşü imkansız hale getirmelidir. O zaman alev alev yanan bir arzu doğar. Yakıcı arzularınız yoksa diğer gemileri yok edemezsiniz.
Eğer bir arzunuzu rüyalarınızda görmeye başlamışsanız kaderiniz yazılmıştır. Rüyalarınız gerçek olacaktır. Bu gerçeği defalarca yaşadım; pek çok insanın hayat hikayesinde gördüm. Elias Howe dikiş makinesinin eksik parçasını rüyasında keşfetmişti. Orhan Gencebay'ın nasıl 1000 besteyi hayatına sığdırdığına inanamazsınız. Onu 1998 yılının Aralık ayında Kanal 7'de Ahmet Hakan'ın sunduğu "İskele-Sancak" programında dinledim. Gencebay iki parçasını rüyasında bestelediğini söyledi. O doğru söylüyordu; çünkü beste yapmak onun en büyük arzusu haline gelmişti.
,
“Üzerinden koşarak geçtiğiniz vadide, güzel kokularını gizleyen çiçekler dikkatinizi ekmeyecektir.”
“Kanatlarınızı iyi bildiğiniz belli bir yönde çırpmıyorsanız, içine vücudunuzu terk ettiğiniz hayat rüzgarı sizi mutlu olacağınız bir vadiye taşıyamayacaktır.” Muhammed Bozdağ
5. Yöntem Belirlemek
Nasıl yapılabileceğini bilseydiniz okuduğunuz kitabı yazabilirdiniz. "Nasıl?" sorusuna cevap verseydiniz mevcut arzularınız sizi çoktan kendilerine kavuşturmuş olurdu. Yöntemini keşfetmediğiniz iş, alsa yapamayacağınız iştir.
Yöntem belirlerken üç farklı alan üzerinde çalışacaksınız: Yeterli bilgi toplamak, hedefi kesinleştirmek ve hedefi planlamak. Yeterince bilginiz yoksa nasıl yapacağınızı bilmeyeceksiniz. Hedefiniz kesin değilse tam olarak onu yapamayacaksınız. Belirsiz hedefler arasında dolaşıp duracaksınız. Hedefinizi planlamamışsanız merdiveni adım adım çıkamazsınız. Gittiğiniz yolu kontrol edemezsiniz. Bir adımı ihmal etmek tüm adımların boşa çıkmasına neden olur. Binanızın direkleri ne kadar güçlü olursa olsun, temel zayıfsa binanız çökmeye mahkumdur.
Şu sorulara cevap arayın: Niçin berber dükkanında çalışan çıraklar bir süre sonra kendi berber dükkanlarını açıyorlar? Niçin lokantacıların hemen hepsi daha önce başka bir lokantada çırak olarak çalışmışlardı? Niçin tüm ustalar yanlarında çalıştıkları ustaların mesleklerini seçtiler? Çünkü çıraklar nasıl yapacaklarını ustalardan görerek, onları izleyerek öğrendiler.
Şimdi farklı fırsatlarımız var. Artık nasıl yapılacağını öğrenmenin çıraklıktan başka yolları vardır. Ben bu kitabı yazabilmek için bir yazarın yanında on yıl boyunca çıraklık yapmak zorunda kalmadım. Evimde elektrikli aletler bozulduğunda onları tamir etmeyi bana özel bir kurs öğretmedi. Hatta çok iyi kullandığıma inandığım bilgisayarı başkalarının sözlü anlatımından veya uygulamalarından öğrenmedim.
Tam olarak gerçekleştirmek istediğiniz hedef üzerinde bilgi toplamayı alışkanlık haline getirmelisiniz. Hedefinizi ne kadar arzuluyorsanız, onunla ilgili bilgileri de o kadar zevkle öğreneceksiniz. Öğrenmeyi zevkli kılan öğrendiklerinizin arzularınızla ilişkili olmasıdır. İstemediğiniz konularda öğrenmeye çabalamak canınızı sıkacaktır. Size sevmediğiniz konuları yettiği kadar, ama hedefinizle ilgili konuları amansız bir çabayla öğrenmenizi öneriyorum.
Bir kitapta neyi öğrenmek istiyorsanız onu öğreneceksiniz. Elinizdeki kitapta yazarın dikkatinizi çekmek için kelimeler üzerinde ne gibi oyunlar oynadığını araştırmamışsanız bunu öğrenmeyeceksiniz.
Kesin hedefin gerçekleşme ihtimali bulanık hedefe göre en az yüz defa daha fazladır. Kesin olmayan hedef, uğrundaki binlerce saatlik emeği boşa çıkarır. Çoğumuzun başaramama nedeni hedefsizliğimiz değil, ama hedefimizin bulanıklığıdır. Kesinlik: Tam olarak neyi, tam olarak nasıl, tam olarak nerede, tam olarak ne zaman ve tam olarak ne kadar yapmak istiyorsunuz? İçlerinde bu sorulara cevap bulmadığınız hedefler uğrunda boşuna ömrünüzü tüketir misiniz?
Bir insan zengin olmak ister. Basitçe "zengin veya milyarder olmak istiyorum" der. Zihninizde rasgele dolaşan bir hedefin çocukça bir hayalden hiç farkı yoktur. İnsanın, nasıl yapılabileceğini araştırmadığı bir hedefi istemeye devam etmesi, onu hedeflemesi anlamına gelmez.
“Başarısızlık yapamamak değil, yapamayacağını sanmaktır. Bizi düşüncelerimiz sınırlamazsa hiçbir yaratık sınırlayamaz.” Muhammed Bozdağ
6. Cesur Olmak
İnsanlar kendilerini uydurma korkuların esaretine terk ettiklerini kabul etmek istemiyorlar.Kendimize güvenimizi kendi ellerimizle kaybediyoruz. İnanılmaz derecede utangaç kişilikler geliştiriyoruz. Yapılan bir araştırma Amerikan toplumunun %40'ının açık veya gizli utangaç olduğunu ortaya koymuştur. Biz ne yazık ki onlardan çok daha utangaç yaşıyoruz.
Eğer cesaretli olduğunuzu düşünüyorsanız şu sorulara cevap vermeye çalışın: Hemen şimdi elinize telefonu alıp cumhurbaşkanına telefon edebilir misiniz? Ona "Sayın cumhurbaşkanı, millete daha fazla saygı istiyoruz." diyebilir misiniz? Diyebilirseniz bunu hemen deneyin. Kendisinin ev telefonu, 1989 yılına kadar benim ajandamda vardı. Ama bir defa cesaret ederek ona telefon edemedim. Kalabalık bir gurupla 1987 yılında onu evinde ziyaret ettik. Sohbet sırasında telefonu çaldı, ahizeyi kaldırdı, birkaç defa "Gözlerinden öperim" dedi, ahizeyi kapattı ve bize şöyle dedi: "Bir vatandaş... Benim sesimi özlemiş, duymak için aramış." Sıradan bir vatandaşın gösterdiği cesareti anlayabiliyor musunuz?
Amerikanın New York, Washington D.C., Bostan gibi şehirlerinde dolaştım. Sokaklarda en çok duyduğum iki söz hala kulaklarımda çınlıyor: "Özür dilerim-excuse me" ve "merhaba-hi." Otobüste birisi yanınıza oturmak durumunda kaldığında önce mutlaka "merhaba" diyor. Durakta bekliyorsanız, yanınıza gelen "merhaba" diyor. Asansörde iseniz, çıktığınız bir başka katta asansöre binen herhangi birisi size "merhaba" diyor. Yolda yürürken bir şekilde göz göze geldiğiniz herkes size sıcak bir tebessümle "hi" diyor. İnsanların kendilerine bu denli güvenmelerinin beni çok etkilediğini söylemeliyim. Bu cesarete ihtiyacımız var.
İzmir'in Ödemiş ilçesinde yaşayan son derece saygın bir eski milletvekili tanırım: Mehmet Özkan. Her gün akşama kadar yüzlerce insanın kişisel sorununu çözmeye çalışırdı. Bir gün bana bir mektup gösterdi. Anadolu'nun bir köyünden ilkokul eğitimi almış köylü bir vatandaş yazmıştı mektubu ve ona milletin derdini dile getirdiği için teşekkür ediyor, daha fazla hizmet için teşvik ediyordu. "İşte bana gelen en büyük mektup bu oldu." Dedi. Söylenmeye sıra geldiğinde en iyisini biz biliyoruz: Ama niçin bu köylü amcanın cesaretiyle söylemiyoruz? Söylenmek korkuyu, söylemek cesareti arttırır.
19 uncu Yasama Döneminde T.B.M.M. Adalet komisyonu başkanına Avusturyalı bir diş hekiminden İngilizce bir mektup gelmişti. Mektupta başkandan -özür dilerim- "Türkiye'deki homoseksüellerin haklarını düzenleyen bir kanunu ne zaman çıkarmayı düşündükleri soruluyordu. Bu konuda daha sonra Meclis Araştırma Servisinde yapılan incelemenin nedeni belki de bu mektuptu. Cesaretiniz varsa izlerinizi uzaklara taşırsınız.
Var olmamız cesaretimize bağlı. Cesaretiniz varsa herkes sizin var olduğunuzu bilir. Sizi insanların dünyasına sadece cesaretiniz taşır. Cesaretiniz yoksa kendi iç dünyanıza hapis olmaya mahkumsunuz.
Katıldığınız bir toplantıda aklınızda kimlerin kalacağına dikkat edin: Kürsüde konuşanlar. Sonra da kalabalık arasında ayağa kalkıp yüksek sesle soru soranlar. Üzerinden koşarak geçtiğiniz vadide, kokularını gizleyen çiçekler dikkatinizi çekmeyecektir. Korku içinizdeki güzellikleri karadelikler gibi yutar, yok eder.
Cesaret gösterebilenler risk üstlenmeye hazır olanlardır. Şurası kesin: Risk ve sorumluluk üstlenmeyen hiç kimse başarılı olamamıştır. Alışkın olduğunuz hayat size risksiz gelebilir. Aslında rahatlık içerisinde daha büyük riskler vardır. Çoğu insan sineğin ısırmasından kaçarken akreplere yem olur. Bizde "yağmurdan kaçarken doluya tutulmak" sözüyle kast edilen budur. Değişmekten korkuyorsanız riskten kaçıyorsunuz. Değişmezseniz gelişmezsiniz. Yanlış yapma riskini göze alamazsanız doğru yapma cesaretini gösteremezsiniz.
Kabul edelim: Gerektiği gibi bir cesarete sahip değiliz. Kolaylıkla kendimizi kürsüye taşıyamıyoruz. İnanmıyorsanız kendinizi test edin: Bir televizyonda veya radyoda canlı yayına telefonla katılmayı deneyin. Şiddetli heyecan duyduğunuzu göreceksiniz. Çoğu insan yaşayacağı sinir gerginliği nedeniyle telefon edemez. Cumhurbaşkanına telefon etmeyi deneyin. Katıldığınız bir seminerde ayağa kalkıp soru sormayı deneyin. Kalabalık bir insan topluluğu karşısına geçip mesaj vermeye kalkışın. İçinizdeki kalıpların sizi nasıl engellediğini göreceksiniz. Cesaretli insanlara her zaman hayran kaldım. Cesurların cesaretine ben sahip olsaydım, cesaretin önemini hayatımda çok daha erken kavrasaydım, elinizdeki bu kitabı yıllar önce okuyacaktınız.
“Boynunuzu vurmak için kılıç kaldırılmasından yarım saat sonra kendinizi savunmak ne ise, şimdi yapılması gereken işi yarım saat ertelemek odur.” Muhammed Bozdağ
7. Hemen Yapmak
Bir işi, karşınıza çıktığı anda yapmaya başlamak, onun %90’ını yapmış olmaktır.Çünkü hemen yapmaya başlamadığınız iş uzun süre ertelendiğinde en az on kat büyümüş olacaktır.
Hemen yapan, bulunduğu an içinde yapılabilecek olan bir iş arar. Bu sayede güçlü birer gözlemci olur. Ankara'da bir ay boyunca Hızlı ve Etkin Okuma seminerlerine katılan öğrenci arkadaşlara, bulundukları salonun duvarlarında kaç tane tablo asılı olduğunu sordum. Altı tane tablodan kimi üçünü, kimi dördünü fark edebilmişti. Bir ay boyunca oturduğumuz salonun duvarlarındaki resimleri fark edememek ne demektir? Kaderimiz harika fırsatları her gün çevremizde uçuşturuyor. Onlardan hiç olmazsa birini keşfedebilmek dikkatli olmamız sayesinde mümkün. Dikkatli olan insan yapacak hiçbir işi kalmadığında, Barış Manço gibi duvarlarındaki tabloların tozlarını alır, resimlerin yerlerini değiştirir. Zihnimiz kuşların bedenleri gibi hareketli olmalıdır.
Bir Batılı ne güzel söylemiş “Değişmek istiyorsan niçin hemen şimdi başlamıyorsun?” Sevgili bir dostuma geleceğiyle ilgili projelerini sordum. Büyük düşünceleri, planları vardı; yazmayı düşündüğü kitabın harika bir konusu vardı. Ne zaman başlayacağını sordum, dört yıl sonra, yani mastır çalışmasını bitirdikten sonra başlayacağını söyledi. “Niçin hemen şimdi başlamıyorsun?” dedim. Hiç bir haklı gerekçesi yoktu. Rahat olmayı mı bekliyordu? Mastır bittikten sonra doktora çıkacaktı karşısına. Doktora bittikten sonra kaderi yeni bir iş çıkaracaktı. “Kitabını niçin hemen şimdi yazmaya başlamıyorsun?” Üniversiteyi bitirirsen askerlikle, o bitince iş arayışıyla, ardından evlilikle, ardından çocuklarla meşgul olacaksın. Hemen yapmayanın müsait bir zaman bulması imkansızdır.
İniş çıkışlarla dolu bir hayatta yaşadığımızı biliyoruz. Boğuştuğumuz sorunların biteceği bir günü bekleyerek ömrümüzü tüketirsek hiçbir sorunu çözemeyiz. Çok ilginç: Acılarımızdan kurtulacağımız günü bekliyoruz, ama beklemekle hiçbir şeyin değişmeyeceğini de biliyoruz.
Canınıza kast eden bir tehlike geldiğinde sinir sisteminiz hemen harekete geçer ve anında vücudunuzu savunur. Eliniz yanlışlıkta ateşe temas etse, ayağınıza diken batsa otonom sinir sisteminiz hemen tedbirini alacaktır. Vücudunuz üşüdüğünde hemen titremeye ve ısı üreterek sisteminizi korumaya çalışır. Aşırı sıcakta dışarıya verdiği ter sıvısıyla ısıyı dışarıya vermeye çalışır. Tabiattaki tüm sistemler bir görevi tam yapılması gerektiği anda yaparken biz niçin erteliyoruz?
Geciken iş maddi kayıplara uğramanıza neden olur. Şu örneğe bakın: Evimin su faturasını ödemeyi geciktirdim. Son ödeme gününe gelmiştim ki önemli bir başka işim çıktı, ödeyemedim. Bazen da son gün geldiğini unutursunuz. Nasıl olsa cezalı konuma girmiştim. Ne zaman olsa öderim dedim. Aylar geçti, borcumu unuttum.
Bir akşam evime geldiğimde su sayacım sökülmüştü. Yeniden bağlanması için Ulus semtindeki ASKİ Genel Müdürlüğüne gidip borcumu ödemem gerekiyordu. Borcun kendisini, onun beş katına ulaşan ceza faizini ve bu arada açma-kapama parasını ödemek zorunda kaldım. On liralık borç 50 liraya çıkmıştı. Eğer ertelemeseydim yaptığım büyük masraflardan kurtulacaktım. Uğradığım zarar bir yana, susuz kalmıştım. Ertelenenin yükü artmıyor mu?
Mutfağımdaki musluklar bozulmuştu. Sadece iki tane conta alıp yeniden takmam gerekiyordu. En fazla yarım saatimi alacak bu işi geciktirdim. Bir yıl içinde bu ihmalim yüzünden yaptığım hesaplamaya göre 20 ton suyu gereksiz yere kaybettim. Bu hikayeler sizin başınızdan da geçmedi mi?
İşlerini, gündemlerine girer girmez yapanlar ömürlerini kazanırlar. Ertelenen iş daha uzun zaman işgal eder. Yarım saatte bitirebileceğiniz işi ertelediğinizde ona yarım gününüzü vermeye mahkum olursunuz. Ödenmeyen borcun faizle büyümesi gibi, yapılmayan iş de büyür, altında ezilirsiniz. Zamanında yapıldığında ise kazanılan kocaman bir ömürdür.
“Zihinlerini ölmüş geçmişte ve doğmamış gelecekte yaşatanlar, şimdiki zamanda yaşamaya mahkum olan bedenlerini öldürürler. Beden giderse beyni de beraberinde götürür.” Muhammed Bozdağ
8. Şimdiki Zamanda Yaşamak
Şu anda ne yapıyorsunuz: Şu anda boğuştuğunuz sorun nedir? Şu anda hangi fikrin temellerini atıyorsunuz? Şu anda zihninizde ayrıntısını belirlemeye çalıştığınız projeniz nedir? Önemli olan bu sorulara verebilecek cevaplar bulmanızdır. Geçmişte ve gelecekte yaşamayı sürdürmek hayatı çöpe atmaktan farksızdır.
Tabiatın tüm varlığı şu anda içinde bulunduğu durumdur: Geçmiş yok olmuştur.Yüz yıl önceki ormanlar şimdi yoktur artık. Yüz yıl sonra sokakların nasıl bir şekil alacağını da bilmiyoruz.
Varlık geçmişten geleceğe uzanan uzun bir yol üzerinde seyreder. Bu yol üzerinde canlı ve cansız varlıklar gözükür, arz-ı endam ederler; sonra kaybolurlar. Her varlığa bu uzun yolda biçilen bir hayat süresi vardır. Dünya dört milyon yıldan fazla bir süredir var. Bu akış içerisinde bir çekirge varlığa koşar; bir mevsim boyunca en iyi nağmelerini sunar tabiata, sonra göçüp gider. Yakamozlar gibidir hayat. Zamanı hızlandırsaydık, gelenlerin gidişinin su üzerinde parlayan ışık yansımaları kadar hızlı olduğunu anlardık. Varlığa çıkış o andır. Damlada parlayan ışık gibi, kainatta bir an görünüp kaybolacağınızı hayal edin. Ne yapardınız? O saniyecik içerisinde tüm kâinatı tanımak, her şeyi tam o anda yaşamak istemez miydiniz?
Aslında ne kadar yaşarsa yaşasın, her şey böylesine bir çırpıda çıkar hayata ve sonra kaybolur. İnsanın yaratılışını düşünün: Bir hücre yaratılır. Bir saniye geçer, yok olur, bölünür; yerine iki tane hücre yaratılır. Yok olan bir hücre var olan iki hücrenin çekirdeği olmuştur. Bazı bakteriler de bir saniye yaşayıp, yerlerine yenilerini bırakarak ayrılırlar bu hayattan. Tüm varlık aynı süreci yaşar. Bitki ölür, yeni mevsimde yavrularına kaynaklık yapacak tohumlarını bırakır. Bir örümcek ölür, bedeni onun yerine gönderilen yüzlerce yavrusuna besin olur. İnsan ayrılır yeryüzünden, bedeni bir çiçeğin vücudunda dirilir. Ruh büyük diriliş gününde, yeni bedeninin çekirdeği olmak için ebedi alemin açılacağı dört mevsimi bekler.
Hepimizin hayatı bir diğer hayatla karşılaştırıldığında bir parıldayış kadar kısadır. Bazen bulutların hareketleri filme alınır. Film hızlı gösterildiğinde, bulutların uçuştuğunu görürsünüz. Bazen çiçeğin açılışı filme alınır. Film hızlandırıldığında yaprağının süratle açıldığını, rengini, kokusunu ve güzelliğini aleme gösterdikten hemen sonra kaybolduğunu görürsünüz. Her şey şimdiyi yaşar. Eğer dünyanın hayatını baştan sona izleyebilseydik, insanların ışık hızında dünyaya geldiklerini, aynı hızda mezara koştuklarını görecektik. Bulutlar aniden ufku kaplar, aniden Güneş çıkar perde altından. Karanlık bir kordon altında kalırız Güneş gizlenince; sonra gecikmeden ufkumuz aydınlanır. Hayat böyledir.
Ama biz başı ve sonu olmayan bir hayatta yaşadığımızı sanıyoruz: Sanki sonsuz geçmişten, sonsuz geleceğe uzanan bir çizgide sonsuza dek var olacağız. Bu büyük bir yanılgıdır. Dünyanın faniliğini bize unutturan nedir o zaman? Ruhumuz. İnsan ruhu sonsuz şimdi için yaratılmıştır. Zaman dediğimiz şey madde için geçerlidir. Maddenin üst üste, art arda yaratılması, film karelerinin ardışık sırada gösterilmesi gibi bir şeydir. Film seyrederken zamanı yaşarsınız. Hayat da bir film gibi birbirini takip eden üç boyutlu karelerden oluşur. Maddeye zaman boyutu kazandıran Yaratıcının ona kazandırdığı harekettir. Hareket ve değişim olmasaydı zaman olmazdı.
Ruhun değişmez olduğunu biliyorsunuz. Ruhunuz nasıl yaratılmışsa sonuna kadar öyle olacaktır. Çünkü ruh farklı cisimlerin bir araya getirilmesinin ürünü değildir. Vücudumuz 700 trilyon hücreden yaratılmıştır. Dolaysıyla hücreler değişir, gidip gelirler. Ama ruh değişmez. O tek bir varlıktır, ne şekil, ne boyut ne de kapsam değiştirir. Bu yüzden ruhun zamanı yoktur. O hep sonsuz şimdide yaşar; çünkü o sonsuz şimdinin yaşanacağı ahiret için yaratıldı. Sonsuz hayat için, ölümsüzlük için yaratıldı. Ruhun bu özelliğini kötüye kullandığımızda kaybeden biz oluyoruz.
Ruh mekanı ve zamanı aşabilir. Bu sayede bir kafesten kurtuluruz. Ruh sayesinde hayalen Güneşe, gezegenlere gideriz. Onun sayesinde eski mekanlarımızda dolaşır; doğduğumuz sokağı, ziyaret ettiğimiz illeri görürüz. Ruh sayesinde, sevdiğimiz insanlar anında kalbimizdeki yerlerini alırlar.
Ruh bizi zamanın ve mekanın dışına taşır. Yıllar öncesindeki ölü geçmişe gider, ahirete göçmüş dostlarımızı hatırlarız. Geleceğe gider, yıllar sonra yaşayacaklarımızı tahmin edebiliriz. Bedenimiz hapishane gibi bir dünyadadır. Şu anda oturduğunuz yer, içinde hapis olduğunuz yerdir. Eğer ruhunuz bağımsız olsaydı- cennette olacağı gibi- istediğiniz ovalarda uçabilirdiniz. Duvarlar engel olamazdı size. Kar, yağmur engel olamazdı.
Ancak ruhumuzun bu yüksek özelliğini genellikle kötüye kullanıyoruz. Ölümsüzlük ruha ait olduğu halde onun bedene de ait olduğunu sanmak bedeni yokluğa mahkum eder. Çünkü anı yaşamayan beden anı öldüren bedendir. Şu an bedeninizin var olduğu tek andır. Şu anda bir şey yapmıyorsanız bedensel varlığınızı çöpe atıyorsunuz. Şu anda bedeniniz ne yapıyor? Önemli olan, şu anda bedeninizin yaptığına ruhunuzun veya zihninizin destek olmasıdır. Yaptığınızın bir amaca hizmet etmesidir. Hareketi duran madde yok olduğu gibi, çalışmayan beden de yokluğa mahkum olur. Benzer cinslerin sonu benzer olacaktır.
“Bahane bulanlar, uyuşturucu kullananlar gibi dertlerini unutmaya değil; başlarını toprağa gizleyen devekuşları gibi kendilerini kandırmaya çalışıyorlar.” Muhammed Bozdağ
9. Bahanelerden Kurtulmak
Başarılı insan her türlü engele rağmen çalışmaya devam edendir. İlerlemenin durdurulduğu yer, engellerin bahaneye dönüştüğü yerdir.
Bir insanın kendisine yapabileceği en büyük kötülük karşılaştığı zorluklara teslim olmasıdır. Dünya kar ve tipi ile karşılaşmak zorunda kalmadığı bir kış yaşamamıştır. Hayat engellerle doludur ve kim olursa olsun, tüm insanlar bir gün mutlaka o engellerle yüzleşeceklerdir. Zengin veya fakir, meşhur veya unutulmuş bir insan olsun herkes, hayat yolunda aynı geçit vermez dağlarla yüzleşecektir.
Bazıları hayatın dağlarıyla erken yaşlarda yüzleşirler. Onlar erken yaşlarında yukarılara baktıklarında zengin ailelerin çocuklarının kendilerini geçtiklerini düşünür, kaderlerinin kendilerine adaletsiz davrandığını sanırlar. Ama yıllar geçer; çıktıkları zirveden aşağıya bakarlar. Bir zamanlar çok yukarıda gördükleri insanların küçük tepeleri bile aşamayışlarına hayret ederler.
Başarının gerektirdiği ücreti ödemekten korktuğumuzda harika bahaneler buluruz: "Ben yapamadım, çünkü çok haklı nedenlerim vardı. Eğer bana fırsat verilseydi neler yapacaktım. Ne büyük işleri başaracaktım." Deriz. Size fırsat verilmedi mi? Karıncanın başardığını bile başaramayan insanlar vardır. Hiçbir karıncaya bizden fazla fırsat verilmemiştir. Kaderi yanlış anlıyoruz çoğu zaman. Kim yapmak isterse yapar. Bir kere hayata atıldıktan sonra, kendilerinin koydukları dışında insanların hiçbir aşılmaz engelleri yoktur. Bizi sadece biz durduruyoruz.
Çevremizdeki insanların nasıl kendilerini engellediklerine bakın. Kendilerine engel olmakla kalmıyorlar, başkalarına da engel oluyorlar. Bir insana, hayırlı bir işe kalkıştığında "yapamazsın" demek, ona yapılabilecek en kötü telkindir. Düşmanın yapmadığı bu telkini bizim için hayırlı olacağını sanarak çoğu zaman çocukluğumuzda ailelerimiz bize karşı yapmıştır.
Eğer başarılı olmak istiyorsanız tüm başarılı insanların ortak özelliklerini kazanmalısınız. İşte en önemli özellik: Başarılı insanlar her zamanda, her ortamda, her şartta çalışabilmeyi başaran insanlardır. Sıradan insanlar, sadece moralleri yerinde olduğunda, canları istediğinde çalışabilirler. Hasta iken çalışabilir misiniz? Herkesin sizi eleştirdiği, size hakaret yağdırdığı bir ortamda doğrularınızı savunmaya devam edebilir misiniz?
Hayat bir yolculuktur. Adım adım, saniye saniye yaşıyoruz bu yolculuğu. Bu yolculuğun, gözlerimizin kapatılmadığı bir gecesi, üzerimize Güneşin doğdurulmadığı bir sabahı yoktur. Hayat yolculuğu, dünya yolculuğuna benzer. Uzun sürecekse güzergahında çukuru, dağı, vadisi, denizi olmayan bir yolculuk yoktur. Uzun yollara düştüğünüzde, Güneş her zaman semanızda bulunmaz. Nice ıssız gecelerin altından geçmek zorunda kalırsınız. Karla, tipiyle, yağmurla, çamurla, depremle, fırtınayla boğuşmaya mecbur olursunuz. Yer yüzünde acı çekmeden yaşamış bir insan gösterilemez. Teknik şehirlerimizi geliştiriyor, ama başarı dünyası hala aynı fırtınalar dünyasıdır.
Başarılı insan kış uykusuna yatamaz. Yürürken o da bir vefasızlık bataklığına rastlar. Çamurlara bulanır, ama yürür. Karşısına kocaman bir ihanet nehri çıkar. Islanmak pahasına nehre dalar. Bir hendek çıkar karşısına trafik kazası gibi; korkmaz, vazgeçip geri dönmez, üzerinden atlar. Nisan yağmurlarında ıslanır; buzlu Aralık gecelerinde üşür. Sırtında paltosu olmasa da, aşınan ayakkabılarından giren çamur suları kemiklerini titretse de, yürür.
Bir karıncanın nasıl çalıştığını seyrettiniz mi? Kendisinden beş kat büyük, ölü bir sineği taşımaya karar veren karıncayı. Hedefi ormanları böceklerden temizlemektir karıncanın. On defa, yüz defa, bin defa dener. İnanılmazı başarır karınca. Yarım saat sonra kocaman sineği metrelerce öteye taşıdığını görürsünüz. Karınca, cüssesine göre oranlansa göre Naim Süleymanoğlu’ndan daha güçlü çıkacaktır. Bahanesi yoktur onun. Hiçbir özürü yoktur. Ya başaracaktır ya da başarı yolunda ölecektir. Sonunda bir karınca ailesi yaz boyu çalışır, bir mevsimde 5 milyondan fazla ölü böceği yer altına indirir ve böylece bize tertemiz ormanlar bırakırlar. Eğer karıncalar insanlar gibi bahaneler bulsalardı, ormanlar mezbelelere dönerdi. Ayaklarınızın altında, yemyeşil otların kalbi okşayan kokusunu değil, böcek leşlerinin ürküntüsünü yaşardınız.
Bir fırtına kopar. Yuvaları darmadağın olur karıncaların. Onların pek çoğu su akıntılarına kapılıp sürüklenirler. Ama sürüklenirken bile mücadeleye devam ederler. Bir ot bulsalar ona tutunurlar. Bir taşa rasgelseler ona sarılırlar. Yağmur biter, yarım saat sonra o küçücük varlıkların inanılmaz bir hızla eski yuvalarına bu defa başka bir toprak yüzeyinden kapı açtıklarını görürsünüz.
Kaderin karıncaların karşısına çıkardığı zorluklar bizim karşımıza çıkardığı zorluklardan küçük değildir. Her yağmurda evleri başlarına yıkılan karıncalar vazgeçmezken biz hangi deprem yüzünden vazgeçeceğiz? Yükselmek istiyorsak, bunu başarmak bizim elimizde. Alçaklara inmeyi de biz başarırız. Hem de ne maharetle...
Büyük insanların hiçbir bahanesi yoktur. Bahanenin "var" olduğu yerde başarı "yok" olmaya mahkumdur. Hiç kimse bahaneyle birlikte yükselmeye devam edemez. Çünkü bahane bulduğumuz anda teslim oluruz. Bahane varsa mücadele yoktur. Bahane bulursanız en küçük başarılarınızı bile yok edebilirsiniz.
Cesaretle üzerine gittiğiniz korku, korku içinde sizden kaçacaktır. Kendisinden kaçtığınız cesaret, cesaretle özerinize korku salacaktır. Hendeklerin üzerinden atlayamayan develer dağları zapt eden komutanların bineği olarak ün salmamıştır. Yüksekten korkan uçamaz, kılıçtan korkan galip gelemez. Ölmekten korkan yaşayamaz. Hastalığa göğüs geremeyen sağlığın huzurunu yaşayamaz. Şimdi dağlarda yuva yapan kartallar bir zamanlar oraya "uçma" zahmetine katlanmışlardı. Dağlara çıkmak için en azından taşların üzerinde yürümeye mahkumuz.
Başarılı olmak için, yoğun çalışmaktan ziyade az da olsa sürekli çalışmaya ihtiyacımız var. İlerlemek yavaş da olsa sürekli yürümekle mümkündür. Dinlenme dışında ara vermek durmaktır. Bu yüzden Allah indinde, az da olsa devamlı ibadet makbuldür.
Herkes gibi yetenekli olabileceğimize inanacağız. Hiçbir engel tanımayacağız. Bizi durdurmak isteyen her şeyle amansız şekilde mücadele edeceğiz. Sığınacağımız hiç bir bahane olamaz. Mazeret hiçbir başarısızlığı gizleyemez. Başkalarını kandırmak zorunda değiliz. Kendimizi kandırmak ise bize hiçbir şey kazandırmaz.
“Bir adım daha atamamak, atılan binlerce adımı yok eder. Saati son çark çalıştırır. Bitirmemek yapmamaktan farksızdır.” Muhammed Bozdağ
10. Eseri Tamamlamak
Pek çok insan hayatında devrim yapacak bir sıçrayışın tam ucuna gelir. Birazcık daha dayansa kendisini zirvede bulacaktır. Ama tırmanmayı bırakır. Bir adım daha atamamak, atılan binlerce adımın yok olmasına neden olur.
Başarının olmazsa olmaz kuralı "yapmak"tır. Yapmayı anlamlı kılan bir kural vardır: Bitirmek. Bitmeyen iş yapılmamış iş gibidir. Hepimiz yüzlerce defa teşebbüste bulunduk. Aramızda binlerce insan başarının tam ucundadır. Sadece birazcık daha ısrar etmeye ihtiyacımız var.
Size heyecan duyduğum bir kanundan bahsediyorum. Bu kanun sayesinde yüzlerce işinizi esere dönüştürebilirsiniz. Başladığınız işi bitirme alışkanlığının hayatınızı nasıl değiştirebileceğini biliyor musunuz? Hayatınızda küçük bir değişiklik yapacaksınız. Bu küçük değişiklik büyük değişiklikler üretecek.
Zaten çalışmıyor musunuz? Zaten hayatın yükü omuzlarınızı ezmiyor mu? Zaten büyük çabalar içinde değil misiniz? Bir tek fark yapacaksanız hayatınızda. Bu fark tüm hayatınızı farklılaştıracak. Bu fark sayesinde sandığınızdan daha güçlü olduğunuzu göreceksiniz. Devleşmiş insanlar gibi dahileşebileceğinizi anlayacaksınız: Bitirmek. Başladığınız bir işi bitirinceye kadar devam etmek; başarı budur.
Başarısızlıkların pek çok nedeni vardır. Ama en önemli nedenini şimdi öğreniyorsunuz. Bu öyle bir neden ki, diğer tüm kurallara uysanız bile bu kurala uymazsanız kesinlikle yolda kalırsınız. Burada sözünü ettiğimiz neden sizinle savaşacak olan en son düşmandır.
Arzularsınız. Hedeflerinizi planlarsınız. Duygularınızı şiddetlendirirsiniz. Çalışmaya başlarsınız. Coşku ve heyecanınızı korursunuz. Ama bitiremediğinizde yenik düşersiniz, tüm çabalarınızın bir anda sonuçsuz kaldığını görürsünüz.
Bitirememek yüzünden diktiğiniz gökdelen devrilir. Diplomalarınız ateşe verilir. Eserleriniz kül olur. Yeniden başa dönmek zorunda kalırsınız. Milyonlarca insanın yaptığı şudur: Bir eser inşa ederler. Eser ortaya çıkar. Harika bir çevre oluşur. Sonra da bir bomba koyarlar yaptıkları işin temeline, her şey yıkılır. “Olmadı” der adam. “Yapamıyorum” der. Yeniden, sıfırdan başlar. Her defasında başka bir işe sıfırdan başlarsanız zirveye ne zaman çıkacaksınız?
"Temel" fıkralarına güler misiniz? Temel ile Cemal yüzerek Amerika'ya gitmeye, böylece bir dünya rekoru kırmaya sözleşirler. Trabzon'dan yola çıkarlar. İstanbul, Çanakkale boğazlarını geçerler. Ege’yi, Akdeniz’i, Cebeli Tarık boğazını aşıp okyanusun azgın sularına dalarlar. New York’un dev gökdelenleri, Amerikalıların meşhur Hürriyet Anıtı belirir. Temel Cemal’e seslenir: “Cemal, ben yoruldum uşağum. Geri döneyrum.” Gerçekten de geri döner. Bu fıkraya güler geçeriz. Oysa çoğu zaman yaptıklarımız Temel’in yaptığından farksızdır.
Bitmeyen iş yapılmamış iş gibidir. Çünkü bitmediğinde amacına hizmet edemez. Bitirmediğiniz hikaye yayınlanmaz. Tamamlamadığınız kitabı kimse okuyamaz. Lastiklerini çıkardığınız veya direksiyonunu takmadığınız bir arabayı kullanamazsınız.
Yaratılışı analiz ettiniz mi? Eksik olan ne görebiliyorsunuz? İnsan vücudunun hangi parçası eksik? Tamamlanan eserle tamamlanmayan eser arasında küçük bir fark vardır. Bu küçük farkın ürettiği sonuç, olmakla olmamak arasındaki fark kadar büyüktür. İnsanın boğazından küçük bir damarın kesilmesini küçümseyebilir misiniz? Tüm vücuduna göre küçük olan o parça ortadan kalktığında tüm vücut ölür. Benzin borusunu kestiğiniz arabayı yürütemezsiniz. Ne kadar iyi yapılırsa yapılsın, tamamlanmayan iş can damarı kesilmiş vücut gibidir. En son çarkı takılmamış olan saat, yok olan saatten farksızdır.
Üniversite diploması uğrunda yıllarınızı verirsiniz. Son yıl içinde tek bir dersi terk ederseniz sınıfta kalacaksınız. O dersi bitirmediğiniz sürece diplomanızı alamayacaksınız. Görüyorsunuz: Tam olarak bitmeyenle hiç yapılmamış olan arasında fark yoktur. Tam olarak bitmeyen iş hiç bitmeyecekse, hiç yapılmayandan daha kötüdür. Çünkü zamanınızı, emeğinizi, sağlığınızı alıp götürür.
Amerikalılar araştırmışlar: Dünya ticaretinin % 80’ini, üç defadan fazla teşebbüs edenler ellerinde bulunduruyorlar. Biz aynı yolda yürümeye kaç defa teşebbüs ediyoruz? Yola çıkıyorsunuz, bir darbe kuşatıyor sizi ruhunuzdan, yıkılıyorsunuz. Vazgeçiyorsunuz. Eserinizi yetim bırakıyorsunuz. Olan bu değil mi? Doğduktan sonra çocuğunu sokağa atan anne canavar değil midir? Eserlerimize çoğu zaman yaptığımız budur.
( Yazı bana ait değildir.Alıntı yapılmıştır. )
KİŞİSEL BAŞARI üZERİNE 80 ALTIN SöZ
KİŞİSEL BAŞARI üZERİNE 80 ALTIN SöZ
1. Başarı kazanmanın kendisidir.
2. Eğer büyük düşünürseniz büyük yaşarsınız. Mutluluk içinde yaşarsınız. Hem başarmış , hem yüksek gelirli olarak büyük yaşarsınız. Arkadaşlıklar büyük olur,saygılar büyük olur. D.J.SCHAWARTZ
3. Yaşamınızdaki her sorun, içinde bir armağan saklar. RİCHARD BACH
4. Gün boyunca ne düşünüyorsak o oluruz. Eğer ne düşüneceğinizi şansa bırakırsanız ya da gazete ,radyo istasyonlarına bırakacak olursak,kendi zihnimiz üzerindeki denetim gücümüzü büyük ölçüde yitiririz. EMERSON
5. Bu kadar vaadler yeter! Düşünmenin sizi nasıl büyülediğini keşfetmek için hemen harekete geçip başlayın. Büyük filozof Disraeli’nin şu düşüncesiyle başlayın.” Yaşam küçük olmayacak kadar kısa.” D.J.SCHAWARTZ
6. Asla mutluluğa giden yol yoktur. Çünkü mutluluğun kendisi yoldur. WAYNE DYER
7. Sorunlar, bizim bilgeliğimizi ve cesaretimizi ortaya koyar. SCOTT PECK
8. Her sorunun bir çözümü vardır. Biri yoksa, öbürüne de sahip olamazsınız. Öyleyse, niçin sorunlarımızdan nefret ettiğimizi söyleriz? Niçin mücadelesiz bir hayat isteğini ileri süreriz. STEVE CHANDLER
9. “Bu nasıl yapılır?” diyerek daima yapabileceğine inanan kişilerin kapısını çalar. D.J.SCHAWARTZ
10. Başarı gücünün anahtarı ,en küçük şeyleri bile yapma, ama onları hemen yapma arzusu duymanızdadır. STEVE CHANDLAR
11. Birileri bizi dinlediği zaman , bu bizim yaratma gücümüzün gelişmesine,düşüncemizin açılıp genişlemesine sebep olur. İçimizde yeni yeni düşünceler gelişip hayat bulmaya başlar. BRENDA UELAND
12. Düşünmek yaptığımız en zor iştir; bu yüzden de pek az insan düşünmeye yeltenir. HENRY FORD
13. İnanın, gerçekten inanın,bir dağı istersiniz yerinden oynatabilirsiniz. İnanırsanız bunu yapabilirsiniz. Çok insan bir dağı yerinden oynatabileceğini düşünmez. Bu nedenle de çok insan bunu denemez. D.J.SCHAWARTZ
14. Etkin gevşeme,zihnimizi tazeler ve kendine getirir. STEVE CHANDLER
15. İşiniz sizin için oyun gibiyse,iş eğlencelerden daha eğlenceli olur. NOEL COWARD
16. İnanırsanız bir dağı yerinden oynatabilirsiniz. İnanmanın gücünde inancın gücünden başka büyü ya da mistik bir anlam yoktur. D.J.SCHAWARTZ
17. Gerçekte ne yaptığınız,yapacağınızı söylemenizden daha önemlidir. SHAKESPEARE
18. Özgüdüleme için ilk önemli dayanağınız,kendi hakkınızdaki inanç ve düşüncelerinizdir. STEVE CHANDLER
19. Eylemleriniz sizin kimliğinizi oluşturur. STEVE CHANDLER
20. Dağları oynatabileceklerine inananlar bunu yaparlar. İnanmayanlar bunu yapamazlar. İnanç , insanın yapma gücünü harekete geçirir. D.J.SCHAWARTZ
21. Hiçbir şey,tamamlanmamış bir görevi sürdürmeye çalışmak kadar zor ve yorucu değildir. WİLLİAM JAMES
22. İyi bir bitrici olduğununuza inanmak için, kendinize bunu kanıtlayacak bir dizi bitirilmiş görevler ortaya koymalısınız. STEVE CHANDLER
23. Başarılı bir insan olmak için,kendi yıldızlarınızı meydana çıkarmalısınız. STEVE CHANDLER
24. Ulaşmak istediğiniz hedef ne olursa olsun,eğer mutluysanız,ona ulaşmanız on kat daha kolaylaşacaktır. STEVE CHANDLER
25. Derinliğine yaşayan insanlar,ölüm korkusu hissetmezler STEVE CHANDLER
26. Kendi hayanızdan başkasını yaşamayın. STEVE CHANDLER
27. Kötümserler her zaman ye hep, ya hiç mantığını taşıyarak düşünürler. STEVE CHANDLER
28. Utangaç insanlar en büyük ego manyaklarıdırlar;çünkü dikkatlerini çok yoğun bir biçimde kendi üzerlerinde yoğunlaştırırlar. Sanki aynalarla çevrili gibidirler. NORMAN VİNCET PEALE
29. Herkes ama herkes hayatını bir şeyler satarak kazanır. ROBERT LOUİS STEVENSON
30. Dikkatinizin nerede olmasını istiyorsanız orada toplayıncaya kadar, kendi kendinizin yöneticisi olmayı başarmış sayılmazsınız. Gelecek saatte neyi düşüneceğinizi belirlemeyi becerinceye dek asla mutlu olamazsınız. EMMET FOX
31. Dünyada görmek istediğiniz değişikliği önce siz kendi üzerinizde uygulayıp gerçekleştirmelisiniz. GANDHİ
32. İnanın, gerçekten başarabileceğinize inanın, başarabilirsiniz ve başaracaksınız. D.J.SCHAWARTZ
33. Özsaygı ve kendine güven, disiplinli çalışmanın meyvesidir. ABRAHAM HESCE
34. Kendi kendinizi en çok karanlıkta tahrip edebilirsiniz.” NNATHANİEL BRANDEN
35. Büyük insanları büyük görmemizin sebebi, bizim dizlerimiz üzerine çökmemizdir. Diz üstü çökmeyi bırakıp biz de ayağa kalkmalıyız. ROBERT COLLİER
36. “ peki, bir deneyeceğim ama bu işin olacağını sanmıyorum. “ tavrı , başarısızlığı getirir. D.J.SCHAWARTZ
37.Eğer irade gücünüzün pek olmadığını düşünüyorsanız, kendi başarınızı sabote ediyorsunuz demektir. STEVE CHANDLER
38. Büyüdükçe beğendiğimiz ya da özendiğimiz insana benzeriz. EMMET FOX
39. Endişeleri düşünürsen başarısız olursun. Endişeleri bırakıp zaferi düşünürsen başarılı olursun. D.J.SCHAWARTZ
40. Kahramanlar,bize insanoğlunun neler başarabileceğini göstermiştir. STEVE CHANDLER
41. lidere saygı duymak saygı duymak iyidir. Onu gözetleyip ondan bir şeyler öğrenin ama ona tapmayın. Ondan daha olabileğinizi inanın. Ondan daha ileri gidebileceğinize inanın. D.J.SCHAWARTZ
42. Bir insan için beğenilen bir kahraman , onu zenginleştiren bir enerji ve esin kaynağı haline gelir. STEVE CHANDLER
43. İnsan kendi düşüncelerinin ürünüdür. Büyük düşünün. Ayarlarınızı ileriye ayarlayın. Başarınızı , başarınıza olan dürüst ve saygılı inançla, atak bir biçimde başlatın. Büyük düşünün ve iyi gelişlin. D.J.SCHAWARTZ
44. Neyi arzuluyorsanız,bütün dikkatinizi onun üzerinde yoğunlaştırın; eninde sonunda gerçekleştiğini göreceksiniz. STEVE CHANDLER
45. İçinde hep en iyi ikinci olacağına inancını koruyanlar hep o işi en iyi ikinci yapan olurlar,birinci olarak değil. D.J.SCHAWARTZ
46. Mutlu ve hevesli bir insan olmak üzerine dikkatinizi toplayın; fazla bir zaman geçmeden öyle olduğunuzu göreceksiniz. STEVE CHANDLER
47. Cesaretin büyük kısmı , o korkulan şeyi daha önce yapmış olmaktan kaynaklanır. EMERSON
48. Hayali olmayanın gerçekleştirmek istediği bir amacı, amacı olmayanın da hiç kimseye bir yararı dokunmaz. (Mustafa Uludağ)
49. Kendinize inanın , güzel şeyler olmaya başlar. D.J.SCHAWARTZ
50. Ölüm ,insanı bir kere ;korku insanı bin kere öldürür. İSHAK TARIK
51. Mutlu insanlar hedeflerine daha hızlı uçarlar. STEVE CHANDLER
52. Zihniniz, bir günde sayısız düşünce üreten verimli bir düşünce fabrikasıdır. D.J.SCHAWARTZ
53. Aşk,kendi rolünü oynatır. EMMET FOX
54. Hayal gücü ,bilgiden daha önemlidir. EİNSTEİN
55. Dünyayı düşünce ve hayal gücü yönetir. NAPOLEON HİLL
56. Başarıya giden ilk ve tek adım:” Kendinize inanın.” Başaracağınıza inanın.
57. Her insanda bir dahi kapasitesi vardır. STEVE CHANDLER
58. Tercihten kaçınan bir insan tercihini yapmış demektir. YAHUDİ ATASÖZÜ
59. Başarılı insanların hayatları incelendiğinde, şu görülmüştür:sıradan bir insanın öne sürebileceği tüm bahaneler, başarılı insanlar tarafından ileri sürülebilecekken ,ileri sürülmemiştir. D.J.SCHAWARTZ
60. Sinik insanlar, yaratamazlar. CALVİN COOLİDGE
61. Kendinizi kimin yanında daha canlı, daha mutlu ve daha iyimser hissettiğiniz arkadaşlarınızın bir listesini çıkarın ve bu hafta içlerinden hangisiyle birlikte zaman geçireceğinize karar verin. ANDREW WEİL
62. Mutluluk bir tercihtir. STEVE CHANDLER
63. Zihninizi yönlendiren düşünce,zeka gücünüzden daha önemlidir. D.J.SCHAWARTZ
64. Sinik insanlarla birlikteyseniz, sizi aşağı çekeceklerdir. Sizin başarılı ve mutlu olmanızı destekleyen insanlarla birlikte olmanız mutluluk ve başarınızı bir adım öne taşıyacaktır. STEVE CHANDLER
65. Küçük parçalara ayırdığınız takdirde üstesinden gelemeyeceğiniz hiçbir iş yoktur. HENRY FORD
66. Doğmak için uğraşmayan insanlar, ölümle meşguldür. BOB DYLAN
67. İlgi, istek,ilimde de kritik faktör D.J.SCHAWARTZ
68. Derinlemesine yaşayan insanlar ölümden korkmazlar. ANAİS NİN
69. Mutlu olduğumuz için şarkı söylemeyiz;şarkı söylediğimiz için mutlu oluruz . WİİLİAM JAMES
70. Neden hissetme biçimin bir başkasının kafasındaki düşüncelere bağlı olsun. EMERSON
71. Vazgeçmemek, yapabilmenin yüzde 95’idir. D.J.SCHAWARTZ
72. Eğer insan, kötü görünmekten korkuyorsa , onu herkes her zaman dövebilir. RENE AUBERJONOİS
73. Yaptığınız iş, eğer zevkli değilse, onu doğru yapmıyorsunuz demektir. FRAN TARKENTON
74. Neşeli olduğunuz zaman vücut kimyanız değişir; böylece motivasyonunuz da artar ve enerjinizde yeni sıçramalar olur. STEVE CHANDLER
75. İnsanın tüm dertleri , bir odada ,kendi başına,sessizce ve uzun süre oturmayı becerememesinden kaynaklanır. BLAİSE PASCAL
76. Olmak istediğimiz kişilik gibi davrana davrana o kişiliğe bürünürüz. LEONARD NİMOY
77. Eğer siz kötümser biriyseniz , sizin biyolojik bilgisayarınız çoğu kez o yönde yüklü ve yoğun olur. STEVE CHANDLER
78. Eğer bir şeyin hayalini kurabiliyorsanız, onu yapmayı başarırsınız WALT DİSNEY
79. Çok küçük ve çok belirsiz hedeflerin hiçbir gücü yoktur. STEVE CHANDLER
80. Acıların ve düş kırıklığının üstesinden gelmenin bir tek kuralı, duygusal bozgunlukların planlı bir çalışmayla değişikliğe uğratmaktır. Bu , eşsiz bir kuraldır. NAPOLEON HİLL
( Yazı bana ait değildir.Alıntı yapılmıştır.)
1. Başarı kazanmanın kendisidir.
2. Eğer büyük düşünürseniz büyük yaşarsınız. Mutluluk içinde yaşarsınız. Hem başarmış , hem yüksek gelirli olarak büyük yaşarsınız. Arkadaşlıklar büyük olur,saygılar büyük olur. D.J.SCHAWARTZ
3. Yaşamınızdaki her sorun, içinde bir armağan saklar. RİCHARD BACH
4. Gün boyunca ne düşünüyorsak o oluruz. Eğer ne düşüneceğinizi şansa bırakırsanız ya da gazete ,radyo istasyonlarına bırakacak olursak,kendi zihnimiz üzerindeki denetim gücümüzü büyük ölçüde yitiririz. EMERSON
5. Bu kadar vaadler yeter! Düşünmenin sizi nasıl büyülediğini keşfetmek için hemen harekete geçip başlayın. Büyük filozof Disraeli’nin şu düşüncesiyle başlayın.” Yaşam küçük olmayacak kadar kısa.” D.J.SCHAWARTZ
6. Asla mutluluğa giden yol yoktur. Çünkü mutluluğun kendisi yoldur. WAYNE DYER
7. Sorunlar, bizim bilgeliğimizi ve cesaretimizi ortaya koyar. SCOTT PECK
8. Her sorunun bir çözümü vardır. Biri yoksa, öbürüne de sahip olamazsınız. Öyleyse, niçin sorunlarımızdan nefret ettiğimizi söyleriz? Niçin mücadelesiz bir hayat isteğini ileri süreriz. STEVE CHANDLER
9. “Bu nasıl yapılır?” diyerek daima yapabileceğine inanan kişilerin kapısını çalar. D.J.SCHAWARTZ
10. Başarı gücünün anahtarı ,en küçük şeyleri bile yapma, ama onları hemen yapma arzusu duymanızdadır. STEVE CHANDLAR
11. Birileri bizi dinlediği zaman , bu bizim yaratma gücümüzün gelişmesine,düşüncemizin açılıp genişlemesine sebep olur. İçimizde yeni yeni düşünceler gelişip hayat bulmaya başlar. BRENDA UELAND
12. Düşünmek yaptığımız en zor iştir; bu yüzden de pek az insan düşünmeye yeltenir. HENRY FORD
13. İnanın, gerçekten inanın,bir dağı istersiniz yerinden oynatabilirsiniz. İnanırsanız bunu yapabilirsiniz. Çok insan bir dağı yerinden oynatabileceğini düşünmez. Bu nedenle de çok insan bunu denemez. D.J.SCHAWARTZ
14. Etkin gevşeme,zihnimizi tazeler ve kendine getirir. STEVE CHANDLER
15. İşiniz sizin için oyun gibiyse,iş eğlencelerden daha eğlenceli olur. NOEL COWARD
16. İnanırsanız bir dağı yerinden oynatabilirsiniz. İnanmanın gücünde inancın gücünden başka büyü ya da mistik bir anlam yoktur. D.J.SCHAWARTZ
17. Gerçekte ne yaptığınız,yapacağınızı söylemenizden daha önemlidir. SHAKESPEARE
18. Özgüdüleme için ilk önemli dayanağınız,kendi hakkınızdaki inanç ve düşüncelerinizdir. STEVE CHANDLER
19. Eylemleriniz sizin kimliğinizi oluşturur. STEVE CHANDLER
20. Dağları oynatabileceklerine inananlar bunu yaparlar. İnanmayanlar bunu yapamazlar. İnanç , insanın yapma gücünü harekete geçirir. D.J.SCHAWARTZ
21. Hiçbir şey,tamamlanmamış bir görevi sürdürmeye çalışmak kadar zor ve yorucu değildir. WİLLİAM JAMES
22. İyi bir bitrici olduğununuza inanmak için, kendinize bunu kanıtlayacak bir dizi bitirilmiş görevler ortaya koymalısınız. STEVE CHANDLER
23. Başarılı bir insan olmak için,kendi yıldızlarınızı meydana çıkarmalısınız. STEVE CHANDLER
24. Ulaşmak istediğiniz hedef ne olursa olsun,eğer mutluysanız,ona ulaşmanız on kat daha kolaylaşacaktır. STEVE CHANDLER
25. Derinliğine yaşayan insanlar,ölüm korkusu hissetmezler STEVE CHANDLER
26. Kendi hayanızdan başkasını yaşamayın. STEVE CHANDLER
27. Kötümserler her zaman ye hep, ya hiç mantığını taşıyarak düşünürler. STEVE CHANDLER
28. Utangaç insanlar en büyük ego manyaklarıdırlar;çünkü dikkatlerini çok yoğun bir biçimde kendi üzerlerinde yoğunlaştırırlar. Sanki aynalarla çevrili gibidirler. NORMAN VİNCET PEALE
29. Herkes ama herkes hayatını bir şeyler satarak kazanır. ROBERT LOUİS STEVENSON
30. Dikkatinizin nerede olmasını istiyorsanız orada toplayıncaya kadar, kendi kendinizin yöneticisi olmayı başarmış sayılmazsınız. Gelecek saatte neyi düşüneceğinizi belirlemeyi becerinceye dek asla mutlu olamazsınız. EMMET FOX
31. Dünyada görmek istediğiniz değişikliği önce siz kendi üzerinizde uygulayıp gerçekleştirmelisiniz. GANDHİ
32. İnanın, gerçekten başarabileceğinize inanın, başarabilirsiniz ve başaracaksınız. D.J.SCHAWARTZ
33. Özsaygı ve kendine güven, disiplinli çalışmanın meyvesidir. ABRAHAM HESCE
34. Kendi kendinizi en çok karanlıkta tahrip edebilirsiniz.” NNATHANİEL BRANDEN
35. Büyük insanları büyük görmemizin sebebi, bizim dizlerimiz üzerine çökmemizdir. Diz üstü çökmeyi bırakıp biz de ayağa kalkmalıyız. ROBERT COLLİER
36. “ peki, bir deneyeceğim ama bu işin olacağını sanmıyorum. “ tavrı , başarısızlığı getirir. D.J.SCHAWARTZ
37.Eğer irade gücünüzün pek olmadığını düşünüyorsanız, kendi başarınızı sabote ediyorsunuz demektir. STEVE CHANDLER
38. Büyüdükçe beğendiğimiz ya da özendiğimiz insana benzeriz. EMMET FOX
39. Endişeleri düşünürsen başarısız olursun. Endişeleri bırakıp zaferi düşünürsen başarılı olursun. D.J.SCHAWARTZ
40. Kahramanlar,bize insanoğlunun neler başarabileceğini göstermiştir. STEVE CHANDLER
41. lidere saygı duymak saygı duymak iyidir. Onu gözetleyip ondan bir şeyler öğrenin ama ona tapmayın. Ondan daha olabileğinizi inanın. Ondan daha ileri gidebileceğinize inanın. D.J.SCHAWARTZ
42. Bir insan için beğenilen bir kahraman , onu zenginleştiren bir enerji ve esin kaynağı haline gelir. STEVE CHANDLER
43. İnsan kendi düşüncelerinin ürünüdür. Büyük düşünün. Ayarlarınızı ileriye ayarlayın. Başarınızı , başarınıza olan dürüst ve saygılı inançla, atak bir biçimde başlatın. Büyük düşünün ve iyi gelişlin. D.J.SCHAWARTZ
44. Neyi arzuluyorsanız,bütün dikkatinizi onun üzerinde yoğunlaştırın; eninde sonunda gerçekleştiğini göreceksiniz. STEVE CHANDLER
45. İçinde hep en iyi ikinci olacağına inancını koruyanlar hep o işi en iyi ikinci yapan olurlar,birinci olarak değil. D.J.SCHAWARTZ
46. Mutlu ve hevesli bir insan olmak üzerine dikkatinizi toplayın; fazla bir zaman geçmeden öyle olduğunuzu göreceksiniz. STEVE CHANDLER
47. Cesaretin büyük kısmı , o korkulan şeyi daha önce yapmış olmaktan kaynaklanır. EMERSON
48. Hayali olmayanın gerçekleştirmek istediği bir amacı, amacı olmayanın da hiç kimseye bir yararı dokunmaz. (Mustafa Uludağ)
49. Kendinize inanın , güzel şeyler olmaya başlar. D.J.SCHAWARTZ
50. Ölüm ,insanı bir kere ;korku insanı bin kere öldürür. İSHAK TARIK
51. Mutlu insanlar hedeflerine daha hızlı uçarlar. STEVE CHANDLER
52. Zihniniz, bir günde sayısız düşünce üreten verimli bir düşünce fabrikasıdır. D.J.SCHAWARTZ
53. Aşk,kendi rolünü oynatır. EMMET FOX
54. Hayal gücü ,bilgiden daha önemlidir. EİNSTEİN
55. Dünyayı düşünce ve hayal gücü yönetir. NAPOLEON HİLL
56. Başarıya giden ilk ve tek adım:” Kendinize inanın.” Başaracağınıza inanın.
57. Her insanda bir dahi kapasitesi vardır. STEVE CHANDLER
58. Tercihten kaçınan bir insan tercihini yapmış demektir. YAHUDİ ATASÖZÜ
59. Başarılı insanların hayatları incelendiğinde, şu görülmüştür:sıradan bir insanın öne sürebileceği tüm bahaneler, başarılı insanlar tarafından ileri sürülebilecekken ,ileri sürülmemiştir. D.J.SCHAWARTZ
60. Sinik insanlar, yaratamazlar. CALVİN COOLİDGE
61. Kendinizi kimin yanında daha canlı, daha mutlu ve daha iyimser hissettiğiniz arkadaşlarınızın bir listesini çıkarın ve bu hafta içlerinden hangisiyle birlikte zaman geçireceğinize karar verin. ANDREW WEİL
62. Mutluluk bir tercihtir. STEVE CHANDLER
63. Zihninizi yönlendiren düşünce,zeka gücünüzden daha önemlidir. D.J.SCHAWARTZ
64. Sinik insanlarla birlikteyseniz, sizi aşağı çekeceklerdir. Sizin başarılı ve mutlu olmanızı destekleyen insanlarla birlikte olmanız mutluluk ve başarınızı bir adım öne taşıyacaktır. STEVE CHANDLER
65. Küçük parçalara ayırdığınız takdirde üstesinden gelemeyeceğiniz hiçbir iş yoktur. HENRY FORD
66. Doğmak için uğraşmayan insanlar, ölümle meşguldür. BOB DYLAN
67. İlgi, istek,ilimde de kritik faktör D.J.SCHAWARTZ
68. Derinlemesine yaşayan insanlar ölümden korkmazlar. ANAİS NİN
69. Mutlu olduğumuz için şarkı söylemeyiz;şarkı söylediğimiz için mutlu oluruz . WİİLİAM JAMES
70. Neden hissetme biçimin bir başkasının kafasındaki düşüncelere bağlı olsun. EMERSON
71. Vazgeçmemek, yapabilmenin yüzde 95’idir. D.J.SCHAWARTZ
72. Eğer insan, kötü görünmekten korkuyorsa , onu herkes her zaman dövebilir. RENE AUBERJONOİS
73. Yaptığınız iş, eğer zevkli değilse, onu doğru yapmıyorsunuz demektir. FRAN TARKENTON
74. Neşeli olduğunuz zaman vücut kimyanız değişir; böylece motivasyonunuz da artar ve enerjinizde yeni sıçramalar olur. STEVE CHANDLER
75. İnsanın tüm dertleri , bir odada ,kendi başına,sessizce ve uzun süre oturmayı becerememesinden kaynaklanır. BLAİSE PASCAL
76. Olmak istediğimiz kişilik gibi davrana davrana o kişiliğe bürünürüz. LEONARD NİMOY
77. Eğer siz kötümser biriyseniz , sizin biyolojik bilgisayarınız çoğu kez o yönde yüklü ve yoğun olur. STEVE CHANDLER
78. Eğer bir şeyin hayalini kurabiliyorsanız, onu yapmayı başarırsınız WALT DİSNEY
79. Çok küçük ve çok belirsiz hedeflerin hiçbir gücü yoktur. STEVE CHANDLER
80. Acıların ve düş kırıklığının üstesinden gelmenin bir tek kuralı, duygusal bozgunlukların planlı bir çalışmayla değişikliğe uğratmaktır. Bu , eşsiz bir kuraldır. NAPOLEON HİLL
( Yazı bana ait değildir.Alıntı yapılmıştır.)
İşyerinde stresle baş etme yolları
İşyerinde stresle baş etme yolları
Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, iş hayatında karşılaştığımız olumsuzlukların yol açtığı stresle nasıl baş edebileceğimize yönelik tavsiyelerde bulundu.
Akşam yorgunluklarını engellemek için yağsız et, balık ya da tavuktan oluşan yüksek proteinli bir öğle yemeği yiyin (balık, et, tavuk, salata).
Gün sonunda rahatlamak ve ruh halinizi düzeltmek için karbonhidrat bakımından zengin bir akşam yemeği yiyin (makarna, bakliyat, sebze, salata).
Hazım sisteminizin hareketlenmesi için lifli beslenmeyi deneyin.
İş yükünüzü azaltın. Yapmanız gereken işler arasında bir seçim yapın ve size hangisi daha fazla zevk veriyorsa onu yapın.
"Hayır" demeyi öğrenin. Aşırı stres altında olan insanlar genellikle kendilerini ifade edemezler ve her şeyi yutarak, "Bunu yapmak istemiyorum" veya "Yardıma ihtiyacım var" demek yerine bütün işleri kendi başlarına halletmeye çalışırlar! Böylece kaldırabileceklerinden çok daha fazlasını yüklenirler.
Su için. Masanızda daima su bulundurun ve sık sık, yudum yudum için.
İyi uyuyun. Uykunun sizi dinlendirdiğinden ve beyninizi boşalttığından emin olun.
Öfkenizi dizginlemeyi öğrenin: Spor yaparak, duygularınızı dışa vurarak, biraz da bunlarla dalga geçerek gerginliğinizi azaltın.
Kaslarınızı gevşetin: Gün sonunda vücut derecesinden 1-2 derece yüksek olan küvette 15 dakika yatın.
Elinize sıkabileceğiniz bir şeyler alın: İşyerinizdeki masanızda bir el egzersiz aleti yada tenis topu bulundurun ve gergin olduğunuzda bunu sıkın.
Başkalarına yardımcı olun: Bu başarı duygusunu ve kendine saygıyı aşılar. Ayrıca başkalarının dertlerini görünce kendi sorunlarınızın ne kadar önemsiz olduğunu anlayabilirsiniz.
Dik oturun: Bu nefes almanızı kolaylaştırır.
Nefesinizi tutun, doğru nefes almayı öğrenin: Bu teknik 30 saniyede rahatlamanıza yardımcı olabilir. Derin bir nefes alın ve içinizde tutun. Ellerinizi parmak uçlarınızı birleştirerek itin. 5 saniye bekleyin ve ellerinizi gevşetirken nefesinizi yavaşça bırakın. Rahatlayana kadar bu hareketi 5-6 kez tekrarlayın.
Espri gücünüzü kullanın. Araştırmalar güldüğünüzde stresle savaşan beyin kimyasallarının salgılandığını göstermiştir.
10 dakikalık bir tatil yapın: Sadece gözlerinizi kapatın, derin bir nefes alın ve kendinizi deniz kenarında düşleyin. Güneşin sıcaklığını hissedin. Dalgaları dinleyin. Havadaki deniz kokusunu içinize çekin. Kendinizle stres arasına biraz mesafe koyun. Günde birkaç dakika süreli bir "tatil araları" size çok yardımcı olabilir.
Koklayın: Masanızda bir elma veya limon bulundurmak sinirlerinizi yatıştırabilir.
Sesinizi alçaltın: Eğer çok gürültülü bir ortamda yaşıyor veya çalışıyorsanız kulak tıkacı kullanmayı deneyin. Aldığınız tıkaçların, sesi en az 20 desibel azalttığından emin olun.
Programınızı gevşetin: Yapacağınız hemen hemen bütün işlerin sizin öngördüğünüzden daha uzun süre alabileceğinin farkına varın. Bir işi bitirmek için kendinize yeterli zamanı vererek anksiyetenizi azaltabilirsiniz.
Liste yapın: Stresi yenmek için önceliklerimizi belirlemeyi öğrenmemiz gerekiyor. Her günün başlangıcında tanımlamanız gereken en önemli işinizi seçin ve onu bitirin. Eğer yapılacaklar listesi yapan biriyseniz bir kerede beşten fazla madde koymayın.
Strateji geliştirin: Bazı kişiler sizi gereksiz yere strese sokuyorsa, kim olurlarsa olsunlar, bir an durup kendinizi onların yerine koyun.
Boş zamanlar üretin: Mutluluk için yeterince bol boş zamana sahip olmak şarttır. Boş zamanları yeterince kuvvetli bir stres giderici olarak kullanabilirsiniz.
Esnek olun: Kolay öfkelenmeyin. Hiddetten ve şiddetten sakının. Kabul edebileceğiniz esneklik sınırlarını olabildiğince geniş tutun.
Ayağınızı yorganınıza göre uzatın: Gelirinizin üzerinde bir yaşam tarzı benimsemek hastalanmanıza neden olabilir. Alabama Üniversitesi’nde yapılan bir çalışmada karşılayamayacakları kadar yüksek düzeyde bir yaşam standardında yaşamaya çalışan ailelerde sağlık problemleri gelişme olasılığının yüksek olduğu bulunmuştur.
( Yazı bana ait değildir. Alıntı yapılmıştır.)
Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, iş hayatında karşılaştığımız olumsuzlukların yol açtığı stresle nasıl baş edebileceğimize yönelik tavsiyelerde bulundu.
Akşam yorgunluklarını engellemek için yağsız et, balık ya da tavuktan oluşan yüksek proteinli bir öğle yemeği yiyin (balık, et, tavuk, salata).
Gün sonunda rahatlamak ve ruh halinizi düzeltmek için karbonhidrat bakımından zengin bir akşam yemeği yiyin (makarna, bakliyat, sebze, salata).
Hazım sisteminizin hareketlenmesi için lifli beslenmeyi deneyin.
İş yükünüzü azaltın. Yapmanız gereken işler arasında bir seçim yapın ve size hangisi daha fazla zevk veriyorsa onu yapın.
"Hayır" demeyi öğrenin. Aşırı stres altında olan insanlar genellikle kendilerini ifade edemezler ve her şeyi yutarak, "Bunu yapmak istemiyorum" veya "Yardıma ihtiyacım var" demek yerine bütün işleri kendi başlarına halletmeye çalışırlar! Böylece kaldırabileceklerinden çok daha fazlasını yüklenirler.
Su için. Masanızda daima su bulundurun ve sık sık, yudum yudum için.
İyi uyuyun. Uykunun sizi dinlendirdiğinden ve beyninizi boşalttığından emin olun.
Öfkenizi dizginlemeyi öğrenin: Spor yaparak, duygularınızı dışa vurarak, biraz da bunlarla dalga geçerek gerginliğinizi azaltın.
Kaslarınızı gevşetin: Gün sonunda vücut derecesinden 1-2 derece yüksek olan küvette 15 dakika yatın.
Elinize sıkabileceğiniz bir şeyler alın: İşyerinizdeki masanızda bir el egzersiz aleti yada tenis topu bulundurun ve gergin olduğunuzda bunu sıkın.
Başkalarına yardımcı olun: Bu başarı duygusunu ve kendine saygıyı aşılar. Ayrıca başkalarının dertlerini görünce kendi sorunlarınızın ne kadar önemsiz olduğunu anlayabilirsiniz.
Dik oturun: Bu nefes almanızı kolaylaştırır.
Nefesinizi tutun, doğru nefes almayı öğrenin: Bu teknik 30 saniyede rahatlamanıza yardımcı olabilir. Derin bir nefes alın ve içinizde tutun. Ellerinizi parmak uçlarınızı birleştirerek itin. 5 saniye bekleyin ve ellerinizi gevşetirken nefesinizi yavaşça bırakın. Rahatlayana kadar bu hareketi 5-6 kez tekrarlayın.
Espri gücünüzü kullanın. Araştırmalar güldüğünüzde stresle savaşan beyin kimyasallarının salgılandığını göstermiştir.
10 dakikalık bir tatil yapın: Sadece gözlerinizi kapatın, derin bir nefes alın ve kendinizi deniz kenarında düşleyin. Güneşin sıcaklığını hissedin. Dalgaları dinleyin. Havadaki deniz kokusunu içinize çekin. Kendinizle stres arasına biraz mesafe koyun. Günde birkaç dakika süreli bir "tatil araları" size çok yardımcı olabilir.
Koklayın: Masanızda bir elma veya limon bulundurmak sinirlerinizi yatıştırabilir.
Sesinizi alçaltın: Eğer çok gürültülü bir ortamda yaşıyor veya çalışıyorsanız kulak tıkacı kullanmayı deneyin. Aldığınız tıkaçların, sesi en az 20 desibel azalttığından emin olun.
Programınızı gevşetin: Yapacağınız hemen hemen bütün işlerin sizin öngördüğünüzden daha uzun süre alabileceğinin farkına varın. Bir işi bitirmek için kendinize yeterli zamanı vererek anksiyetenizi azaltabilirsiniz.
Liste yapın: Stresi yenmek için önceliklerimizi belirlemeyi öğrenmemiz gerekiyor. Her günün başlangıcında tanımlamanız gereken en önemli işinizi seçin ve onu bitirin. Eğer yapılacaklar listesi yapan biriyseniz bir kerede beşten fazla madde koymayın.
Strateji geliştirin: Bazı kişiler sizi gereksiz yere strese sokuyorsa, kim olurlarsa olsunlar, bir an durup kendinizi onların yerine koyun.
Boş zamanlar üretin: Mutluluk için yeterince bol boş zamana sahip olmak şarttır. Boş zamanları yeterince kuvvetli bir stres giderici olarak kullanabilirsiniz.
Esnek olun: Kolay öfkelenmeyin. Hiddetten ve şiddetten sakının. Kabul edebileceğiniz esneklik sınırlarını olabildiğince geniş tutun.
Ayağınızı yorganınıza göre uzatın: Gelirinizin üzerinde bir yaşam tarzı benimsemek hastalanmanıza neden olabilir. Alabama Üniversitesi’nde yapılan bir çalışmada karşılayamayacakları kadar yüksek düzeyde bir yaşam standardında yaşamaya çalışan ailelerde sağlık problemleri gelişme olasılığının yüksek olduğu bulunmuştur.
( Yazı bana ait değildir. Alıntı yapılmıştır.)
BİR DERVİŞTEN NASİHATLAR
Emanete ihanet etmeyin..
Halinizden şikayet etmeyin..
Büyüğünüze emretmeyin..
Boş şeylerde ısrar etmeyin..
Cahillerle sohbet etmeyin..
Nefesinizi boşa tüketmeyin..
İnsanları bekletmeyin..
Etrafınızı kirletmeyin.
Hayatinizi mahvetmeyin..
Kimseye minnet etmeyin.
Insanları yüzüne karşı methetmeyin..
Kimseye küfretmeyin..
Kötülüğe meyil etmeyin..
Malınızı boşa sarf etmeyin..
Sırrınızı açık etmeyin..
Her seyi merak etmeyin..
Suçunuzu inkar etmeyin..
Şerefinizi kaybetmeyin..
Vatanınızı terk etmeyin..
İyiliğe niyet edin..
Büyüklere hürmet edin..
Sıkıntıya sabredin.
Aza kanaat edin..
Sözünüzde sebat edin..
Bildiğinizle amel edin..
Hatanızı kabul edin..
Yaramaz ise def edin..
Varken tasarruf edin..
Alimlerle sohbet edin..
Nefsinizle inat edin..
Sofranıza davet edin..
Zararlıysa men edin..
Seviyorsanız ifade edin..
Kalpleri fethedin..
Misafire ikram edin..
Muhtaca yardım edin..
Bilseniz de istişare edin..
Tehlikeye dikkat edin..
Hakkı teslim edin..
Unutacaksanız kaydedin..
Esirgemeyin lütfedin..
Gariplere merhamet edin..
Kazanmaya gayret edin..
Çalışanı takdir edin..
Başarıyı tebrik edin..
Mazereti kabul edin..
Her an tevekkül edin..
Hastaları ziyaret edin..
Çocuğunuzu terbiye edin..
Herkese tebessüm edin..
Güvenseniz de kontrol edin..
İnanmayana ispat edin..
Fakirleri gözetin..
Hayır için sarf edin
( Yazı bana ait değildir.Alıntı yapılmıştır.)
Halinizden şikayet etmeyin..
Büyüğünüze emretmeyin..
Boş şeylerde ısrar etmeyin..
Cahillerle sohbet etmeyin..
Nefesinizi boşa tüketmeyin..
İnsanları bekletmeyin..
Etrafınızı kirletmeyin.
Hayatinizi mahvetmeyin..
Kimseye minnet etmeyin.
Insanları yüzüne karşı methetmeyin..
Kimseye küfretmeyin..
Kötülüğe meyil etmeyin..
Malınızı boşa sarf etmeyin..
Sırrınızı açık etmeyin..
Her seyi merak etmeyin..
Suçunuzu inkar etmeyin..
Şerefinizi kaybetmeyin..
Vatanınızı terk etmeyin..
İyiliğe niyet edin..
Büyüklere hürmet edin..
Sıkıntıya sabredin.
Aza kanaat edin..
Sözünüzde sebat edin..
Bildiğinizle amel edin..
Hatanızı kabul edin..
Yaramaz ise def edin..
Varken tasarruf edin..
Alimlerle sohbet edin..
Nefsinizle inat edin..
Sofranıza davet edin..
Zararlıysa men edin..
Seviyorsanız ifade edin..
Kalpleri fethedin..
Misafire ikram edin..
Muhtaca yardım edin..
Bilseniz de istişare edin..
Tehlikeye dikkat edin..
Hakkı teslim edin..
Unutacaksanız kaydedin..
Esirgemeyin lütfedin..
Gariplere merhamet edin..
Kazanmaya gayret edin..
Çalışanı takdir edin..
Başarıyı tebrik edin..
Mazereti kabul edin..
Her an tevekkül edin..
Hastaları ziyaret edin..
Çocuğunuzu terbiye edin..
Herkese tebessüm edin..
Güvenseniz de kontrol edin..
İnanmayana ispat edin..
Fakirleri gözetin..
Hayır için sarf edin
( Yazı bana ait değildir.Alıntı yapılmıştır.)
1 Ocak 2010 Cuma
Hangi besin ne iceriyor ve bizi nelere karsi koruyor?
ACI MARUL
Eser element
Potasyum
Fosfor
(Lactuca virosa)
1. Yaşamsal önem taşıyan maddeler içerir. 2. Yağ metabolizması nı düzenler. 3. Felç riskine karşı korur. 4. Yapraklarından ve kökünden yapılan çay: karaciğer, dalak ve böbreklerin faaliyetlerini düzenler.
AHUDUDU
C vitamini
Potasyum
Kalsiyum
Demir
Folikasit
(Rubus Idaeus)
1. Virüs ve bakterilere karşı korur 2. Tümör oluşumunu engeller 3. Kanı temizler, 4. Vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar. 5. Terletir ve İdrar söktürür. 6. Kabızlığı giderir. 7. Vücuda dinçlik verir.
AVOKADO
Doymamış yağ asidi
B6 vitamini
E vitamini
Potasyum
Glutathion
(Persea americana)
1. Kalp ve Kan dolaşımı için birebir. 2. Kansere karşı koruyucu 3. Glutathion süper bir hücre koruyucusudur, (en iyi antioksidanttı r) 4. Hücrelerin yaşlanmasını geciktirir. 5. Protein bakımından zengindir.
BEYAZ KIRMIZI LAHANA
C vitamini
B vitamini
Kalsiyum
1. Bağışıklık sistemini güçlendirir 2. Stres semptomlarıyla savaşır.
BEZELYE
Protein
Magnezyum
1. Kolesterol düzeyini düşürüyor 2. Bağırsak kanser riskini azaltıyor.
BROKOLİ
Magnezyum
A Vitamini
C vitamini
Potasyum
1. Kansere karşı korur 2. Kasları güçlendirir.
CEVİZ FISTIK FINDIK
B vitamini
E vitamini
Çinko
Demir
1. Sakinleştirir 2. Uyumayı sağlar 3. Stresi azaltır.
ÇİLEK
C vitamini
Kalsiyum
Potasyum
1. Bağışıklık sistemini güçlendirir 2. Metabolizmayı harekete geçirir.
DANA ETİ
Demir
Protein
Potasyum
1. Soğuk algınlığı 2. Öksürük 3. Gribe karşı iyileştirici
DENİZ BİTKİLERİ
Omega3 yağ asidi
Pantothenik asit
1. Kolesterol düzeyini düşürür 2. Kalp krizi riskini azaltır.
DOMATES
Likopen
Folikasit
Tyrosin
1. Likopen kansere karşı korur 2. Folikasit hücre yapımını uyarır. 3. Karaciğer hastalıklarına iyi gelir.
ELMA
Pektin
Bioflanovoid
C vitamini
1. Kolesterol düzeyini düşürür 2. Bağışıklık sistemini güçlendirir.
ENGİNAR
Cynarin
B vitamini
C vitamini
1. Kan şekerine ve kalbi iyi gelir. 2. Cynarin Karaciğer ve Safra kesesinde biriken nikotin, alkol ve yağın vücuttan atılımını sağlar.
ERİK
Potasyum
Demir
B vitamini
1. Vücuttaki fazla suyun atılmasını sağlar enerji verir.
ESMER BUĞDAY
Lysin
Lezithin
1. Beyni ve sinirleri besler 2. Öğrenmeyi güçlendirir.
FASULYE
Demir
Kalsiyum
B vitamini
C vitamini
Protein
1. Kan ve hücre yapımına yardımcı oluyor.
FRENK ÜZÜMÜ
C vitamini
Niasin
Kalsiyum
1. Sinir ve bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlıyor.
GREYFURT
Folikasit
C vitamini
1. Kan basıncını azaltır 2. Kan yapımını artırır.
HAVUÇ
A Vitamini
Selenyum
1. Sperm üretimini sağlıyor 2. Vücudu enfeksiyonlara karşı koruyor.
ISPANAK
A Vitamini
Folikasit
Magnezyum
E vitamini
Manganez
1. Sinirleri güçlendiriyor. 2. Özellikle hamilelikte tavsiye ediliyor.
KABA ÖĞÜTÜLMÜŞ BUĞDAY
B vitamini
Demir
Magnezyum
1. Bacak kaslarındaki krampları yok ediyor. 2. Uyku süresini azaltıyor.
KABA ÖĞÜTÜLMÜŞ ÇAVDAR
Magnezyum
Karbonhidrat
B vitamini
1. Enerji sağlıyor 2. Stresi azaltıyor.
KAVUN
Magnezyum
Potasyum
Kalsiyum
1. Vücuttaki su düzeyini ayarlıyor 2. İdrar oluşumunu artırıyor.
KEFİR
Laktik Asit
1. laktik asit bakterileri Bağırsak enfeksiyonuna 2. Kabızlığa ve gaza iyi geliyor.
KEREVİZ
Potasyum
Sodyum
Kalsiyum
Magnezyum
1. Kabızlık 2. Mide ve Bağırsak sorunlarına karşı etkili.
KIRILMAMIŞ PİRİNÇ
Protein
Potasyum
Kalsiyum
Magnezyum
1. Mide yanması 2. Gaza karşı etkili. 3. Vücuttaki fazla suyu atıyor.
KIRMIZI ÜZÜM
Phyto-östrojen
Potasyum
Kalsiyum
1. Yüksek tansiyona karşı iyi geliyor 2. Trombozları önlüyor
KİVİ
C vitamini
Karotionid
Flavonoid
1. Zayıflatıyor 2. Bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
KUŞBURNU
Likopen
C vitamini
E vitamini
Demir
1. Soğuk algınlığı ve 2. Gribe karşı önleyici etkiye sahip.
KÜMES HAYVANLARI
Protein
Potasyum
Magnezyum
B vitamini
Çinko
1. Baş ağrısı sorununa karşı etkili 2. Stresten arındırıyor.
LAHANA TURŞUSU
Laktik asit
B12 vitamini
1. Bakterileri ve Tümör oluşumunu önlüyor.
LİMON
C vitamini
Glucarate
1. Bağışıklık sistemini güçlendiriyor 2. Mide kanserini önlüyor.
MANGO
A Vitamini
B vitamini
Çinko
1. Cinsel enerjiyi yükseltiyor
MANTAR
Sodyum
Potasyum
Kalsiyum
Magnezyum
1. Kasları güçlendiriyor 2. Saç ve tırnakları besliyor.
MERCİMEK
Çinko
Aminoasit
1. Yorgunluğu gideriyor strese karşı etkili
MISIR
Çinko
Magnezyum
B vitamini
1. Stresle savaşıyor 2. Bağırsak kanserini önlüyor.
MUZ
Potasyum
B6 vitamini
Serotonin
Magnezyum
1. Rahatlatıyor 2. Uyumaya yardımcı oluyor.
MÜRVER
Potasyum
B1 vitamini
C vitamini
1. Terleten ve öksürüğü azaltan etkiye sahip. 2. Kabızlığa iyi geliyor.
NAR
C vitamini
Demir
Potasyum
Alkaloit
Glikozit
1. İçerdiği bazı maddeler sayesinde kolesterol ve şekeri de dengeler 2. Kalp sağlığını korur, kalbi kuvvetlendirir, 3. Kanser hücrelerinin de gelişmesini engeller, 4. Yeşil çaya nazaran üç kat daha güçlü antioksidan etkiye sahiptir, 5. Meyve kabuğu alkaloit, tanen ve glikozitler içerir. 6. İshali keser, (şerit) bağırsak kurtlarını düşürür, Kanlı ishal de de kullanılır, 7. İdrar söktürücü, Kan yapıcı, Enerji verici ve Tansiyon düşürücü özelliği 8. Meyve kabuğu ekstresinin; güçlü virüs ve mikrop öldürme özelliği, cilt üzerindeki enfeksiyon ve yaraları iyileştirici özelliği vardır, 9. Meyve kabuğu tanenlerinin antioksidan ve anti-tümör etkileri de bilinmektedir,
PAPAYA
Karotinoid
Enzimler
C vitamini
1. Kalp hastalıklarını önlüyor 2. Stresi azaltıyor
PATATES
Mineraller
C vitamini
Protein
Potasyum
1. Kansere karşı koruyucu 2. Vücudu toksinlerden arındırıyor.
PEYNİR
Protein
Sodyum
Potasyum
Kalsiyum
1. Kemikleri güçlendiriyor 2. Sinirleri koruyor.
PEYNİR SUYU
Sodyum
Potasyum
Kalsiyum
Laktik asit
1. Bakterileri Sindirim sistemi şikayetleri 2. Mide yanmasına karşı iyi geliyor.
PIRASA
Allisin
Çinko
Manganez
Selenyum
1. Kan basıncını düşürüyor 2. Kalbi ve damarları güçlendiriyor.
PORTAKAL
B vitamini
C vitamini
Potasyum
Kalsiyum
Selenyum
1. Vücuttaki fazla suyun atılmasını sağlıyor.
RAVENT
Magnezyum
Manganez
Kalsiyum
B vitamini
1. Sağlıklı kemiklerin oluşumuna katkıda bulunuyor.
REZENE
C vitamini
Uçucu yağlar
Demir
Potasyum
Kalsiyum
1. Öksürüğü önlüyor 2. Vücuda oksijen alımını artırıyor.
RİNGA BALIĞI
Omega3 yağ asidi
Sodyum
Potasyum
1. Damar sertliğini 2. Yüksek tansiyonu önlüyor.
SARIMSAK
Quercetin
Ajoene
Allisin
1. Kansere karşı bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
SHIITAKE MANTARI
Lentinan
D vitamini
(Letinus edodes)
1. Bağışıklık sistemini güçlendiriyor 2. Kanser oluşumunu engelliyor. 3. Kanı sulandırıcı, 4. Kolesterol düşürücü, 5. Tümör küçültücü, 6. Cinsel gücü arttırıcı etkilere sahip. 7. Lentinan maddesi Japonya'da anti kanserojen ilaç olarak tescil edilmiş.
SİYAH TURP
C vitamini
Kalsiyum
Potasyum
Demir
1. Bağışıklık sistemini 2. Kan dolaşımını güçlendiriyor.
SOM BALIĞI
Omega3 yağ asidi
D vitamini
1. Kemikleri güçlendiriyor 2. Meme kanseri riskini azaltıyor.
SOYA
Omega6 yağ asidi
E vitamini
Protein
E vitamini
1. Hücreleri koruyor 2. Kanser riskini azaltıyor.
SÜT
Kalsiyum
D Vitamini
A Vitamini
B2 vitamini
1. Kemik oluşumunu teşvik ediyor 2. Bağırsak kanserine karşı koruyor.
TOFU
Protein
Potasyum
Kalsiyum
Magnezyum
1. Metabolizmayı uyarıyor. 2. Kemik yoğunluğu için önemli.
TON BALIĞI
Omega3 yağ asidi
D vitamini
Potasyum
1. İyot Kolesterol düzeyini düşürüyor 2. Sinir hücrelerini koruyor.
USKUMRU
Omega3 yağ asidi
D Vitamini
B6 Vitamini
B12 vitamini
1. İyot Kan basıncını düşürüyor 2. Moral yükselten etkiye sahip
YEŞİL-KIRMIZI BİBER
Capsaicin
A Vitamini
C vitamini
Çinko
1. Baş ağrısı 2. Migrene karşı koruyucu etkiye sahip
YOĞURT
Kalsiyum
Riboflavin
B12 vitamini
1. Bağırsak kanserine karşı bağışıklık sistemini güçlendiriyor. --
Eser element
Potasyum
Fosfor
(Lactuca virosa)
1. Yaşamsal önem taşıyan maddeler içerir. 2. Yağ metabolizması nı düzenler. 3. Felç riskine karşı korur. 4. Yapraklarından ve kökünden yapılan çay: karaciğer, dalak ve böbreklerin faaliyetlerini düzenler.
AHUDUDU
C vitamini
Potasyum
Kalsiyum
Demir
Folikasit
(Rubus Idaeus)
1. Virüs ve bakterilere karşı korur 2. Tümör oluşumunu engeller 3. Kanı temizler, 4. Vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar. 5. Terletir ve İdrar söktürür. 6. Kabızlığı giderir. 7. Vücuda dinçlik verir.
AVOKADO
Doymamış yağ asidi
B6 vitamini
E vitamini
Potasyum
Glutathion
(Persea americana)
1. Kalp ve Kan dolaşımı için birebir. 2. Kansere karşı koruyucu 3. Glutathion süper bir hücre koruyucusudur, (en iyi antioksidanttı r) 4. Hücrelerin yaşlanmasını geciktirir. 5. Protein bakımından zengindir.
BEYAZ KIRMIZI LAHANA
C vitamini
B vitamini
Kalsiyum
1. Bağışıklık sistemini güçlendirir 2. Stres semptomlarıyla savaşır.
BEZELYE
Protein
Magnezyum
1. Kolesterol düzeyini düşürüyor 2. Bağırsak kanser riskini azaltıyor.
BROKOLİ
Magnezyum
A Vitamini
C vitamini
Potasyum
1. Kansere karşı korur 2. Kasları güçlendirir.
CEVİZ FISTIK FINDIK
B vitamini
E vitamini
Çinko
Demir
1. Sakinleştirir 2. Uyumayı sağlar 3. Stresi azaltır.
ÇİLEK
C vitamini
Kalsiyum
Potasyum
1. Bağışıklık sistemini güçlendirir 2. Metabolizmayı harekete geçirir.
DANA ETİ
Demir
Protein
Potasyum
1. Soğuk algınlığı 2. Öksürük 3. Gribe karşı iyileştirici
DENİZ BİTKİLERİ
Omega3 yağ asidi
Pantothenik asit
1. Kolesterol düzeyini düşürür 2. Kalp krizi riskini azaltır.
DOMATES
Likopen
Folikasit
Tyrosin
1. Likopen kansere karşı korur 2. Folikasit hücre yapımını uyarır. 3. Karaciğer hastalıklarına iyi gelir.
ELMA
Pektin
Bioflanovoid
C vitamini
1. Kolesterol düzeyini düşürür 2. Bağışıklık sistemini güçlendirir.
ENGİNAR
Cynarin
B vitamini
C vitamini
1. Kan şekerine ve kalbi iyi gelir. 2. Cynarin Karaciğer ve Safra kesesinde biriken nikotin, alkol ve yağın vücuttan atılımını sağlar.
ERİK
Potasyum
Demir
B vitamini
1. Vücuttaki fazla suyun atılmasını sağlar enerji verir.
ESMER BUĞDAY
Lysin
Lezithin
1. Beyni ve sinirleri besler 2. Öğrenmeyi güçlendirir.
FASULYE
Demir
Kalsiyum
B vitamini
C vitamini
Protein
1. Kan ve hücre yapımına yardımcı oluyor.
FRENK ÜZÜMÜ
C vitamini
Niasin
Kalsiyum
1. Sinir ve bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlıyor.
GREYFURT
Folikasit
C vitamini
1. Kan basıncını azaltır 2. Kan yapımını artırır.
HAVUÇ
A Vitamini
Selenyum
1. Sperm üretimini sağlıyor 2. Vücudu enfeksiyonlara karşı koruyor.
ISPANAK
A Vitamini
Folikasit
Magnezyum
E vitamini
Manganez
1. Sinirleri güçlendiriyor. 2. Özellikle hamilelikte tavsiye ediliyor.
KABA ÖĞÜTÜLMÜŞ BUĞDAY
B vitamini
Demir
Magnezyum
1. Bacak kaslarındaki krampları yok ediyor. 2. Uyku süresini azaltıyor.
KABA ÖĞÜTÜLMÜŞ ÇAVDAR
Magnezyum
Karbonhidrat
B vitamini
1. Enerji sağlıyor 2. Stresi azaltıyor.
KAVUN
Magnezyum
Potasyum
Kalsiyum
1. Vücuttaki su düzeyini ayarlıyor 2. İdrar oluşumunu artırıyor.
KEFİR
Laktik Asit
1. laktik asit bakterileri Bağırsak enfeksiyonuna 2. Kabızlığa ve gaza iyi geliyor.
KEREVİZ
Potasyum
Sodyum
Kalsiyum
Magnezyum
1. Kabızlık 2. Mide ve Bağırsak sorunlarına karşı etkili.
KIRILMAMIŞ PİRİNÇ
Protein
Potasyum
Kalsiyum
Magnezyum
1. Mide yanması 2. Gaza karşı etkili. 3. Vücuttaki fazla suyu atıyor.
KIRMIZI ÜZÜM
Phyto-östrojen
Potasyum
Kalsiyum
1. Yüksek tansiyona karşı iyi geliyor 2. Trombozları önlüyor
KİVİ
C vitamini
Karotionid
Flavonoid
1. Zayıflatıyor 2. Bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
KUŞBURNU
Likopen
C vitamini
E vitamini
Demir
1. Soğuk algınlığı ve 2. Gribe karşı önleyici etkiye sahip.
KÜMES HAYVANLARI
Protein
Potasyum
Magnezyum
B vitamini
Çinko
1. Baş ağrısı sorununa karşı etkili 2. Stresten arındırıyor.
LAHANA TURŞUSU
Laktik asit
B12 vitamini
1. Bakterileri ve Tümör oluşumunu önlüyor.
LİMON
C vitamini
Glucarate
1. Bağışıklık sistemini güçlendiriyor 2. Mide kanserini önlüyor.
MANGO
A Vitamini
B vitamini
Çinko
1. Cinsel enerjiyi yükseltiyor
MANTAR
Sodyum
Potasyum
Kalsiyum
Magnezyum
1. Kasları güçlendiriyor 2. Saç ve tırnakları besliyor.
MERCİMEK
Çinko
Aminoasit
1. Yorgunluğu gideriyor strese karşı etkili
MISIR
Çinko
Magnezyum
B vitamini
1. Stresle savaşıyor 2. Bağırsak kanserini önlüyor.
MUZ
Potasyum
B6 vitamini
Serotonin
Magnezyum
1. Rahatlatıyor 2. Uyumaya yardımcı oluyor.
MÜRVER
Potasyum
B1 vitamini
C vitamini
1. Terleten ve öksürüğü azaltan etkiye sahip. 2. Kabızlığa iyi geliyor.
NAR
C vitamini
Demir
Potasyum
Alkaloit
Glikozit
1. İçerdiği bazı maddeler sayesinde kolesterol ve şekeri de dengeler 2. Kalp sağlığını korur, kalbi kuvvetlendirir, 3. Kanser hücrelerinin de gelişmesini engeller, 4. Yeşil çaya nazaran üç kat daha güçlü antioksidan etkiye sahiptir, 5. Meyve kabuğu alkaloit, tanen ve glikozitler içerir. 6. İshali keser, (şerit) bağırsak kurtlarını düşürür, Kanlı ishal de de kullanılır, 7. İdrar söktürücü, Kan yapıcı, Enerji verici ve Tansiyon düşürücü özelliği 8. Meyve kabuğu ekstresinin; güçlü virüs ve mikrop öldürme özelliği, cilt üzerindeki enfeksiyon ve yaraları iyileştirici özelliği vardır, 9. Meyve kabuğu tanenlerinin antioksidan ve anti-tümör etkileri de bilinmektedir,
PAPAYA
Karotinoid
Enzimler
C vitamini
1. Kalp hastalıklarını önlüyor 2. Stresi azaltıyor
PATATES
Mineraller
C vitamini
Protein
Potasyum
1. Kansere karşı koruyucu 2. Vücudu toksinlerden arındırıyor.
PEYNİR
Protein
Sodyum
Potasyum
Kalsiyum
1. Kemikleri güçlendiriyor 2. Sinirleri koruyor.
PEYNİR SUYU
Sodyum
Potasyum
Kalsiyum
Laktik asit
1. Bakterileri Sindirim sistemi şikayetleri 2. Mide yanmasına karşı iyi geliyor.
PIRASA
Allisin
Çinko
Manganez
Selenyum
1. Kan basıncını düşürüyor 2. Kalbi ve damarları güçlendiriyor.
PORTAKAL
B vitamini
C vitamini
Potasyum
Kalsiyum
Selenyum
1. Vücuttaki fazla suyun atılmasını sağlıyor.
RAVENT
Magnezyum
Manganez
Kalsiyum
B vitamini
1. Sağlıklı kemiklerin oluşumuna katkıda bulunuyor.
REZENE
C vitamini
Uçucu yağlar
Demir
Potasyum
Kalsiyum
1. Öksürüğü önlüyor 2. Vücuda oksijen alımını artırıyor.
RİNGA BALIĞI
Omega3 yağ asidi
Sodyum
Potasyum
1. Damar sertliğini 2. Yüksek tansiyonu önlüyor.
SARIMSAK
Quercetin
Ajoene
Allisin
1. Kansere karşı bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
SHIITAKE MANTARI
Lentinan
D vitamini
(Letinus edodes)
1. Bağışıklık sistemini güçlendiriyor 2. Kanser oluşumunu engelliyor. 3. Kanı sulandırıcı, 4. Kolesterol düşürücü, 5. Tümör küçültücü, 6. Cinsel gücü arttırıcı etkilere sahip. 7. Lentinan maddesi Japonya'da anti kanserojen ilaç olarak tescil edilmiş.
SİYAH TURP
C vitamini
Kalsiyum
Potasyum
Demir
1. Bağışıklık sistemini 2. Kan dolaşımını güçlendiriyor.
SOM BALIĞI
Omega3 yağ asidi
D vitamini
1. Kemikleri güçlendiriyor 2. Meme kanseri riskini azaltıyor.
SOYA
Omega6 yağ asidi
E vitamini
Protein
E vitamini
1. Hücreleri koruyor 2. Kanser riskini azaltıyor.
SÜT
Kalsiyum
D Vitamini
A Vitamini
B2 vitamini
1. Kemik oluşumunu teşvik ediyor 2. Bağırsak kanserine karşı koruyor.
TOFU
Protein
Potasyum
Kalsiyum
Magnezyum
1. Metabolizmayı uyarıyor. 2. Kemik yoğunluğu için önemli.
TON BALIĞI
Omega3 yağ asidi
D vitamini
Potasyum
1. İyot Kolesterol düzeyini düşürüyor 2. Sinir hücrelerini koruyor.
USKUMRU
Omega3 yağ asidi
D Vitamini
B6 Vitamini
B12 vitamini
1. İyot Kan basıncını düşürüyor 2. Moral yükselten etkiye sahip
YEŞİL-KIRMIZI BİBER
Capsaicin
A Vitamini
C vitamini
Çinko
1. Baş ağrısı 2. Migrene karşı koruyucu etkiye sahip
YOĞURT
Kalsiyum
Riboflavin
B12 vitamini
1. Bağırsak kanserine karşı bağışıklık sistemini güçlendiriyor. --
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)